Santos geldiğinden beri Beşiktaş 8 maçın ilk yarısında gol atamadı.
Yenik duruma düştükten sora hiçbir karşılaşmada ne gol bulabildi ne de maçı çevirebildi. Futbolda istatistikler elbette belirleyici değildir. Ama bazı şeyleri ifade ederler. Selçuk İnan'ın ilk maçında Gaziantep'te yaptığı dokunuşun nasıl bir fark yarattığını Beşiktaş acı bir sonuçla tabelada gördü. Büyük takım farkı demek, rakip topu aldığı andan itibaren en kısa sürede tekrar topu geri kazanmak demektir.
Büyük takım literatüründe rakibi incitmeden, temas etmeden, rahatsız etmeden oynamak diye bir şey yoktur. Gölge markajıyla oynamak her takımı cesaretlendirir..
Antep de Beşiktaş'ın bu oyun tercihi ikramını geri çevirmedi. Beşiktaş'ın ciddi şekilde canını acıttı. Neden böyle oluyorun cevabını milyonlarca Beşiktaşlı taraftar gibi biz de merak ediyoruz.
TEK SORUMLU SANTOS
Takımın kendi içinde neden reaksiyon veremediğini, neden bu kadar etkisiz oynadığının yanıtını bulmaya çalışıyoruz.
Oyuncular değişse de yeni transferler gelse de Beşiktaş'ta bir reaksiyon ortaya çıkmıyor.
Her takım teknik direktör oyun felsefesiyle konuşulur. Bu kadar renksiz, heyecansız, pozisyonsuz oynayan Beşiktaş'ın da doğal olarak sorunlu adresi Santos'a çıkıyor.
Yani takımını bu kadar suya sabuna dokunmadan oynatmaya çalışması muazzam bir güvensizlik oluşturuyor. Sahada hiçbir oyuncunun ismini yazamıyoruz. Antep'te Beşiktaş adına bunları yapabildi diyebileceğimiz maalesef hiçbir oyuncu yok.
Santos dahil herkes bu bilinmezliğin içinde kaybolmuş durumda.