1 milyon tirajlı dergi!
Karar almak önemli ama yetmez, eyleme de geçmek gerekir. Hem de fazla beklemeden. Nasıl ki bu köşede (17 Aralık 2009) sizlere bu projeden bahsedip, ilgilenenlerin daha fazla bilgi için 10.000 kadın sitesini tıklamalarını istediysem, ben de aynısını yaptım.
Eve gelir gelmez hemen internete girip, siteyi tıkladım, karşıma çıkan formu itinayla doldurdum ve "gönder" düğmesine bastım.
Ondan sonra yapılacak şey beklemekti. Ama girişimci olmak isteyenleri de özendirmek için programla ilgili yazılara devam ettim. 18 Ocak 2010'da "340 kadın aranıyor" başlığıyla yeni bir yazı daha yazdım.
1225 KADIN
Katılım süresi 30 Ocak'ta bitti. Ondan sonra neler olduğunu Özyeğin Üniversitesi Girişimcilik Merkezi Akademik Direktörü, dolayısıyla 10.000 kadın programının da direktörü olan Prof. Dr. Ali Beba'dan dinleyelim:
"Tam 1225 aday başvurdu. Değerli hocalarımız ve KAGİDER üyeleriyle yaptığımız titiz çalışma sonucunda bir ön eleme gerçekleştirdik ve ön seçimi kazanan kadınları merkezimize çağırarak yüz yüze görüştük. İlk sene için 2010'da işini kuracak ve var olan işini büyütecek 85 kadın programa katılmaya hak kazandı. Hedefimiz 3 yıl içinde 340 kadın girişimciye ulaşmak."
O 85 kadından biri de benim işte. Şubat ayının sonlarına doğru gelen bir telefonla görüşmeye gittim. Kapıda Ali Beba karışladı beni. İçeride ise öğretim üyesi Dr. Ahmet Murat Fiş, KAGİDER üyesi ve iş geliştirme yöneticisi Gülin Yücel ve ECORYS Araştırma ve Danışmanlık Şirketi'nden Zeliha Ünaldı vardı.
Gülin Yücel, "Bildiğimiz Seda Kaya Güler mi?" diye başladı konuşmaya.
"Evet," dedim gülerek. Herkes gibi o da şaşırmıştı çünkü. Girişimcilik öğrenmek için ders alacağımı söylediğimde bir grup, heyecanlanarak "Ne hoş! Bravo!" derken bir grup da, "Sen ders alacak değil, verecek konumdasın, ne dersi?" diyerek yaklaştı.
DERGİ PROJELERİ
Evet, neredeyse 25-30 yıllık bir çalışma hayatım, dergicilik, gazetecilik ve televizyonculuk geçmişim var. Muhabirlik de yaptım, yöneticilik de. Kendimi özellikle de dergicilik konusunda uzman görüyorum. Pek çok derginin daha çıkma aşamasında bulunduğum ve o dergileri çıkarmayı ben planladığım için iş planının, maliyet hesabının nasıl yapıldığını bilirim, eleman alımında neye dikkat edilmesi gerektiğini, satış ve pazarlama tekniklerini de. Ama sonuçta ben bir çalışandım, son karar verici ise patrondu. Dolayısıyla aklıma yatmayan, onaylamadığım veya yapılmasını istediğim durumlarda patronu dinlemek zorundaydım. Onlar mı haklıydı, ben mi bilemiyorum. Şimdi bunu test etmek istiyorum.
Örneğin ben çıkardığı dergilerde 100 bin tirajını yakalamış biri olarak bir derginin, 500 bin, hatta 1 milyon satacağına inanıyorum. Ve çok farklı dergiler yapılabileceğini düşünüyorum. Kurmayı düşündüğüm iş fikrinde de bunlar var. İşte bunları jüri üyelerime anlattım. Onları da ikna etmiş olmalıyım ki, bana inandılar ve işimi kurmam ve düşündüklerimi gerçekleştirmem için beni desteklemeye karar verdiler.
Bu konuyu yazmaya devam edeceğim.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.