Beşiktaş'ta gözler kongreye çevrilirken, yeni seçilecek yönetimi zor günler bekliyor. Takım içerisinde bazı oyuncuların isteksizliğinin yanı sıra yönetimsel sıkıntılar ve taraftar tepkisiyle de boğuşmak zorunda kalacaklar. Taraftarlar yarıştan erken kopulmasının ya da kulübün maddi olarak zor durumda olmasından ziyade saha içerisindeki futbolcuların ellerinden geleni yapmaması nedeniyle tepkili. Ancak yarıştan erken kopulması da futbolcular arasında isteksizlik yaratmış. Yani anlayacağınız ortada kocaman bir kördüğüm var. Bu düğüm de ancak sabırla çözülebilir. Fakat, taraftarda bu sabır var mı? Orası tartışılır. Alanya maçına gelecek olursak. Geçen hafta alınan Adana Demir mağlubiyeti sonrası olan tesis ziyareti bazı oyuncuların kendisine gelmesini sağlamış. Ama bu yeterli gelecek miydi? Gelmediğini maçın başında anladık ve Alanya öne geçti. Ardından Rafa sahneye çıktı ve tribünden tepkiler gelmeden ortalığı sakinleştirdi.
ARA ILAÇ OLACAK MI?
Siyah-beyazlılar, ilk yarının son bölümündeki 10 dakika dışında ise varlık gösteremedi. Bazı oyuncuların bireysel yetenekleri olmasa pozisyon bile bulayamayacaklardı. Ki bu 10 dakikalık bölümde Alanya bir gol daha budu. Fakat at yarışlarında kullanılan bir ibare de denildiği gibi 'Burun farkıyla' gelen ofsayt kararı siyah-beyazlılara derin bir 'Oh' çektirdi. İkinci yarıda iki takımda da daha ofansif bir anlayış gözlemledik. Fakat aranan gol bir türlü gelmedi. İki takımın kalecileri adeta bu maç berabere bitecek der gibi kurtarışlar yaptı. Sonuç olarak Beşiktaş üzerindeki kara bulutları dağıtamadan devre arasına girdi. Birçok takım için lige verilen aralar sakatların dönmesi ya da sıkıntıların çözülmesi adına ilaç gibi gelir. Ancak ben Beşiktaşlı tanıdıklarıma tercüman olarak bir soru yöneltmek istiyorum. Bu ara Beşiktaş'a nasıl ilaç olacak? Şöyle de açayım biraz sorumu. Seçim, takım içerisindeki sorunlar, kasadaki olmayan para ve güveni kırılan taraftar. Beşiktaş lige verilen bu arada hangi birine ilaç bulacak?