Geçen hafta sonu İstanbul Beşiktaş'ta gerçekleştirilen hain terör saldırısı, bir kez daha canlar yakmış, gönüllerimizi dağlamıştır.
Saldırıda halkın huzuru için özveriyle görev yapan polislerimizle onlarca masum insan yaralanmış, hayatını kaybetmiş, şehit olmuştur. Bu vesile ile yaralılarımıza acil şifalar, hayatını kaybedenlere ise Allah'tan rahmet, yakınlarına sabırlar dilemek istiyorum.
Bu tür insanlık dışı saldırılar Türk milletinin huzurunu ve bütünlüğünü bozamayacak, insanların geleceğe olan inancını sarsamayacaktır. Gün, toplumun huzuru ve güvenliği için canını feda etmekten kaçınmayan polislerimize sahip çıkma günüdür. Onların yanında olduğumuzu dosta düşmana gösterme günüdür.
İzmir Birliği yöneticileri, saldırının hemen ertesinde polis karakollarına başsağlığı ziyaretlerinde bulunmuştur. Ayrıca, tüm teşkilat başkanlarından da kendilerine yakın polis merkezlerini ziyaret etmelerini, emniyet güçlerine yanlarında olduklarını hissettirmelerini istemiştir.
SİNMEYECEĞİZ
Terörün istediği insanları sindirmek, yıldırmak, ekonomiyi çökertmektir. Bu noktada esnaf sanatkarlarımıza ve tüm vatandaşlarımıza seslenmek istiyoruz.
Terörün yaşam tarzımızı değiştirmesine, bizi ürkütmesine, ekonomimizi vurmasına izin vermeyin.
İnsanların ürkerek kalabalıklara çıkmamaları, sosyal hayata katılmamaları, çarşı-pazarların ıssızlaşması zincirin devamında topluma umutsuzluk aşılayacak, piyasaların durgunlaşmasına neden olacaktır. Terör odaklarının da beklentisi bu yöndedir.
Bu tuzağa düşmek, çirkin saldırıları yapanları sevindirecektir.
Biz inanıyoruz ki, hain ve alçak saldırılar asla amacına ulaşamayacak, milli beraberliğimizi bozamayacaktır. O nedenle herkes çarşıda, pazarda günlük işlerini sürdürmeli, ticaretine, yatırımlarına ara vermemeli, teröre karşı verilen mücadeleye dimdik ayakta kalarak destek olmalıdır.
HERKESİN GÖREVİ
Terörle mücadelede toplumun her bireyine görev düşmektedir.
Tüm vatandaşlarımız günlük yaşamlarını sürdürürken çevresindeki olaylara ve kişilere karşı daha duyarlı olmalıdırlar.
Şüpheli kişileri, mekanları, gelişmeleri vakit geçirmeden emniyet güçlerine bildirmeli, vatandaşlık bilinci içinde emniyet güçlerine her konuda yardımcı olmalıdırlar.
Bu noktada her dönem Türk toplumunda farklı bir konumda bulunmuş olan esnaf sanatkarlarımıza da önemli görevler düşmektedir.
Bulunduğu mahalleye hakim olan, çevresindeki kişileri iyi tanıyan esnaf sanatkarlarımız da güvenlik güçleri ile dayanışma içinde olmalı, her şüpheli gelişmeyi bildirmeli, adeta bulunduğu bölgenin güvenlik sorumlusu gibi hareket etmelidirler.
Evet, gün birlik beraberlik günü, dayanışma günü demiştik.
Bu özel günlerde polisimize de daha fazla sahip çıkmalı, geleceğimiz, güvenliğimiz ve huzurumuz için fedakarca hayatlarını ortaya koyan emniyet güçlerimizin yanında olmalıyız.
