Tarihine sahip çıkmak
Bir şehri özel yapan, o şehrin sahip olduğu değerleridir. O değerler o şehrin kimliğidir.
İzmir'in Torbalı ilçesi tarihinde Sultan Abdülhamit Han'ın önemli bir yeri vardır. Tarihte Abdülhamit Han ile Torbalı arasında yakın bir bağ bulunduğunu biliyor musunuz?
Demiryoluyla İzmir'den Aydın'a giderken değerlendirilmeyen ovayı gören Sultan Abdülhamid, 1893 yılına kadar Baltacı Dimyos adlı bir Rum vatandaşın mülkiyetinde bulunan geniş araziyi şahsi imkanlarıyla satın alarak padişah çiftliği olarak kayıtlara geçirtiyor.
O dönem birkaç evden ibaret Torbalı, Abdülhamit'in himayesinde büyük bir gelişme göstererek, belediye statüsü kazanıyor.
Padişah tarafından tayin edilen Kahya Murat Bey, çevrede bulunan Cellat ve Nohut göllerinden kaynaklanan sıtma hastalığını yok etmek amacıyla okaliptüs ağaçları diktiriyor. İlçenin merkezini de çam ve çınar ağaçlarıyla süslüyor. Torbalı ve çevresinde zirai faaliyetlerin gelişmesi için Abdülhamit'in emriyle Afrika'dan getirilen işçilerin torunları bugün bazı çevre köylerde yaşıyor.
Torbalı'nın 11 köyünde bulunan camilerin tamamı Abdülhamit tarafından yapılırken ilçe genelinde havuz, çeşme, köprü ve çeşitli özelliklerde binalar bulunuyor
DOKUSU KORUNUYOR
Torbalı'nın tarihinde Sultan 2. Abdülhamit Han'ın çok önemli bir yeri olduğunu vurgulayan Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez, "O dönemde ilçeye kazandırılan okul, cami, askerlik şubesi, hipodrom gibi kamu binalarına bakacak olursak Sultan 2. Abdülhamit Han'ın Torbalı'nın gelişmeye son derece müsait bir yer olduğunu bir asır öncesinden görmüş olduğunu anlıyoruz. Onun döneminde Torbalı'ya verilen önem sayesinde ilçemiz bugünkü seviyesine ulaşabilmiştir. Torbalı'nın Sultan 2.
Abdülhamit'e ayrı bir sempatisi olmasının temelinde de bu gerçek yatıyor. Bu anlamda Sultan 2. Abdülhamit Han'ın hayatını konu edinen tiyatro oyununa ev sahipliği yapmaktan da büyük onur duyuyoruz "dedi.
Görmez "Torbalı'nın kuruluşuna dair bütün veriler, eserler, mevcut yapılar Sultan 2. Abdülhamit Han hazretleri dönemine dayanıyor. Camiler, eğitim kurumları, bazı yerleşim birimlerinin altyapısı, köylerin çoğu 1890'lı yıllara kayıtlanmaktadır. Bu camilerin toplam sayısı tarihi kayıtlarda 14 olarak geçmektedir. Ayrıca o dönem yapılan her caminin yanına birer ilkokul hüviyetinde olan iptidai mektepleri de inşa edilmiştir. Camiler genellikle Osmanlı hanedan üyelerinin isimleriyle adlandırılmıştır. Örneğin Tulum'da bulunan camiye 2. Abdülhamit'in genç yaşta vefat eden annesi Tir-i Müjgan'ın ismi verilmiştir. Naime'de yapılan camiye de Sultan 2. Abdülhamit'in oğlu Burhanettin'in ismi verilmiştir. Zaten Naime Köyü de ismini Sultan'ın kızından almıştır. O dönemde yapılan camilerin 13 tanesinde bugün itibariyle ibadet yapılmaktadır.
Bölgemizdeki kimi camilerimizde belediyemiz tarafından yenileme çalışmalarına başlanmıştır. Yeniköy'de bulunan camimizin restorasyonu tamamlanmış olup Özbey Mahallesi'nde bulunan camimizin restorasyonu devam etmektedir. Ayrıca Sultan 2. Abdülhamit döneminde yapılmış eserlerden olan Bülbüldere Mahallesi'ndeki ilkokulun restorasyonu da sürmektedir. Son 5 yılda iki kat büyüyen ilçenin tarihi dokusunun korunmasına ayrı bir önem verilmiştir" şeklinde konuştu.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.