Gastronomi kısaca mide bilimidir ve tıp alanında kullanılır. Ancak gastronomi ve mutfak bir araya gelince milletlerin mutfak kültürlerini yansıtır.
Yemek kültürü, bir toplumun kendisini ve yaşama tarzını ifade şekillerinden biridir.
Gastronomi, kültür ve yemek arasındaki ilişkiyi inceleyen bir disiplindir. Burada karşımıza Alpay Okyay çıkıyor. Bir tarihi, bir kültürü, bir geleneği, İzmir'in 65 yıllık çınarını kuşaktan kuşağa aktarmayı başaran bir isim Alpay Okyay...
Kendisi İzmir'in en köklü lokantalarından Adil Müftüoğlu Uğur Lokantası'nın üçüncü kuşak temsilcisi...Okyay, içinde bir tarihi barındıran, Ege'nin mutfak kültürünü dünyaya tanıtan, İzmir'le özdeşleşmiş simge mekanın yöneticisi konumunda...
İzmir'in yetiştirdiği en iyi aşçılardan biri olan merhum Adil Müftüoğlu'nun 1955 yılında kurduğu Uğur Lokantası üçüncü kuşak temsilcileri tarafından yönetiliyor.
Alpay Okyay kardeşleri Alper ve Gökay Okyay'la birlikte geçen yıl, simge mekanın 2. şubesini Balçova'da açtı.
İZMİR'E HİZMET ETMEK İSTİYOR
Alpay Okyay mesleğini o kadar çok seviyor ki dedesi gibi İzmir Lokantacılar ve Gazinocular Odası Başkanı olarak mesleğine, meslektaşlarına ve İzmir'e hizmet etmek istiyor.
Önümüzdeki dönem İzmir Lokantacılar ve Gazinocular Odası seçiminde dedesinin koltuğuna aday.
Alpay Okyay başkan adaylığı için şunları söylüyor;
"Lokantacılığı bu meslekte İzmir'in simgesi olmuş dedem Adil Müftüoğlu'ndan öğrendim. Kasabından manavına, mutfağından salonuna kadar bu mesleğin her yerindeyim. Esnaf teşkilatının içinde doğdum büyüdüm.
Tüm siyasi partilerle, devlet kurumları, belediyeler ve STK'larla ikili ilişkilerim çok güzel. Bu altyapımı mesleğimizin ve meslektaşlarımızın refahı için kullanmak istiyorum." Okyay sözlerine şöyle devam ediyor:
"Şehirlerin gelişmesine ve kalkınmasına katkı koyan en önemli sektörlerden biri yeme içme sektörüdür. Bu mesleği ve bu mesleği hakkıyla icra eden meslektaşlarımızı yaşatmak şehrimizi yaşatmaktır, ekonomimizi yaşatmaktır. Zor dönemlerden geçiyoruz ama çalışarak, doğru işler yaparak her şeyi aşabiliriz. Çok güzel projelerim ve ekip arkadaşlarım var. Mesleğim, meslektaşlarım ve odamız için çok güzel işlere imza atacağımızdan eminim.
Esnafımızdan ve büyüklerimden önemli destek görüyorum. Bu kararımın mesleğimiz, esnafımız, odamız, dostlarım ve şahsım adına hayırlı olmasını diliyorum."
BAŞKANLIK İKİ DÖNEM OLMALI
Alpay Okyay'a başarılar diliyor bu konuda şunları söylemek istiyorum. Öncelikle oda başkanlıklarının iki dönemle sınırlandırılması gerektiğini düşünüyorum.
Koltuğa oturan bakıyorsunuz 15 yıl, 20 yıl, 25 yıl o koltuktan kalkmıyor.
Nedeni, çok güçlü yetkilerle donatılmış olmaları... İcra makamı olmaları nedeniyle ellerindeki gücü, kendi gelecek ve istikballeri için kullanıyorlar. Burada oda seçimlerinde görev üyelere düşmektedir.
Bir değişime yenileşmeye, yeni vizyonlara destek vermek gerekiyor.
Son söz; Alpay Okyay, genç, başarılı, dinamik bir insan... İşini sevgi ile yapıyor, yeniliğin peşinde koşuyor. Okyay bir gelecek vizyonu ortaya koymuş ve 3. kuşak temsilcisi olarak dedesinden aldığı bayrağı daha ileriye götürmeye kararlı.