GALATASARAY dün Dinamo Kiev karşısında ilk 8'e girme yolunda büyük bir avantajı tepti. Sarıkırmızılı ekibin son haftalardaki savruk görüntüsü devam etti. Torreira, Mertens, Barış Alper ve Davinson gibi kilit isimler dün maça iyi başlasa da ilerleyen dakikalarda yine anlamsız bir düşüş oldu. Bu sene sarı-kırmızılı ekip büyük maçlarda güven veren bir oyun ortaya koydu ancak bunu sezonun geneline yaymakta sıkıntı yaşadı. Açıkçası dün temponun düşmesine izin vermeyen ve topa daha çok hakim olan bir Galatasaray izlemeyi bekliyordum. Sarı-kırmızılı ekip Avrupa'da sonuna kadar gitmek istiyorsa özellikle iç sahada dominant bir oyun ortaya koymalı. Tıpkı Tottenham maçında olduğu gibi.
Bu gibi maçlarda 2 farkı yakalasanız bile kapıyı tamamen kapatmak için bir gol daha bulmak gerekiyor. Zaten bu sezon Galatasaray'ın bunu başaramayıp çok sayıda puan kaybettiğini gördük. Okan Buruk yine müdahalede gecikti. Neden hep aynı senaryoyu izliyoruz anlamak mümkün değil. Kırmızı kartın eşiğinden dönen Barış Alper ve iyi gününde olmayan Yunus, maç 3-1 olunca değiştirilmeliydi. Fark 1'e inince de sadece Berkan-Kerem değişikliği geldi.
Bizim ekran başında gördüğümüzü onlar sahada göremedi yine. İş son maça kaldı ve Ajax deplasmanı dünkü maçtan çok daha zor olacak.
