Verginin toplumsal yaşamdaki önemi ve öneriler....
Türkiye'de her yıl vergi bilincinin geliştirilmesi ve vergiyi gönüllü olarak ödeme alışkanlığının arttırılması amacıyla Vergi Haftası etkinlikleri düzenlenmektedir.
Bu yıl da 26 Şubat-4 Mart 2018 tarihleri arasında gerçekleştirilen 29'uncu Vergi Haftası etkinlikleri, tüm yurtta çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır.
Devletler, toplumun ortak ihtiyaçların karşılanması için oluşturulmuş en ileri düzeydeki teknik/idari mekanizmalardır.
Devlet; güvenlik, adalet, sağlık, eğitim, yol, su, enerji gibi ortaklaşa karşılanması gereken ihtiyaçlar için kaynak bulmak durumundadır.
İşte bu noktada devletin en güçlü aracı vergiler olmaktadır. Yani toplumsal ihtiyaçların karşılanmasının en temel yolu vergilerdir.
Ahi Evran geleneğinden gelen bir kesimin üyeleri olarak doğruluk ve dürüstlüğü düstur edinmiş esnaf sanatkarlarımızın büyük çoğunluğu, alınterine haksız ve vergisiz kazanç katmamaktadırlar.
Üyelerimiz, ülkenin gelişmesine sadece işini doğru ve kaliteli yaparak değil, vergisini de tam ve zamanında ödeyerek destek vermeye çalışmaktadırlar. Özellikle İzmir bu noktada Türkiye'ye örnek gösterilecek konumdadır.
TEMEL SIKINTILAR
Türkiye'de vergi mükellefi sayısı yetersizdir. Devlet sınırlı bir gruptan vergi toplamakta, bu nedenle vergi oranları yüksek tutulmakta, kayıtlı mükelleflerin yükü artmaktadır. Ayrıca bu sıkıntı, devleti kontrolü kolay olan dolaylı (harcama) vergilerine yöneltmektedir.
Öte yandan, yüksek vergi oranları kayıt dışı faaliyetleri genişletmektedir. Bu yapı, haksız rekabet ortamı yaratmaktadır. Vergi afları, vergi gelirlerinin iyi kullanılmadığı yönündeki düşünceler de vergi bilincini zedelemektedir.
İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, üyelerinin vergiye uyum sağlayabilmeleri ve ödemeleri aksatmamaları için titizlikle çalışmaktadır. Özellikle Basit usul vergiye tabi esnaf ve sanatkarlarımızın vergi uyumlarının desteklenmesi ve vergi oranlarının belirlenmesiyle ilgili maliye ile ortak bir diyalog çerçevesinde çalışmalar yapılmaktadır.
ÖNERİLER
Vergi tahsilatlarındaki verimi artırabilmek için kanaatimizce;
Vergi kanunlarının sade anlaşılır bir dilde yazılması, çıkan tebliğlerin açıklayıcı olması gerekmektedir.
Basit usul vergi mükelleflerine uygulanan 8.000 lira muafiyetinden ve genç girişimcilere uygulanan 75.000 lira gelir vergisi istisnasından, gerçek usulde vergilendirilen, yeni işe başlayan diğer üyelerimizin de yararlandırılması yerinde olacaktır.
E-haciz uygulamasında, mükellefe ödeme emri tebliğ edilmeden banka hesabında haciz işlemine başlanılması büyük sıkıntı oluşturmaktadır.
Çünkü kredi çekmek, çek veya senet ödemek veya nakit ihtiyacını gidermek için bankaya para çekmeye giden mükellefler e-haciz sürpriziyle karşı karşıya kalmaktadırlar. Vergi borcundan dolayı hesaplardaki tüm paraya e-haciz uygulanması mükellefin ticari hayatını olumsuz etkilemektedir.
Camiamız için büyük önem taşıyan sanayi siteleri ile ilgili yatırım indirimleri sağlanmalı, altyapı çalışmalarında muafiyetler uygulanmalıdır.
Vergi sistemi harcama değil, gelir üzerine kurulmalıdır. İstisna ve muafiyet alanları yeniden belirlenmeli, denetimler artırılmalıdır.
Vergi iadesi uygulamasına yeniden geçilmelidir.
Vergi sistemi üretim ve istihdamı teşvik edecek şekilde dizayn edilmeli, istihdam vergileri azaltılmalıdır.
Üyelerimizin üretim sürecinde kullandıkları akaryakıt, elektrik ve doğalgaz gibi enerji maliyetlerinde vergi indirimlerine gidilmelidir.
Sosyal sorumluk ve vergi bilinci konusunda nitelikli bireyler yetiştirilmesi için ilkokuldan başlayarak sistematik eğitimler verilmelidir.
Maliye-Belediyeler ile esnaf teşkilatının kurumları arasında etkin işbirliği yapılmalıdır. Bu kurumlardan herhangi birine kayıt olan mükellefi diğer kurumlar da dijital ortamda görebilmeli, veri tabanları birbirlerine açık olmalıdır. Böylece kayıtdışı önlenebilecek, vergi, resim ve harç tahsilatları artırılacaktır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.