Allah’ın ipine sarılın
Müslüman coğrafyasında son yıllarda yaşanan olayların şiddeti her geçen gün artıyor. Küresel emperyalist güçler, "böl, parçala, yut!" taktiğiyle İslam coğrafyasındaki ülkeleri tek tek ele geçirmeye ve kendi sömürgesi haline getirmeye çalışıyor. Ülkemizde de aynı oyunu yıllardır sahneye sürüyorlar ama milletimizin feraseti ve güçlü imanı sayesinde bu kötü emellerine ulaşamıyorlar.
Bu oyunu, çeşitli mezhep ve etnik çatışmalarla yürüten küresel güçlere karşı yapılacak tek şey var; o da bir olmak. Ancak şunu da asla unutmamak lazım ki dünyadaki Müslümanların da tek umudu yine Türkiye. Türkiye'yi geçmişte olduğu gibi İslam aleminin lider ülkesi olarak gören Müslümanların yapması gereken, birlik ve beraberlik içinde olmak. Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un "Girmeden tefrika bir millete düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.
Sen, ben desin efrat, aradan vahdeti kaldır.
Milletler için, işte kıyamet o zamandır" dizeleri bize önemli bir mesaj veriyor.
OYUNA GELMEYİZ
Bizler öyle bir milletiz ki tarih boyunca destan yazmış ve İslam'ın sancaktarlığını yapmışız. Bu büyük payeye sahip bir millet olarak, küresel güçlerin oyununa da gelmeyeceğiz. Bugüne kadar bu oyuna gelseydik zaten ortada Türkiye diye bir ülke kalmazdı. Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşünden sonra da küllerimizden yeniden doğmak bizlere nasip oldu. Peki bizi biz yapan bu özellik nereden geliyor?
Cevabı gayet basit. Bizler imanı öyle sağlam bir milletiz ki hiçbir zorluk, hiçbir oyun, hiçbir yaptırım bize diz çöktüremez. Çünkü biz sadece Allah'ın huzurunda diz çöker ve sadece O'na secde ederiz.
"PARÇALANIP BÖLÜNMEYİN"
Bakınız bölünüp parçalanmamızı yasaklayan Rabbimiz Allah (c.c.) Ali İmran Suresi'nin 103. ayetinde ne buyuruyor:
"Allah'ın ipine (Kur'an'a) sımsıkı sarılın.
Parçalanıp bölünmeyin. Allah'ın size olan nimetini hatırlayın. Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de O, kalplerinizi birleştirmişti.
İşte O'nun bu nimeti sayesinde kardeş olmuştunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de O sizi oradan kurtarmıştı. İşte Allah size âyetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz." Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) de "Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır" (Müsned, İbn Hanbel, IV, 375) şeklinde seslenerek birlik ve beraberliği emrediyor.
Filistin'in, Suriye'nin Myanmar'ın durumu ortadayken, İslam coğrafyasında mezhepçilik, ırkçılık yapanlar bu ilahi mesaja iyi kulak vermeli.
AYNI GEMİDEYİZ
Her ne kadar ayrı coğrafyalarda ve ayrı bayraklar altında yaşasak da hepimizin Allah'ı bir, dini bir, kitabı bir, peygamberi bir, kıblesi bir... Bu kadar birlik içerisinde hala bu ayrımcılık niye? Bu çatışma neden? Şer güçler topyekün halinde İslam'a saldırırken bizim böyle birbirimizi ötekileştirip ayrımcılık yapmamız sadece onların bizi bölüp parçalayıp yok etmesine yardımcı olmaktan başka kime ne kazandırır?
Bırakalım artık ayrımcılığı ve tüm değerlerimizle birbirimize kenetlenelim.
Asırlardır sahip olduğumuz kültürümüz örfümüz adetimiz de bizim için birer değer, ayrı bir renktir. Bu renklerle İslam dairesinde hayatımızı güzelleştirmek bizi daha güçlü kılacaktır. Müslüman coğrafyasına yönelik oyunları umursamayanlar, hepimizin aynı gemide olduğunu unutmasın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.