Sadece ilk yarı
İnanılmaz bir ilk yarıydı. Düdük çalar çalmaz, heyecan kasırgasının içerisinde savrulup durduk.
Altınordu daha baştan öyle bir baskı kurdu ki 10 dakika rakip yarı alanından çıkamadı. Zaten bu süre içerisinde penaltıdan da golü buldu.
Ancak eski Altınordulu Barış Alıcı skoru eşitleyince terazi dengelendi. Sonra yine Ahmet peşinden de İlker derken meşin yuvarlak tenis topuna benzer bir görev üstlendi. İki takım da çok istekli ve arzulu bir şekilde hücuma kalktıkça mücadeledeki seyir zevki de tavan yaptı. Daha ligin başında üstelik Ağustos sıcağında böylesine efor sarf eden iki takımı izleyince ligin gerisi için de umutlandık. Sonra...
Sonra geçen sezon Kocaeli maçında yaşanan olaya benzer bir an yaşadık.
Yine yanlış anlamadan doğan bu anda çalınan penaltı kararı futbol tarihinin ilginç anları sayfalarına not olarak yazıldı. Fakat penaltıda Ali Emre devleşince oyun gibi skordaki dengede korundu.
GÜZEL GOLE GÜZEL YANIT
Ancak 43'te yine ilginç bir an yaşadık. Aksel'in inanılmaz şutu gitti gol oldu. Gençler'in sevinci sadece birkaç dakika sürdü. Çünkü Safa aynı güzellikte bir golle yanıt verdi. Ve ilk yarı 3-3 sona erdi. Gerisinde ise anlatacak pek bir şey yok. Diyeceksiniz ki "Koca 45 dakika, nasıl olmaz?" İnanın yok. İkinci yarı ilk yarının yanına bile yaklaşamadı. Hatta uzaktan el salladı.
Kırmızı-lacivertliler geçen sezon yine Ankara'da Keçiörengücü deplasmanında da berabere kalmıştı. Ufuk Hoca'nın ne kadar hırslı bir teknik adam olduğunu biliyorum. Hüseyin Hoca'nın ardından zor bir görevi teslim aldı. Daha ilk maçta oynattığı futbola bakarak bu sezonun hayli ilgi çekeceğini söyleyebiliriz. Yolun açık olsun Hocam.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.