Yanlış zaman, yanlış insan...
İşini bilenler, iş bitirenler, işe getirilenler... Suçlular, suçsuzlar, suça itilenler... Haftanın iddialı filmi 'Silsile' suçla baş etmeye çalışan üç kişinin tek gecede geçen hikayesiyle, büyük şehirlerde yaşanan karmaşık ilişkileri, kalp kırıklarını, hayat kırgınlıklarını ve ötekileştirilenleri sorguluyor.
Önce kısa bir özet: Faruk'la nişanlı olan Ece Amerika'dan yeni dönmüş olan eski aşkı Cenk'in evine gider. Aralarındaki küllenmiş aşk alevlenir. İkili birden evde yalnız olmadıklarını fark eder. Evde iki hırsız vardır. Genç olan kaçmayı başarırken diğeri yaşanan arbede sonucu merdivenlerden düşer. Ece hemen kaçar. Cenk de yardım etmesi için Faruk'u arar. Üç insan hem birbirlerinden sakladıklarıyla hem de bir suçla baş etmeye çalışır. Ancak bu düşündükleri kadar kolay olmayacaktır.
Kimdir iyi kimdir kötü?
'Lose Your Soul' eşliğinde film şahane bir partiyle başlıyor. Şarkı sanki tekinsiz gecede yaşanacakların ilk işaretçisi. Sıradan bir gecede sıradan bir aldatma ama hiç de sıradan olmayan olaylar silsilesi. İyiler birden kötüye, kötüler de birden bire iyiye dönüşebiliyor. Olayların gelişmesi kişilerin karakterini belirliyor.
Mesela çıkarları her şeyin üstünde olan Faruk, 'masum'u oynayan Ece, durumu kurtarmak için yalan söyleyen Cenk... Sezen'in şarkısındaki gibi "Masum değiliz, hiçbirimiz..." Ya mahallenin öteki çocukları... Onlar nasıl da ezilmiş, nasıl da dışlanmış nasılda ötekileşmiş.
Oysa ellerine fırsat geçtiğinde birden ruhlarını şeytana satabiliyor onlarda. Mesela Ece'yi korumaya çalışan Cihan. Öğrendikleriyle Ece'ye karşı tavrı hemen değişiyor. Ya da Kılıç'ın ağabeyinin durumunu öğrendikten sonraki tavrı gibi. Ellerindeki fırsat kaçınca yine masum. Şimdi gel de inan bu masumiyete!İktidar kimde, güç onda. Üstelik herkes birbiri için ötekiyken!
Filmin yıldızı Karaköy
Filmde çaktırmadan Karaköy rol çalıyor. İstanbul'un yeni gözdesi semtte kentsel dönüşümde dönen ranta dikkat çekilirken, semtin zengin sahipleriyle mahallenin yoksul geçleri karşı karşı geliyor. İşte hikayenin/filmin asıl güzelliği de burada ortaya çıkıyor. Küçük bir Türkiye panoraması izliyoruz bu karşılaşma anlarında.
Adrenalin yüklü film
Daha önce 'Çok Film Hareketler Bunlar' ve 'Sen Kimsin' filmlerinden tanıdığımız yönetmen Ozan Açıktan adrenalin yüklü bir filme imza atıyor. Yönetmenin kamerayı senaryo gereği kısa ve hareketli kullanımı şahane bir sinema dili yaratıyor. Karakterlerin ilişkileri birbirleriyle çok iyi kurulurken Karaköy'de sorunlu mekan ve İstanbul tek gecede geçen bir hikayenin içine çok iyi bir şekilde yerleştiriliyor. Sanat tasarımı ve kostümler de başarısıyla filmin görsel değerini yükseltiyor.
Tardu Flordun müthiş bir işadamı Faruk portresi çiziyor. Hırslı, entrikacı, iş bitirici. Fiziksel olarak da değişen Flordun bu görünümüyle 'Don Heminyway' filmindeki Jude Law'dan aşağı kalmıyor. Umarım bu yenekli yıldızı daha fazla filmde izleriz. Diğer rolleri üstlenen Cenk'te İlker Kaleli ve Ece'de Nehir Erdoğan çok iyiler. Filmin asıl sürpriz performansı ise Kılıç'ı oynayan Aytaç Uşun'dan geliyor. Devam Aytaç devam!
'Silsile' günümüz ilişkilerini anlatan başarılı ve güzel bir çalışma. Türk Sineması adına da bir kazanç. Suç filmleri içinde hep hatırlanacaktır. 'Silsile'yi severseniz Nejat İşler'in oynadığı 'Barda' filmini de izleyin derim.
Haftanın Filmi
Ömer
Ömer utangaç ve duyarlı bir gençtir. Fakat iç dünyasına, kendi doğasına aykırı bir şekilde İsrail güvenlik güçleriyle oyun oynayarak duvarın arkasında yaşayan biricik aşkı Nadya'yı görmeye çalışır. İnandığı ve bildiği her şey bir anda güvenlik güçleri tarafından İsrail'e karşı büyük bir saldırı hazırlığında olmaktan şüpheli bulunarak gözaltına alınmasıyla yerle bir olur. Filistin yapımı olan Ömer bu yılki Oscar'da ülkesini temsil etti. Müthiş bir film! Kaçırmayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.