• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
SEDA KAYA GÜLER

Hasefe Hanım

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 02 Mayıs 2011, 19:40
Televizyon dizilerinde hep kötü örnekler görüyoruz. Oğullarının evliliğine karışan, gelinlerine hayatı zindan eden kötü kaynanalar, her türlü entrikayı yapan gelinler veya görümceler.
Özellikle kayınvalideler hep kötüdür bizim dizilerde. Çünkü kayınvalideler kötüdür genellikle. Oğullarının, ki onlar saygın olmalarının en önemli göstergesidir toplumda, sevgisini paylaşmak istemezler bir türlü, "ben onu prensler gibi büyüttüm" diyerek başka bir kadını sevmesini hazmedemezler bir türlü.

KONTROLSÜZ GÜÇ

Oğullarına bu kadar düşkün olmalarının altında aslında kendi mutsuzlukları, kendilerine olan güvensizlik yamaktadır. Ya kocalarından ya kayınvalidelerinden ya da kendi anne ve babalarından fiziksel veya sözlü şiddet görmüşlerdir. Bunun acısını da kendi gelinlerinden çıkarmakta bir sakınca görmezler.
Toplum da sayılır zaten gelin-kaynana çekişmesine. Kadınlar hem "vah vah" diyerek üzülürler hem de "Aman benimki ondan iyi" diyerek sevinirler. Erkekler de bıyık altından gülerek izlerler olan biteni.
Bireysel Toplumsal Merkezi'nin kurucusu Nihal Muradoğlu, yaş ilerledikçe kadınlarda östrojen hormonunun azalıp, testosteron hormonunun artmasına bağlıyor kayınvalidelerin kontrolsüz güç uygulamasını.

FİZİKSEL DEĞİŞİM
"Her ne kadar kadın güçsüz olarak tanımlansa da, kadın kendine has, farkında olmadan geliştirdiği ve kuşaklar boyu birbirine aktardığı; sabırlı, gizli ve manipülatif, kurnaz ve bölücü bir güce sahip." diyerek, "Bu gücü kadın önce evlenince, sonra çocuğu olunca, en son da büyükanne olduğu zaman ele geçiriyor. Östrojen hormonu azalıp, testosteron hormonunun artmasıyla fiziksel değişim geçiriyor. Erkeklerde de tersi oluyor, azalan testosteron, çoğalan östrojen hormonu yüzünden de en kabadayı babalar bile son demlerinde pamuk gibi olabiliyorlar" diyor.

HERKESE DERS

Benim bugün üzerinde durmak istediğim konu ise, olumlu bir kayınvalide örneğinin her hafta ekrana gelmesi. Ali Kaptan'ın annesi, Cemile'nin kayınvalidesi Hasefe Hanım'dan söz ediyorum. Meral Çetinkaya'nın olağanüstü canlandırdığı, adeta hayat verdiği Hasefe Hanım, doğrunun yanında. Oğlu olmasına rağmen Ali Kaptan'ın yanında yer almıyor, yanlış yaptığına inandığı için ona kızıyor, yaptığının yanlış olduğunu söylüyor ve taraf tutacaksa gelini ve torunlarının yanında yer alıyor.
Sanki Cemile'nin kayınvalidesi değil annesi. Öyle de olmalı zaten. İnsanlar birbirleriyle dayanışma içinde olmalı. Birbirlerine yardım etmeli. Haklıya haklı, haksıza haksız demeli. Kadın-erkek ayrımcılığı yapmamalı. Hasefe Hanım'ın olumlu tavrı herkese örnek olmalı. Ders olmalı.
Kötülükle beslenen kadınlar, Hasefe Hanım'dan feyz almalı. Bir kadın, bir insan olarak yapılması gerekeni yapıyor çünkü.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.