Gelişen çağın getirdiği yenilikler, sanayi ve ticaret hayatında, toplumsal yapılarda ve insanların günlük yaşamlarında büyük değişiklikler yaratmaktadır. Çalışma sistemleri ve yaşam koşullarındaki değişimler, bireylerin ve işletmelerin karşısına zorluklar çıkarırken, bazı fırsatları da beraberinde getirebilmektedir.
Yaşanılan gelişmeler ve yeni dünya koşulları esnaf sanatkarlar açısından değerlendirilirse, değişime uyum sağlamanın bir zorunluluk olduğu görülecektir.
Teknolojik gelişmelerin küçük işletmelerin işleyişlerini tehdit eden unsurları içerdiği bir gerçektir. Ancak esnaf sanatkarlarımız değişim ile önüne çıkan fırsatların da farkına varmalı, hızlı hareket edebilme, sosyal ilişkiler, esneklik gibi niteliklerini avantaja çevirebilmelidir.
Çağdaş teknoloji karşısında, esnaf sanatkarların meslek eğitimini önemseyerek eksiklerini telafi etmeleri ve niteliklerini doğru kullanarak yeni düzende kendilerine üstünlük sağlamaları mümkündür.
Örneğin, esnafın tüketici ile kurduğu bire bir insan ilişkisi bir avantajdır. Bir küçük bakkal, alacağı eğitimle müşteri memnuniyetini sağlayacak şekilde çalışarak, etrafındaki büyük marketlere karşı rekabet gücünü artırabilecektir.
TOPLUMUN NÜVESİ
Doğrudan halka hizmet veren, toplumsal yapıda hem üretici hem tüketici konumunda bulunan, sayısal çoğunluğu ile geniş kitlelere yön verme özelliği taşıyan esnaf sanatkarlar, Türk toplumunun geleneksel yapısında sosyal işlevler de üstlenmişlerdir.
Bu açıdan, her şeyden önce Türk toplumunun esnaf sanatkarlardan vazgeçemeyeceği gerçeği üzerinde fikir birliğine varılmalıdır.
Küçük işletmeler de, sosyal yapı içindeki öneminin bilinci içinde, kendine güvenerek, mesleki kabiliyetini ve bilgisini artırarak, teknolojiyi kullanarak rakipleriyle yarışabilecek konuma ulaşmalı, toplumdaki yerini perçinlemelidirler.
Bugün gelişmiş ülkelerde bireyler meslek eğitimine önem verirken, ülkemizde aileler ve gençler, genel eğitimi (klasik akademik eğitim) tercih etmektedirler.
Oysa mesleki eğitim ülke kalkınmasının anahtarıdır. Türkiye'nin en büyük sosyal ve ekonomik sorunu olan işsizlik ile mücadelede önemli bir silahtır. Türk toplumuna mesleki eğitimin getirileri doğru anlatılmalı, gençler meslek sahibi olma yönünde özendirilmelidirler.
GENÇLER ÖZENDİRİLMELİ
Kuşkusuz bu noktada ülke yöneticilerinin, kesime yönelik verilecek mesleki eğitimin sürekliliğini, kalitesini ve verimliliğini artıracak düzenlemeleri hayata geçirmesi elzemdir.
Esnaf sanatkarların bağlı bulundukları meslek kuruluşları ile diyalog içinde yapılacak çalışmalar, çağa yakışır modern mesleki eğitimin ülkede kurumsallaşması ve özendirilmesi açısından gereklidir.
Özetle, teknolojik gelişmelerin şekillendirdiği yeni dünya düzeni, sektörlerde yaşanan değişimler, bugün mesleki eğitimin önemini daha da artırmaktadır. Ülke yöneticileri mesleki eğitimin yaygınlaştırılması, özendirilmesi ve kalitesinin artırılması için daha fazla çaba göstermeli, gerçekleştirilecek çalışmaların verimliliği de meslek kuruluşlarının katkılarıyla artırılmalıdır.
SORU - CEVAP
Soru : İzmir'deki kafeteryamı kapatıp Antalya'da yeni bir kafeterya açtım. Sicil işlemleri için neler yapmam gerekiyor? (Kayahan Dereli)
Cevap: Öncelikle İzmir'deki kayıtlı olduğunuz vergi dairesinden, ardından bağlı bulunduğunuz odadan alacağınız kapanış belgesi ile şahsınızın veya vekalet verdiğiniz bir vekilinizin İzmir Esnaf Sicil Müdürlüğü'ne müracaat ederek gerekli resmi harçları ödemesi gerekmektedir. Bu şekilde İzmir'de çalıştırdığınız kafeterya ile ilgili kapanış işlemleriniz tamamlanmış olacaktır.
Daha sonra Antalya'da açacağınız kafeteryanın kaydı için, işyeri ikametgahının bağlı bulunduğu vergi dairesine kaydınızı açtırıp, Antalya Esnaf Sicil Müdürlüğü'ne başvurmanız gerekmektedir.