'İlk defa favori değiliz!' söyleminde, ilk defa haklıydı Şenol Hoca... Memleket içindeki karşılaşmalar için olan açıklamaları veya oyuncu hamlelerinde 'korkak(!)' olarak nitelendirdiğimde, yüzde yüz haklıydım ama bilader dün ki rakip, Bayern'di sonuçta... Tüm otoritelerin kadro tahminlerinde, iki önemli değişiklik vardı. İl ki; Gökhan Gönül yerine Caner Erkin... Diğeriyse; Negredo'yu kenarda oturtarak, Wagner'e forma verilmesi...
Atiba-Medel ikilisiyle ön bir savunma bendi oluşturma düşüncesi çok doğru bir karardı bence de ama, daha ilk çeyreğe varılmadan Müller ve Coman'ın tam yüreğimizi ağzımıza getirdiği kafaları konuşurken, Vida efendinin Lewandowski'ye yaptığı faul sonrası gördüğü kırmızı kart, düşürdü gardımızı! Yani; tamamen savunmaya dönüp, 'Çanakkale Savunması!' yapacaktık mecburiyetten...
Psikolojiktir... Evine misafir olduğun bir devin karşısında, hele hele erken bir zamanda eksikle başlıyorsan, bir tespih böceği misali büzülür, gömüldükçe gömülürsün, kendi yarı alanına... Adamlar, karakolda dayak atarcasına, dövdükçe dövdüler Beşiktaş kalesini! Fabri, Medel ve özellikle Pepe'nin müthiş çabaları, Müller'in golünü engelleyemedi, ne yazık ki... Ha! Wagner ve Pepe'nin vuruşları gol olsaydı eğer, uyuyan aslanı daha erken uyandırır mıydık? O ayrı, tartışmaya açık...
GÖMÜLDÜKÇE GÖMÜLDÜK
Münih'in, ikinci yarı Lewandowski'nin direkten dönen topuyla başladı ilk tokatları... Her bir taraftan, bir makine intizamında ısrarcı hücumları sonucunda, ikinci golün adı 'Coman!' oldu, iyi mi? Ardından Müller'in, Lewandowski'inin golleri, ne gam(!)
Bana göre hayaller bitmiştir, o ayrı... Yemişim sonucu(!) Akşam, hele hele Almanlar'a karşı, nasıl Beşiktaşlı olmayayım? Akşam; eksik kalmalarına rağmen, o yüreğini koyan çocukların yanında, nasıl olmayayım? Quaresma, Babel, Wagner bile savunmacı konumunda savaştıkça, savaşmalarından dolayı, nasıl övmeyeyim?
Yalnıııız! Maçı bu hale getiren o 'Vida!' denilen tırışka topçuya yazdım, tüm günahları(!) Sayesinde, Münih'in çimlerine gömüldükçe gömüldük(!)