Girişimciler 2012 yılında yeni stratejiler geliştirmeli
AB ülkelerindeki sorunlar nedeniyle güvenli liman olarak ABD'ye çekilen küresel spekülatif sermaye (sıcak para), yüksek cari açık nedeniyle Türkiye'yi riskli görmekte, bu durum da Türkiye'nin dış kaynak girişine dayalı büyümesini ötelemiş görünmektedir. Uzun yıllardır sıcak para ve iç talep ile büyüme yoluna girmiş olan Türkiye artık birbirini besleyen bu iki kanallı sürecin de sonuna gelmiş görünmektedir. Toplamda 680 milyar liraya ulaşan kredi hacmi, 218 milyar lirayı aşan tüketici kredileri, dar ve orta gelirli kesimlerinin taleplerini sınırlayacaktır. Enflasyon kadar ücret artışı yapılmasına rağmen büyümeden pay alamayan ücretlilerin taleplerini daraltmaları ise, iç talep kaynaklı büyüme imkanını sınırlandıracaktır.
FARKLI YÖNTEMLER
Körfez ülkelerinden İran ile bir diğer komşumuz Suriye'nin batılı ülkelerle yaşadığı sorunlar bölgemizde siyasi tansiyonu yükseltmiştir. Bu siyasi iklim, Türkiye'yi ekonomik sıkıntıların yanı sıra jeopolitik sorunlarla da karşı karşıya bırakmaktadır. Böylesi bir eko-politik iklimde tüm ekonomik birimler çok dikkatli olmak durumundadır. Önümüzdeki süreçte tüm ekonomik kesimlerin yeni yöntemler geliştirmesi, yeni pazar arayışlarına girmesi gerekmektedir. Nasıl ki yokuş çıkarken de inerken de aynı vitesi kullanmak doğru değilse, genişleyen bir ekonomi ile yavaşlayan bir ekonomide aynı stratejilerin sürdürülmesi de mümkün olmayacaktır. Ekonomik birimler karşılaştıkları sorunların çözümünde farklı yöntemler üretmek durumundadırlar. Dolayısıyla gerek esnaf ve sanatkar teşkilatlarının ve gerekse ticari faaliyetlerini sürdüren üyelerimizin, çağın gereklerine uygun olarak yapılanabilmeleri için yeni stratejiler geliştirmeleri gerekmektedir.
MALİYET DÜŞÜRÜLMELİ
2012 yılında Türkiye'de yüksek faiz, yüksek kur, yüksek enflasyon sarmalı bir süre daha devam edecektir. Bu ortamda girişimciler maliyetleri aşağıya çekmek konusunda azami gayret göstermelidirler. Artan petrol fiyatları, yüksek faiz ve kurlar üreticilere ve yatırımcılara maliyet artışları getirmektedir. Girişimciler ise, iç ve dış piyasalarda canlı olmayan talep nedeniyle maliyet artışlarını fiyatlarına birebir yansıtamayacaktır. Bu durumda girişimciler ya karlarını azaltarak ya da maliyetlerini ve fiyatlarını aşağıya çekerek eski satış düzeylerini koruyabileceklerdir. KOBİ'ler ve sanayiciler maliyetlerini düşürmek için girdi tedariklerini mümkün olduğunca kredi kullanmadan ve yerli üreticiden temin etmelidirler. Böyle bir stratejinin sağlıklı işlemesi de, küçük sanayi siteleri, organize sanayi bölgeleri ve esnaf sanatkarlar arasında kurulacak çapraz bir işbirliği ile mümkün olabilecektir. Böylesi bir işbirliği bir taraftan ithalatın ve cari açığın azalmasına diğer taraftan da yerli üretimin artmasına ve işsizlik sorununun gerilemesine imkan verecektir. Bu çerçevede yapılacak çalışmalar için önce hem aynı hem de farklı alanlardaki esnaf sanatkarlar arasındaki potansiyel işbirliği imkanları tespit edilmeli, ikinci aşamada ise üyelerimiz ile organize sanayi bölgeleri arasında yapılacak ortak çalışmaların zemini hazırlanmalıdır.
İESOB'NİN ÇALIŞMALARI
Dolayısıyla organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi siteleri arasında işbirliği imkanlarının bilimsel perspektifte değerlendirilmesi ve bir yerden işe başlanması gerekmektedir. İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği bu düşünceler içersinde ilk adımları atmıştır. Birliğimiz, İzmir'de bulunan küçük sanayi siteleri üzerinde araştırma çalışması gerçekleştirmektedir. İzmir Kalkınma Ajansı Doğrudan Faaliyet Desteği kapsamında gerçekleştirilen "Oto Sanayi, Mobilya, Metal İşleri, Döküm Küçük Sanayi Siteleri Araştırma Çalışması" projesi kapsamında, kentteki 10 küçük sanayi sitesinde, yaklaşık 4 bin işyeri sahibi ile 79 sorudan oluşan bir anket yapılmıştır. Şu an raporlama aşamasında olan çalışma ile sanayi sitelerinin sağlıklı bir envanterinin çıkarılması hedeflenmektedir.
Site yöneticilerinin ve esnaf sanatkarların da büyük ilgi gösterdiği projede küçük sanayi sitelerinde kümelenmiş oto sanayi, mobilya, metal işleri, dökümcülük mesleklerine ilişkin araştırma çalışması yapılmaktadır. Çalışma neticesinde, üyelerimizin çalışma koşulları-iş güvenliği, işletmelerin pazarlama, üretim, yatırım alanlarında karşılaştıkları sıkıntılar, sitelerin altyapı ve diğer sorunları gibi farklı konularda detaylı bir veri tabanı oluşturulacaktır. İESOB gerçekleştirdiği bilimsel çalışma ile küçük sanayi sitelerinin diğer ekonomik kesimlerle işbirliklerinin sağlanması yönünde ilk adımı atmıştır. Bu tür çalışmaların yaygınlaşması, reel sektörün diğer kesimleri tarafından da sahiplenmesi, yeni dönemde tüm ekonomik birimlerin yeni ve ortak stratejiler geliştirebilmelerine önemli katkılar sağlayacaktır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Esnaf sanatkarların 2012 yılı beklentileri ve öneriler (05 Ocak 2012)
- 2011, esnaf ve sanatkarlarımız için zor bir yıl oldu (15 Aralık 2011)
- Gelir vergisi reform çalışmaları yıl sonuna kadar tamamlanacak (08 Aralık 2011)
- İESOB, sanayi sitelerine yönelik yeni bir projeye başlıyor (01 Aralık 2011)
- Maliye politikaları Ekim enflasyonunu körükledi (24 Kasım 2011)