Günümüzde Avrupa Birliği'nin terör örgütleri listesinde yer alan PKK, bazı Avrupa ülkelerinde maalesef gerçek manada bir terör örgütü olarak tanınmıyor. Bunu hem bu ülkelerin kanlı örgütün mensuplarına kucak açmalarından hem de iade taleplerimiz karşısında üç maymunu oynamalarından yakınen biliyoruz. Bazıları bu kanlı örgütün sınırları içindeki propaganda eylemlerine sahip çıkarken bazıları da militanlarını en üst düzeyde ağırlamaktan çekinmiyor.
PKK'YA ALAN AÇIYORLAR
Özellikle Baltık ülkelerinin çoğunda bu genel durum geçerli. Terör örgütlerinin bazen siyasi bazen de ekonomik gerekçelerle himaye edilmesi PKK'ya Avrupa siyasetinde önemli bir alan açtığı gibi başta örgütün Türkiye'ye karşı yürüttüğü terör faaliyetlerinin siyasi ve ekonomik olarak desteklenmesi manasını da taşıyor. Daha da vahimi PKK'ya müzahir bazı STK'ların ulusal veya AB kaynaklı programlardan aldığı fonlar üzerinden bu ülkeler ve AB dolaylı yollardan terörü finanse eder konuma düşüyor. Ukrayna'daki savaşın etkisiyle Rusya korkuları artan ve bu nedenle NATO'ya katılıp müttefik dayanışmasından faydalanmak isteyen İsveç ve Finlandiya, Türkiye'ye karşı faaliyetler yürüten terör örgütlerine en çok barınma imkanı sağlayan ülkeler arasında.
Dışişleri Bakanı Ann Linde (ortada), 25 Mart'ta İsveç Parlamentosu'nda PKK yanlısı Milletvekili Amineh Kakabaveh (sağda) ile YPG/PKK elebaşlarından Nesrin Abdullah'la (solda) görüştü
NATO'ya katılmak için resmi başvuru aşamasındaki iki ülkeye karşı, askeri ittifakın uzun süredir üyesi olan Türkiye'nin olumsuz görüş bildirmesi, Ankara'nın bu iki ülkeyle terör örgütü üyelerinin himayesi ile ilgili uzun süredir devam eden anlaşmazlığı da gün yüzüne çıkarmış durumda. Başkan Erdoğan'ın söz konusu İskandinav ülkelerinin "terör gruplarının misafirhaneleri gibi" olduğunu belirtmesinin ardından Türkiye'yi ikna turları bile başlamış durumda.
KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL
Uzun süredir PKK ve onun Suriye kolu YPG'nin saldırılarına hedef olan ve bu nedenle yurt içi ve dışında sayısız operasyon ve harekat düzenleyen ülkemiz için bu kanlı örgütün faaliyetlerine kol kanat germek kabul edilebilir bir durum değil elbette. Ankara'nın şu anda durumu lehine çevirip dostane ilişkilerle bunca yıldır çözemediği terör gruplarına destek sorununu kökünden halletmek için mükemmel bir fırsatı var. Elbette önümüzdeki süreç Ankara'ya bu fırsatı en karlı ve yapıcı şekilde sonuçlandırma şansı verecektir.
İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde, sözde "Suriye Demokratik Konseyi Başkanı" İlham Ahmed'le (sağ 2) görüştü.
FİNLANDİYA'DA FETÖ İLE BAĞLANTISI OLAN 3 OKUL VAR
Finlandiya da PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın posterleri ile PKK ve uzantılarının flamalarının taşındığı birçok eyleme ev sahipliği yapıyor. Son dönemde birçok FETÖ mensubunun mülteci statüsünü suistimal ederek Finlandiya'ya gittikleri de biliniyor. Ülkedeki FETÖ iltisaklı derneklere bağlı biri ilköğretim (Kielo International School), ikisi anaokulu (Tiny Hands English Kindergarden, Paivakoti Piccolo Kindergarden) olmak üzere 3 eğitim kurumu bulunuyor.
FETÖ'YE DE SESSİZLER
İsveç makamları, Türkiye'deki kanlı 15 Temmuz darbe girişimini gerçekleştiren FETÖ'nün AB tarafından terör örgütü olarak tanınmadığı savıyla FETÖ'ye karşı önlem almaya da yanaşmıyor. FETÖ mensupları, darbe girişiminden bu yana İsveç'e yoğun şekilde sığınma başvurusunda bulunuyor. İsveç, Ağustos ayı başında, darbe girişimiyle bağlantısı olan kişileri, iltica başvuruları reddedilmiş olsa bile Türkiye'ye iade etmeyeceğini açıklamıştı.
STOKHOLM'DE PKK'NIN TEMSİLCİLİĞİ BULUNUYOR
İsveç, ifade özgürlüğü gerekçesiyle PKK ve uzantıları tarafından serbestçe gösteri ve yürüyüş yapılmasına, örgüt posterleri, flamalarının sergilenmesine göz yumuyor. Öyle ki terör örgütü YPG/PKK'nın Nisan 2016'dan bu yana başkent Stockholm'de bir ofisi bile bulunuyor. Aynı şekilde ülkenin Suriye'nin kuzeydoğusundaki Haseke iline bağlı Malikkiye ilçesindeki irtibat ofisinin de yakında faaliyete başlayacağı duyurulmuştu.
İSVEÇLİ SİYASİLER VE PKK DESTEKÇİLERİ HEP YAN YANA
Örgütün elebaşlarıyla İsveçli siyasilerin sayısız görüşmesi ve fotoğrafları var. İşte onlardan bazıları:
● 29 Mart 2021'de İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde, sözde Suriye Demokratik Konseyi Başkanı İlham Ahmed'le çevrimiçi bir görüşme gerçekleştirdi. Linde, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda da SDK'nın Suriye'nin geleceğine ilişkin görüşmelere katılması gerektiğini ileri sürerek, sözde özerk yönetimle iyi ilişkilerinin olduğunu belirtti.
● Yine Linde, 25 Mart'ta İsveç Parlamentosu'nda PKK yanlısı tutumuyla bilinen ve buz yüzden bazı İsveçlilerin dahi peşmerge olarak niteledikleri bağımsız Milletvekili Amineh Kakabaveh'le bir oturuma katıldı. İkilinin buradaki konuşmalarında, Bakan Linde'nin Stockholm'de YPG/PKK elebaşlarından Nesrin Abdullah'la görüştüğü ortaya çıktı.
● İsveç Savunma Bakanı Peter Hultqvist ile PKK/YPG'nin elebaşlarından Ferhat Abdi Şahin arasında 20 Nisan 2021'de bir video konferans görüşmesi gerçekleştirildi. Söz konusu görüşmede Hultqvist, PYD/YPG ile işbirliğine hazır olduklarını kaydetti.
● İsveç'te yayın yapan Expressen gazetesinde yayımlanan bir haberde, İsveç Dışişleri Bakanlığı'ndan bir heyetin Suriye'nin kuzeydoğusundaki kampları ziyaret ederek, İsveç uyruklu DEAŞ'lı ailelerle görüştüğü, DNA örnekleri aldığı ve PKK/PYD temsilcileriyle bir araya geldiği bildirildi.
● İsveç Parlamentosu'nda, 27 Nisan'da PKK'nın AB terör örgütleri listesinden çıkarılması amacıyla bir konferans düzenlendi. Söz konusu toplantıya PKK yanlısı görüşleriyle bilinen milletvekilleri katıldı.
● Türkiye'nin 2017-2021 döneminde PKK'ya karşı yaptığı operasyonlarda, İsveç yapımı AT-4 tanksavar silahları ele geçirildi.