Gerçi biz o kongrede gündeme getirilen ne kadar iddia varsa hepsini yazmıştık Yeni Asır'da...
Biz yazınca "Yandaş medya CHP'yi karıştırmak istiyor" diyen arkadaşlara bu yaşananlar kapak olsun...
Neyse, lafı uzatmayalım ve İzmir İl Kongresi'nde neler öğrendik hatırlayalım...
1) 2012 il kongresinde Aziz Kocaoğlu'nun Ali Engin'i seçtirmek için 170 kişiyi belediyede işe başlattığını ve delegenin oyunu kamunun parasıyla satın aldığını..
2) ESKİ belediye başkanlarından Yüksel Çakmur'un tam 21 yıl boyunca kamu kaynağıyla kurulan bir vakfın binasında ikamet ettiğini ve Kocaoglu'nun da bu gerçeği bilmesine rağmen hiç sesini çıkarmadığını...
3) CHP'DE delege ağalığı sisteminin kurulduğunu ve bu ağaların daha çok alt kimlik siyaseti yaptığını, belediye imkanlarından sonuna kadar faydalandıklarını...
4) AZİZ Kocaoğlu'nun kontenjandan vekil seçilen Tuncay Özkan, Aytun Çıray, Zekeriya Temizel, Özcan Purçu, Selin Sayek Böke ve Zeynep Altıok Akatlı'ya hiç saygı duymadığını ve onları vekilden saymadığını...
5) KAMİL Okyay Sındır'ın yerel seçimde yeniden Bornova adayı olmasının son akşam Kocaoğlu tarafından engellendiğini, il kongrelerinde delegelere iş vadederek etkili olan Kocaoglu'nun genel merkeze aday değiştittirirken hangi enstrümanları kullandığının bilinmediğini...
6) CHP'NİN genel başkan yardımcılarının İzmir'e geldiklerinde havalimanında kendilerine yakın ilçe belediye başkanları tarafından tahsis edilen VİP araçlarla otel ve yazlıklarına uğurlandıklarını...
7) ATİLLA Sertel'i YSK'ya şikayet edenlerin adeta ödüllendirildiğini ve belediye şirketlerinde işe başlatıldıklarını...
8) CHP'DE parti içi demokrasinin sözde kaldığını, son tahlilde belediyenin yani kamunun kaynaklarını kendi çıkarları için kullanan adamların dediğinin olduğunu...
Yüksel'i başkanlar seçtirdi
Kocaoğlu meğer boşuna topa girmemiş... 40 yıllık dostu Alaattin Yüksel'in durumu düşman hattının tam ortasında kalan Er Ryan'ın durumundan farksızmış...
İlçe belediye başkanlarını da yanına alarak kusursuz bir operasyon yapmasaymış, seçim tehlikedeymiş...
Yüksel için divana sunulan imza sayısı 399...
Sandıktan çıkan oy sayısı ise 281...
Demek ki delege sandıkta tercihini Nevzat Kavalar'dan yana kullanmış...
Eğer Yüksel'e destek açıklaması yapan ve kongrede oy kullanan 17 belediye başkanı ve bizzat onlar tarafından seçtirilen ilçe başkanları olmasa Kavalar bugün il başkanıydı.
Bayraklı, Seferihisar ve kongrede oy kullanmayan Tire, Dikili ,Urla dışındaki başkanların tercihidir Alaattin Yüksel...
Bakalım bu tercih 2019 hesaplarında başkanlara ne kazandıracak?
2011'de hepsi kontenjandı
Aziz Kocaoğlu oldum olası partisinin milletvekillerinden haz etmez... 2011 seçimleri öncesinde Mehmet Ali Susam'a, 2012 il kongresi öncesinde Kemal Kılıçdaroğlu ve Erdoğan Toprak'ın yanında dönemin MYK Üyesi ve İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler'e söylediği sözler malum...
Niyeyse milletvekillerinin tamamını kendisinin belirlemesi gerektiğine inanıyor...
Ve kendi ekibinden değilse bir milletvekilinin siyaset yaptığı ilde örgütü dizayn etmeye çalışmasına fena halde kızıyor...
1940'lı yıllarda " Memlekete komünizm gelecekse biz getiririz" diyen eski Ankara Valisi Nevzat Tandoğan'ın 2016 versiyonu kendisi...
Örgüt dizayn edilecekse Kocaoğlu eder, milletvekillerine ne oluyor değil mi?
Aslında " 2009 ve 2014'te kazanılan ilçeleri benim şahsım aldı" diyen bir ego için şaşılacak bir durum yok ortada...
Yalnız benim aklıma takılan iki soru var...
Birincisi, 2011'de bugün il başkanı seçtirdiği Alaattin Yüksel de dahil vekillerin tamamı kontenjandı. Kocaoğlu o dönemde Yüksel'e de mi saygı duymuyordu?
İkincisi, Tuncay Özkan, Aytun Çıray, Zeynep Altıok Akatlı, Özcan Purçu, Selin Sayek Böke ve Zekeriya Temizel'i kontenjana yazan bizzat Kemal Kılıçdaroğlu... Kontenjandan seçilenlere saygı duymayan bir ego, acaba onları listeye yazdıran hakkında ne düşünüyor?
İzmir CHP'de siyaset
İngilizlerin ünlü futbolcusu Gary Lineker'in meşhur bir sözü var:
"Futbol 90 dakika oynanan ve sonunda hep Almanların kazandığı bir oyundur."
İzmir CHP'de siyaset de; bolca kuru gürültü ve yaygaranın koparıldığı ama sonunda hep Aziz Kocaoğlu- Alaattin Yüksel ikilisinin kazandığı bir oyundur...