Değişimin anahtarı kadınlarda
Kız çocuklarının artık bakan olmayı istediklerini söyleyen Nimet Çubukçu'nun hedefi, Milli Eğitim Bakanlığı'nda da yönetici kadın sayısını artırmak
MİLYAR DOLARLARA HÜKMEDEN KADINLAR / SEDA KAYA GÜLER
Törende yaptığı konuşmada "Çocuklarımızın okul öncesi eğitime erişimlerinin artırmanın yanı sıra okul öncesi eğitimin kalitesinin de artırması istiyoruz. Bugün ziyaret ettiğimiz bu sınıflarda bu hedefin gerçekleştiğini görüyorum. Çocuklarımızın özellikle kendilerini ifade etme becerileri giderek artıyor."diyen Çubukçu, öncesi eğitimde 2003 yılında Adana'da okullaşma oranı yüzde 7,3 iken, bugün bu oranın yüzde 32,6'ya yükseldiğini söyledi.
Sonucun heyecan verici olmakla birlikte asla yeterli ve tatmin edici olmadığının altını çizen Çubukçu, "Adımlarımızı hızlandırmalı hatta koşmalıyız diyorum." diyerek başta Vodafone ve AÇEV olmak üzere projeye destek veren herkese teşekkür etti.
Nimet Çubukçu'ya göre değişimin ve gelişmenin anahtarı kadınlarda. Çünkü kadınlar yeniliklerin farkına daha çabuk varıyor ve değişime adapte oluyor. Tek sorun onların bunun farkına varmaları. Bu yüzden de onları cesaretlendirmek gerekiyor.
- Milli Eğitim Bakanı olunca ilk atamanızı il Milli Eğitim Müdürlüğüne yaptınız ve bir kadını, İzmir Fen Lisesi Müdürü Hülya Ertürk Koç'u bu göreve atadınız.
Evet. Kendisi 80 yıllık Cumhuriyet tarihimizde ikinci kadın il müdürü. Daha önce bir atama yapılmış ama görevi çok kısa sürmüş. (İlk kadın il milli eğitim müdürü 1990 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol tarafından İzmir'e atanan Güler Karakülah.) Hülya Hanım çok başarılı oldu. Bakan arıyor dediklerinde bütün gece uyuyamamış, acaba beni niye çağırıyor, ne yaptım diye merak etmiş.
ARKA PLANA İTİLİYORLAR
- Siz onu niye seçtiniz?
ÖSS'de en başarılı olan okulların listesini istedim. Onların kadın yöneticilerini inceledim. Çağırıp konuştum. (Hülya Ertürk Koç, ÖSS şampiyonu İzmir Fen Lisesi müdürüydü) Sizi il müdürü yapmak istiyorum deyince çok şaşırdı. Aslında kadınlar terfi yöntemlerini bilmiyorlar. Yönetici olmasını istediğim biri, 'Bir kadının sınavla gelebileceği en üst noktadaydım. Buradan daha yükseğe geleceğimi sanmıyordum. Çünkü takdire dayalı atamalarda biz görünmüyoruz, dolayısıyla bir yere gelmemiz mümkün değil' dedi. Yönetici atama yönetmeliği çıkardım.
- Nedenleri üzerinde durmak gerekiyor aslında.
Analizini yaptım tabii. Niye kadınlar eğitim sektöründe çokken yönetici olmak istemiyorlar? Öğretmen olan kadınları kendilerine eş olarak seçen erkeklerin bakışından kaynaklanıyor. Part time iş diye biliniyor kamuoyunda öğretmenlik, yarım gün gidecek, tatili fazla. Hem ev içi rollerini aksatmadan yerine getirmiş olacak, hem de çalışan kadın olacak. Kadın öğretmen, okula müdür olmak istese, sorumluluğu artacak, eve daha geç gidecek, hafta sonu, yaz tatilinde çalışacak, bu yüzden kocası, ailesi istemiyor.
HER YERE YETİŞİYORLAR
- Dolayısıyla kadın da istemiyor.
Zamanla bunları aşacaklarını düşünüyorum. Ben uzun süre ceza alanında avukatlık yaptım. Cezaevine gidiyorsunuz diye, kadına yakışan işler değil diye bakıyorlar, 'ne işin var senin burada?' deniyor.
- Sizin bunları dile getirmeniz, koşulları iyileştirmeniz, olumlu teşvikler yapmanız ve onları cesaretlendirmeniz lazım.
Yapıyorum. Talim Terbiye Kurulu'nda boş olan iki koltuğa kadın üye atadım. atama yapacağım zaman kadınları seçtim. Yüzde ellisinin kadın olmasını arzu ediyorum. Şu anda 15 üyenin 3'ü kadın. Devlet bakanlığı döneminde kendime hedef koymuş, üst düzey yönetici sayısında yüzde 50'ye ulaşmıştım. Daire bakanlığı düzeyinde de yüzde 35'i aştım. Her yere kadınları atayacağım. Onlara öncelik tanıyacağım.
İlk adım projesi
Türkiye Vodafone Vakfı, Anne Çocuk Eğitim Vakfı ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile hayata geçirilen "İlk Adım Programı" bütün hızıyla devam ediyor. Proje kapsamında bugüne kadar okul öncesi eğitime erişimin düşük olduğu 18 ilde toplam 180 anasınıfı açıldı.
Adana'daki Bilge Kağan İlköğretim Okulu İlk Adım ana sınıfının resmi açılışına Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Adana Valisi İlhan Atış, Okul Öncesi Eğitim Genel Müdürü Remzi İnanlı, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray, Türkiye Vodafone Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Rengin Onay ve AÇEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ayla Göksel katıldı.
Türkiye'nin bilgi toplumu olma yolunda ilerleyebilmesi için eğitim alanında temel ihtiyaç ve önceliklerden birinin, okul öncesi eğitimin güçlendirilmesi gerektiğini söyleyen Serpil Timuray, "Vodafone Türkiye olarak ülkemizin gelecekte bilgi toplumuna dönüşmesi için uzun vadeli bir yaklaşımla ve kararlılıkla yatırımlarımızı sürdürüyoruz."dedi.
Vakfın, 2007 yılından bu yana hayata geçirdiği projelere 8 milyon TL'lik yatırım yaptığını ve 2 milyon kişinin hayatına dokunduğunu belirten rengin Onay ise, İlk Adım programı ile birlikte bugüne kadar okul öncesi eğitim alanında 20 ilde, 302 sınıfta toplam 36 bini aşkın anne ve çocuğa ulaşıldığını söyledi.
AÇEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ayla Göksel ise; kamu, özel sektör ve sivil toplum işbirliğiyle yürütülen böylesine büyük ve uzun soluklu bir çalışmanın Türkiye için çok iyi bir örnek oluşturduğuna dikkat çekti. Göksel, proje kapsamında okul öncesi eğitimin yaygınlaşmasına katkıda bulunmaya ek olarak, çocuklara kaliteli bir anasınıfı eğitimi sunulmasına da büyük özen gösterildiğini belirtti.
MİLYAR DOLARLARA HÜKMEDEN KADINLAR / SEDA KAYA GÜLER
Törende yaptığı konuşmada "Çocuklarımızın okul öncesi eğitime erişimlerinin artırmanın yanı sıra okul öncesi eğitimin kalitesinin de artırması istiyoruz. Bugün ziyaret ettiğimiz bu sınıflarda bu hedefin gerçekleştiğini görüyorum. Çocuklarımızın özellikle kendilerini ifade etme becerileri giderek artıyor."diyen Çubukçu, öncesi eğitimde 2003 yılında Adana'da okullaşma oranı yüzde 7,3 iken, bugün bu oranın yüzde 32,6'ya yükseldiğini söyledi.
Sonucun heyecan verici olmakla birlikte asla yeterli ve tatmin edici olmadığının altını çizen Çubukçu, "Adımlarımızı hızlandırmalı hatta koşmalıyız diyorum." diyerek başta Vodafone ve AÇEV olmak üzere projeye destek veren herkese teşekkür etti.
Nimet Çubukçu'ya göre değişimin ve gelişmenin anahtarı kadınlarda. Çünkü kadınlar yeniliklerin farkına daha çabuk varıyor ve değişime adapte oluyor. Tek sorun onların bunun farkına varmaları. Bu yüzden de onları cesaretlendirmek gerekiyor.
- Milli Eğitim Bakanı olunca ilk atamanızı il Milli Eğitim Müdürlüğüne yaptınız ve bir kadını, İzmir Fen Lisesi Müdürü Hülya Ertürk Koç'u bu göreve atadınız.
Evet. Kendisi 80 yıllık Cumhuriyet tarihimizde ikinci kadın il müdürü. Daha önce bir atama yapılmış ama görevi çok kısa sürmüş. (İlk kadın il milli eğitim müdürü 1990 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol tarafından İzmir'e atanan Güler Karakülah.) Hülya Hanım çok başarılı oldu. Bakan arıyor dediklerinde bütün gece uyuyamamış, acaba beni niye çağırıyor, ne yaptım diye merak etmiş.
ARKA PLANA İTİLİYORLAR
- Siz onu niye seçtiniz?
ÖSS'de en başarılı olan okulların listesini istedim. Onların kadın yöneticilerini inceledim. Çağırıp konuştum. (Hülya Ertürk Koç, ÖSS şampiyonu İzmir Fen Lisesi müdürüydü) Sizi il müdürü yapmak istiyorum deyince çok şaşırdı. Aslında kadınlar terfi yöntemlerini bilmiyorlar. Yönetici olmasını istediğim biri, 'Bir kadının sınavla gelebileceği en üst noktadaydım. Buradan daha yükseğe geleceğimi sanmıyordum. Çünkü takdire dayalı atamalarda biz görünmüyoruz, dolayısıyla bir yere gelmemiz mümkün değil' dedi. Yönetici atama yönetmeliği çıkardım.
- Nedenleri üzerinde durmak gerekiyor aslında.
Analizini yaptım tabii. Niye kadınlar eğitim sektöründe çokken yönetici olmak istemiyorlar? Öğretmen olan kadınları kendilerine eş olarak seçen erkeklerin bakışından kaynaklanıyor. Part time iş diye biliniyor kamuoyunda öğretmenlik, yarım gün gidecek, tatili fazla. Hem ev içi rollerini aksatmadan yerine getirmiş olacak, hem de çalışan kadın olacak. Kadın öğretmen, okula müdür olmak istese, sorumluluğu artacak, eve daha geç gidecek, hafta sonu, yaz tatilinde çalışacak, bu yüzden kocası, ailesi istemiyor.
HER YERE YETİŞİYORLAR
- Dolayısıyla kadın da istemiyor.
Zamanla bunları aşacaklarını düşünüyorum. Ben uzun süre ceza alanında avukatlık yaptım. Cezaevine gidiyorsunuz diye, kadına yakışan işler değil diye bakıyorlar, 'ne işin var senin burada?' deniyor.
- Sizin bunları dile getirmeniz, koşulları iyileştirmeniz, olumlu teşvikler yapmanız ve onları cesaretlendirmeniz lazım.
Yapıyorum. Talim Terbiye Kurulu'nda boş olan iki koltuğa kadın üye atadım. atama yapacağım zaman kadınları seçtim. Yüzde ellisinin kadın olmasını arzu ediyorum. Şu anda 15 üyenin 3'ü kadın. Devlet bakanlığı döneminde kendime hedef koymuş, üst düzey yönetici sayısında yüzde 50'ye ulaşmıştım. Daire bakanlığı düzeyinde de yüzde 35'i aştım. Her yere kadınları atayacağım. Onlara öncelik tanıyacağım.
İlk adım projesi
Türkiye Vodafone Vakfı, Anne Çocuk Eğitim Vakfı ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile hayata geçirilen "İlk Adım Programı" bütün hızıyla devam ediyor. Proje kapsamında bugüne kadar okul öncesi eğitime erişimin düşük olduğu 18 ilde toplam 180 anasınıfı açıldı.
Adana'daki Bilge Kağan İlköğretim Okulu İlk Adım ana sınıfının resmi açılışına Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Adana Valisi İlhan Atış, Okul Öncesi Eğitim Genel Müdürü Remzi İnanlı, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray, Türkiye Vodafone Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Rengin Onay ve AÇEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ayla Göksel katıldı.
Türkiye'nin bilgi toplumu olma yolunda ilerleyebilmesi için eğitim alanında temel ihtiyaç ve önceliklerden birinin, okul öncesi eğitimin güçlendirilmesi gerektiğini söyleyen Serpil Timuray, "Vodafone Türkiye olarak ülkemizin gelecekte bilgi toplumuna dönüşmesi için uzun vadeli bir yaklaşımla ve kararlılıkla yatırımlarımızı sürdürüyoruz."dedi.
Vakfın, 2007 yılından bu yana hayata geçirdiği projelere 8 milyon TL'lik yatırım yaptığını ve 2 milyon kişinin hayatına dokunduğunu belirten rengin Onay ise, İlk Adım programı ile birlikte bugüne kadar okul öncesi eğitim alanında 20 ilde, 302 sınıfta toplam 36 bini aşkın anne ve çocuğa ulaşıldığını söyledi.
AÇEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ayla Göksel ise; kamu, özel sektör ve sivil toplum işbirliğiyle yürütülen böylesine büyük ve uzun soluklu bir çalışmanın Türkiye için çok iyi bir örnek oluşturduğuna dikkat çekti. Göksel, proje kapsamında okul öncesi eğitimin yaygınlaşmasına katkıda bulunmaya ek olarak, çocuklara kaliteli bir anasınıfı eğitimi sunulmasına da büyük özen gösterildiğini belirtti.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.