Bir annenin itirafları
"Erkek çocuk, bir gün annesine erkekleri tercih ettiğini dillendirirse ne olur? Anne bu durumda ne yapar? Ne hisseder? Ne der? Başkaları konuya nasıl müdahil olur? Böyle bir durumda, suçluluk duygusu yaşamamak ve tüm bildiklerinizi sorgulamamak mümkün mü? Suçlu aramak şart mı?
Tüm bu evreleri yaşamış ve yaşamaya devam eden bir anne olarak benim başıma neler geldi, anlatayım" diye söze başlıyor anne ve yaşadığı ilk şok ve korkuları anlatıyor.
İLK ŞOK VE KORKULAR
"Oğlum bir gün anaokulundan gelip bir erkek arkadaşıyla öpüşmek istediğini söylediğinde ilk önce nutkum tutuldu. Vereceğim tepkinin çocuk için çok önemli olduğunu hissettim ama tam olarak ne söylemem gerektiğini bilmediğimi fark ettim. O günü mümkün olduğunca sakin ve güler yüzlü bir şekilde geçiştirdikten sonra, önce kitaplardan medet umdum, sonra gay arkadaşlarımdan. Ama hiç birisi içimdeki korkuyu yatıştıramadı ve kanımı donduran o iğrenç korku, yakamı bir daha hiç bırakmadı."
Ne tür korkular bunlar?
Babası öğrenince ne olacak korkusu...
Ailenin tüm maço ve düzen savunucusu bireyleri öğrenirlerse, çocuğa nasıl davranırlar korkusu...
Arkadaşları ve aileleri tarafından dışlanırsa, bununla nasıl baş eder korkusu...
Büyüdükçe de erkekler tarafından kullanılır ve atılırsa ne olur korkusu...
AIDS'e yakalanma korkusu...
Seçeceği meslekte cinsel eğiliminin kariyerine zarar vereceği korkusu...
SESSİZLİK YEMİNİ
KIRMIZI'ya yazdıklarını daha önce kimseyle paylaşmadığını söyleyen anne, çok önemli bir konuyu dile getiriyor: "Sessizlik yemini".
"Gay annesi olmak, mafya babası ya da kaçakçı eşi olmaktan farksız aslında! Sessizlik yemini etmiş gibi oluyorsunuz ister istemez. Kime, ne anlatacaksınız? Onun bunun kınayan, suçlayan ya da acıyan bakışlarına nasıl tahammül edeceksiniz? Kimin, ne tür bir tepki vereceğini nasıl kestireceksiniz?
Zaman içinde en medeni fikirlere sahip insanların bile bu konuda tuhaf espriler yaptığına tanık olduğunuzda, farkına bile varmadan, susmayı bir yaşam biçimi haline getiriyorsunuz."
Bu yemini bir gün oğlu bozuyor ve konuşmaya karar veriyor. Onu durdurmanın mümkün olmadığını anlayınca, tepkileri beklemeye başlıyor. Bazılarına şaşırıyor, bazılarına üzülüyor, kırılıyor, öfkeleniyor. En zorunu lise mezuniyet balosunda yaşıyor. O akşam tanık olduğu davranışlara, oğlunun en az iki yıldır, her gün maruz kaldığını anladığında beynimden vurulmuşa dönüyor.
Kısacası rengarenkkirmizi.com'a girerek yazıyı okumanızı öneririm.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.