Deccalin fetvacısı şeytanın taraftarı
Günümüzde "din adamı" adı altında bazı kişiler, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v.), tüm İslam uleması tarafından sahih kabul edilen hadis-i şeriflerini bile inkar ediyor.
Kabir azabı olmadığı ve sünnet namazların kılınmaması gibi daha birçok konuda hadisi şeriflerle sabit olan konular yok sayılıyor. Bize sadece Kur'an yeter.
Evet bizler de "Bize sadece Kur'an yeter" diyoruz. Buna hiçbir itirazımız yok.
Peki Kur'an ayetlerinde Allah'a (c.c.) ve Resulü'ne (s.a.v.) itaat edin buyurulmuyor mu? Buyuruluyor. O zaman bu sözde alim geçinenler, bu ayeti nasıl yorumlayacaklar?
Kur'an ayetlerini okuyup -deyim yerindeyse- "kafanıza göre takılın" diyorlar. Usül, esas, ilim, akaid bilgisi olmayan bir kişi, sadece Kur'an ayetlerini okuyarak nasıl kendine göre bir yorum çıkarabilir? Bu iş o kadar kolay mı? Eğer kolay olsaydı bu kadar medreselere, ilim, irfan yuvalarına ne gerek vardı? Eğer ayetleri hepimiz tam olarak müfessir gibi anlayabilseydik, alimlere de gerek kalmazdı. Hatta Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) şu anda olduğu gibi asr-ı saadet döneminde ashabına bile "ulü'l emr" denilen alimlere uyulmasını istemiştir. Yani o dönemde de her sahabi, her ayetin gerçek anlamda açıklamalı manasını bilememiş ki Resulullah Efendimiz (s.a.v.) tarafından alimler seçilmiş. Bu uygulamadan kendini alim zannedenlerin haberi yok mu? İtikad anlamında sağlam kabul edilen 4 mezhep imamının Hanefi, Şafi, Maliki ve Hanbeli mezhepleri de Ümmet-i Muhammed'in yolunu aydınlatmış birçok fıkhi konuda İslam'ın emir ve esaslarını Peygamber Efendimiz Hz.
Muhammed'in (s.a.v.) mübarek hayatında örnekler vererek bizlere aktarmışlardır.
Evet tüm bunları günümüzde hadisleri inkar eden o kişiler çok iyi biliyor. Ama amaçları, hedefleri ve niyetleri başka...
KIYAMET ALAMETİ
Bu konuda Araştırmacı Yazar Mehmet Ali Bulut ile yaptığım sohbeti sizlere aktarmak istiyorum. Sayın Bulut'a, günümüzde kendini din adamı ve İslam alimi zanneden bazı kişileri sadece Kur'an'ın dikkate alınması gerektiğini belirterek hadisleri inkar ettiklerini hatta kabir azabı ve sünnet namazların olmadığına kadar ileri giderek haddi aştıklarını söyleyerek bu konuda yorumlarını sordum. Bu konuda Mehmet Ali Bulut'un verdiği cevabı sizlerle paylaşıyorum:
"Allah onlara merhamet etsin. Peygamberimiz bunları haber vermiştir. Bu tür kişiler kıyamet alametleri içinde yer alıyor. Bu tür kişiler hadislerde karanlığa, çirkinliğe hizmet eden alimler diye sıfatlandırılmıştır.
Bunlar deccalin fetvacısı olacaklardır. Bunların temel misyonları Hz. Muhammed'e (s.a.v.) ve O'nun sünnetine düşmanlık ediyorlar.
Kim Resulullah'a düşmanlık ediyorsa o deccalin hizmetkarıdır. Bunları dikkate almıyorum. Mesela bir ateisti veya başka bir dinden olan kişiyi, Kur'an ayetlerini ve hadisleri bildiği için Müslüman sayamayız.
Bu tür alimler de böyledir. Halbuki bir ayette "Allah'tan gerçekten korkacak olanlar alimlerdir." buyuruluyor. Çünkü deccal ve iblisin askeri olan bu kişiler, ilim ile dine büyük zarar veriyorlar. Bu tür kişilere imanı ve niyeti sağlam olanlar asla inanmaz ve kulak vermez. Çünkü bizim milletimizin fıtratında özünde ruhunda iman hakikatleri mevcuttur."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.