Verginin toplumun tüm kesimlerine benimsetilmesi ve vergiyi gönüllü olarak ödeme alışkanlığının arttırılması amacıyla, her yıl Şubat ayının son haftası "Vergi Haftası" olarak kutlanmaktadır. Bu yıl da 28'incisi düzenlenen Vergi Haftası etkinliklerinin ülkemize, kentimize ve camiamıza faydalar getirmesini temenni ediyoruz.
Toplumsal ihtiyaçların karşılanmasının en temel yolu vergilerdir.
Bir ülkenin gelişmesi, halkın huzur içinde yaşaması, sosyal barışın korunması açısından vergi tahsilatlarının büyük önemi bulunmaktadır. Dolayısıyla, her birey, her kuruluş, vatandaşlık bilinci içinde vergisini tam ve muntazaman ödemeye özen göstermelidir. Bunun yanında devlet de adil ve tabana yayılan bir vergi sisteminin oluşturulmasına ve korunmasına azami dikkat etmeli, kurumlarla diyalog içinde çalışmalı, vatandaşların vergileri 'Gönüllü' ödemeleri sağlanmalıdır.
Bu konuda İzmir'de esnaf teşkilatı ile Vergi Dairesi Başkanlığı uzun süredir işbirliği içinde çalışmaktadır. İki camia arasında kurulan güzel diyalog, kentteki vergi gelirlerine de olumlu şekilde yansımaktadır. İzmir, vergi tahakkukunda ve tahsilatında ülke genelinde önemli başarılara imza atmıştır.
Bu noktada İzmir Vergi Dairesi Başkanı Rıfat Engin ve ekibini aktif çalışmalarından dolayı kutluyor, esnaf teşkilatının üyelerine de bu başarıya katkı verdikleri için teşekkür ediyorum.
SORUNLAR VE ÖNERİLER
Hükümetimiz son dönemde vergi alanında yaptığı çalışmalarla esnaf sanatkarlarımızı rahatlatan uygulamaları hayata geçirmiştir. Vergi ödemelerinde tanınan yapılandırma imkanı, genç girişimcilere uygulanan vergi istisnası ile basit usule tabi çalışan üyelerimizin 8 bin liraya kadar olan kazançlarının vergiden muaf tutulması camiamıza nefes aldıran düzenlemeler olmuştur. Bu çalışmalar için hükümete ve emeği geçenlere teşekkür ederiz.
Ancak bunların yanında esnaf sanatkar teşkilatlarının vergi mevzuatı ve uygulamalarında karşılaştıkları bazı sorunlara da değinmekte yarar bulunmaktadır.
Bugüne kadar esnaf sanatkarların sorunlarına ve taleplerine son derece duyarlı yaklaşımlar gösteren hükümetinizin, kısa sürede mevcut sorunlar üzerinde de gereken çalışmaları yapacağı inancıyla, söz konusu sıkıntılara ve önerilerimize değinmek istiyorum:
Mevzuat sadeleştirilmeli, kayıtdışı önlenmelidir: Sistemde sık değişiklikler yapılmamalı, mali mevzuat daha anlaşılır hale getirilmelidir. Çünkü mükelleflerin vergi kanunlarının karmaşık olduğunu düşünmeleri, gönüllü uyumu olumsuz etkilemektedir.
Kayıt dışı ile daha etkin mücadele için gerekli yasal düzenlemeler hayata geçirilmeli, denetimler artırılmalıdır.
Gelir Vergisi Oranları Düzenlenmelidir: Gelir vergisi oranlarının kademeli uygulanması, vergi oranlarının da kademeli artışına, zincirin devamında vergi kaybına ve kaçağına yol açmaktadır. Gelir vergisinin de kurumlar vergisinde olduğu gibi tek oran üzerinden alınması uygun olacaktır.
Asgari Ücret muaf tutulmalıdır: Asgari ücretten vergi alınması veya bir istisna getirilmemesi kayıt dışı istihdamı teşvik etmektedir.
Muafiyet ve İstisna uygulamaları yaygınlaştırılmalıdır: Basit usul vergi mükelleflerine uygulanan 8 bin liralık muafiyet ile genç girişimcilere uygulanan 75 bin liralık gelir vergisi istisnası uygulamalarının şartları, gerçek usulde vergilendirilen diğer esnaf sanatkarlarımız için de geçerli olmalıdır.
KDV'deki çelişkiler giderilmelidir: KDV'de uygulanan %18 genel oran %15 'e çekilmeli, farklı KDV oranı uygulamalarına son verilmelidir.
Örneğin temel gıda ürünlerinde KDV %1-%8 arasında uygulanırken, pırlanta ve gibi değerli taşlarda KDV oranı % 0 olarak uygulanmaktadır. Ayrıca haksız KDV iadesinin önünü kesecek tedbirler hayata geçirilmelidir.
Bunun için denetim mekanizması geliştirilmeli, yaygınlaştırılmalı ve gerekirse özel (uzman) denetim şirketlerinden destek alınmalıdır.
Dolaylı Vergi Uygulaması: Alım ve satımlar üzerinden alınan dolaylı vergiler üretilen malın maliyetini çok yükseltmektedir.
Bu durum da esnaf ve sanatkarımızın rekabet gücünü düşürmekte, az kazananın çok vergi vermesine yol açarak adalet duygusunu zedelemektedir. Uluslararası Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) verilerine göre, dolaylı verginin en ağır uygulandığı ülke Türkiye' dir.
NACE Kodu: Kayıt açtırırken mükellefin mesleğine tam uygun nace kodunun verilmemesi, başka meslek kodu ile kayıt yapılması daha sonra oda kayıtlarında soruna neden olmaktadır. Yoklama memurlarının nace uygulaması konusunda bilgilendirilmesi uygun olacaktır.
E-Haciz'de düzenleme: E-haciz uygulamasında, mükellefe ödeme emri tebliğ edilmeden kişinin banka hesabına haciz konulmaktadır. İşlemleri için bankaya giden mükellefler e-haciz sürpriziyle karşı karşıya kalmaktadırlar. Bu durum mükellefin ticari hayatını olumsuz etkilemektedir. Önerilerimiz, EHaciz uygulamasının; Mükellefin tüm mevduat hesaplarına değil, sadece vergi borcu kadar olan kısmına uygulanması, Ödeme emri tebliğ edilmeden E-Haciz uygulamasına geçilmemesi, Bankanın emri uygularken 24 saat içinde müşterisini bilgilendirmesi şeklinde olacaktır.