Doğum izninin artırılması
Örneğin; doğumdan önce 8, doğumdan sonra 8 olmak üzere toplamda 16 hafta kullanılacak doğum izninin 24 haftaya çıkarılması öneriliyor. Doğum yapan kadın yarı zamanlı çalışacak ancak işverenden tam gün çalışıyormuş gibi ücret alacak.
Kadınlar her çocuk için 2 sene olmak şartıyla borçlanabilecek ve bu borçlanma için doğumun ilk sigorta tescilinden sonra olması şartı aranmayacak. 5 çocuğu olan kadın sadece doğum borçlanması yaparak yaşı geldiğinde borçlanarak yaşlılık aylığına başvurabilecek.
YENİ TASLAK
Çocuk başına 19.57 TL ve 2 çocukla sınırlı olan çocuk yardımının arttırılması, kreş desteği ve doğum yapan kadın sigortalının işe dönüş garantisi taslak metindeki diğer adımlar.
Görünürde kadınların lehine olan bir taslak. Amaç; çalışan kadının hayatını kolaylaştırmak. Gerçekten amaç bu mu? Yoksa onun çalışma hayatını engellemek mi?
Geçtiğimiz hafta bu konu tartışıldı. Önce Ankara ve İstanbul Sanayi Odaları taslağı eleştirdi ve yasalaşırsa kadın çalıştırmayacak işverenlerin sayısının artacağını dile getirdiler. İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan; "Kaş yapayım derken göz çıkarmamak lazım. Burada böyle bir durum var. Kadın istihdamını artırmak gerekirken, onu engelleyecek adımlar atıyoruz. Zaten düşük olan kadın katılım oranını daha da aşağı çekecek" dedi.
Bu açıklamalar da gösterdi ki taslak kadının lehine değil aleyhine. Öyle bir taslak ki bu taslak "kadınların çalışma hakkı"na bir darbe niteliğinde! Nitekim kadın örgütleri de bu konuyu kendi içlerinde ve kamuoyunda tartışmaya başladılar.
KADIN ÖRGÜTLERİ
Avukat Hülya Gülbahar'a göre kadınların 'çalışma hakkı' konusunda çok ciddi bir sorunla karşıyayız. Aynı şekilde 'kadın-erkek eşitliği' konusunda da.
Neden?
Çünkü taslak "kadınlara hak verir gibi görünen" kadın karşıtı bir taslak.
Çünkü çalışan anne-baba dengesi ve eşitliği kurulmadığı sürece, kadınlar lehine bir taslak çıkmaz.
Nitekim kadın örgütleri aynı konuya dikkat çekerek açıklamalar yaptılar. Ka.der Başkanı Çiğdem Aydın "Babalık izni, erkekler için de kreş vb düzenlemeler yapılmadıkça bu tasarının sadece işverenle kadınları karşı karşıya getireceğini ve kadınların aleyhine işleyeceğini söyledi.
Kagider de yaptığı açıklamada, "kadınların doğum yapması ve çok çocuk sahibi olması" ile "kadınların istihdama katılması" konularını bir tutarak planlanan teşviklerin görünürde çalışan kadının lehine ancak uzun vadede çalışan kadının statüsü ve ekonomiye katkısı anlamında aleyhine olabileceğinin altını çizdi.
Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Başkanı Prof. Dr. Nazan Moroğlu da İş Kanunu'nda 16 hafta olan doğum izninin 24 haftaya çıkarılmasının kadın istihdamını artırmaya yetmeyeceğini belirterek sadece bu konunun gündeme gelmesinin bile kadın istihdamını engelleyeceğini söyledi.
Kısacası konunun iki tarafı da çıkacak taslaktan memnun değil. Aynı konuda hemfikirler. En önemli itirazları da taslak hazırlanırken görüşlerinin alınmaması.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.