Ben artık çok sıkıldım kadınların bu ayakkabı sevdasından. Evet, kadınlar ayakkabı düşkünüdür. Özellikle feminen yani kadınsı ince topuklu, sivri burunlu, yuvarlak hatlı vs... Bunun nedeninin ilgi çekmek olduğu söylenir Freudçu bir yaklaşımla. Ben de çok severim ayakkabıyı. Özellikle yüksek ökçelileri. Ama moda programlarına katılan şımarık/rüküş/zevksiz ve boş kadınların ayakkabı düşkünlüğünü görünce ayakkabıdan soğudum.
Aslında tepkim alışveriş çılgınlığına. En çok da para kazanmayan kadınların deli gibi para harcamalarına. Pek çok kadın "koca kazansın biz yiyelim" düşüncesinde. Koca parası yemek de en büyük eğlenceleri.
Ayakkabıya geri dönersek, yarışmalı moda programlarına katılanların çoğu platform topuklu ayakkabılara düşkünler. Gardıropları boylarını en az 8-10 cm. yükselten ayakkabılarla dolu, alışveriş sırasında ayakkabı denerken de elleri hemen apartman topuk ayakkabılara gidiyor.
İKİ AYAKKABILI ZAMAN
Ne var ki bırakın yürümeyi ayakta durmakta zorlanıyorlar. Topuklu ayakkabıya düşkün olmalarının altında yatan neden karşı cinsin dikkatini çekmek ama o halleriyle sadece dikkat mi çekiyorlar yoksa beğeniliyorlar mı emin değilim.
Erkekler dalga geçer mesela kadınların bu topuklu ayakkabılarla yürüyememelerine. Kollarına girmek için bahane olduğunu düşünürler. Evet, zordur topuklu ayakkabıyla yürümek. Hele ki bizim gibi her gün kazılan, her gün sökülen sokaklara sahip şehirlerde. Üstelik artık toplu taşıma araçlarını kullanıyoruz. Metroya binmek demek, metrelerce yol yürümek, sayısız merdiven inip çıkmak demek. O koşuşturma sırasında topuklularla yürümek işkenceye dönüşüyor. O yüzden çoğu kadın gibi ben de iki ayakkabıyla sokağa çıkıyorum. Ayağımda babet veya spor ayakkabılar, çantamda topuklular. Gideceğim yere varınca hemen ayakkabı değiş tokuşu. Hem sokaklarda rahatça yürüyebiliyorsunuz tabii şantiyeye dönüşmüş sokaklarda yürümek ne kadar kolaysa, hem de gittiğiniz ortama uyabiliyorsunuz.
CHRISTIAN LOUBOUTIN
Böylece ayakkabı deyince akla gelen ilk isimlerden biri olan Christian Louboutin'u da doğrulamış oluyoruz. "Bir kadın günün her saatinde farklı görünmek hatta aynı anda birbirinden farklı enerjiler vermek ister" demiş ünlü kırmızı tabanlı ayakkabıların mucidi.
"Bir kadın simsiyah da giyinse her zaman kırmızı bir dokunuşu sever. O yüzden kırmızı tabanlı ayakkabılar tasarladım" diyen tasarımcının topuklu ayakkabılarla ilgili başka görüşleri de var. "Bana göre, özgür kadının, topuklu ayakkabı giymeyeceği inancı yanlış. Zeki bir kadının giydiği topuklu ayakkabı daha da çekicidir" diyor mesela. "Boyum uzayacak, seksi görüneceğim" diye komik duruma düşen kadınlara seslenerek şunları söylüyor Louboutin:
. Topuklu ayakkabı bir kadının duruşunu, silüetini belirler. Ona havasını verir.
. Topuk zariftir, kadındır, kırılgandır ama seksidir.
. Kadın elbiseyi taşır. Ama ayakkabı kadını taşır.
. Kadınlar ayakkabı denerken ayakkabıya bakmazlar aynada genel görüntülerine bakarlar. Aynada gördüklerinden memnun kalırlarsa ayakkabıyı alırlar.
Ben de şunu eklemek istiyorum naçizane olarak. Aynadaki görüntümüze bakalım ama bir iki adım da atıp yürüyelim. Her an düşeceğim kaygısıyla, kendinizden emin olmadan yürümek bütün karizmayı bir anda çizebilir zira.