Diyeceksiniz ki rakip Başakşehir, adamlar şampiyonluğa oynuyor...
Olabilir, sen de Göztepe'sin, hedefin var, hem de Avrupa...
Geçen sezon da düşmeme mücadelesi verirken Başakşehir'i hem de İstanbul'da yenmedi mi Göztepe... Bu Göztepe Galatasaray'ı Beşiktaş'ı, Trabzon'u dize getiren, Fenerbahçe'yi elinden kaçıran Göztepe değil mi? Dün de tıpkı Kayserispor maçında olduğu gibi yine vasatın altında oynadılar. Girdikleri gol pozisyonu yok denecek kadar az. Rakibi seyrettiler, pres yapamadılar, etkili olamadılar kısacası yenilgiye davetiye hazırladılar. Tabii ki Alpaslan Öztürk'ün olmayışı, Serdar Gürler'in daha maçın başında sakatlanıp oyundan çıkmak zorunda kalması dezavantaj ama ben böylesine bir maçta takımın bankosu Berkan Emir'in Leo Schwechlen ile tercih edilmesini bir türlü anlayamadım. Sorun Leo mu kesinlikle hayır. Stefano Napoleoni de, Soner de, Castro'da hatta Halil de bir o kadar kötü oynadılar. Gassama'yı Jerome'u saymıyorum. Hepsi tel tel döküldüler.
FORMSUZLUK SÜRÜYOR
Sözün özü o bir kaç hafta önce yere göğe sığdıramadığımız Göztepe'den eser yok şimdi. Rehavete mi girdiler desem, yorgunluk mu desem, uyumsuzluk mu bilemem ama son haftalarda ciddi şekilde formsuzlar. O coşkulu, hareketli, golü düşünen heyecan veren Göztepe eski günlerini mum ışığında aratıyor.
Hakem Ali Palabıyık'a bir şey söylemeyeceğim.
Her yönettiği Göztepe maçı bir sorun. Dünkü maçta da ince ince çalıştı, Göztepe'nin bence yüzde yüzlük penaltısını vermedi. Başakşehirli Epuriano'ya gösterdiği kırmızı kart doğruydu ama ya göstermediği sarı kartlar... Maçın sonucuna etki etti mi hayır ama iyi bir maç yönetmedi.
Başakşehir klas bir takım. Adı üstünde şampiyonluğa oynuyorlar. Edin Visca, Enzo Crivelli, Demba Ba başlı başına takım gibiler. Böylesine bir rakip karşısında mücadele etmek çok zor ama Göztepe en azından böyle yenilmemeliydi.