• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Kürsüde barış sahada savaş ZÜMRÜT YILMAZ

Kürsüde barış sahada savaş

zumrut.yilmaz@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 27 Eylül 2022, 22:17

Yunan siyasilerin Amerika ve Avrupa'da buldukları her ortamda Türkiye mağduriyetinden yakınıp sahada ise aslan kesilmesi tesadüf değil. Yunan halkı, hizmet ettikleri küresel güçlerin etkisiyle hareket edip adalarda güç gösterisine soyunan yönetimlerinin samimiyetini sorgulamalı

Yunan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, katıldığı uluslararası programlarda sevimli rolü oynayıp Türkiye'ye zeytin dalı uzatadursun, ülkesinin Ege'deki adalardaki adımları ise kürsünün tam aksine bölgede gerilimi artırıcı nitelikte oluyor. Uzun süredir sahada bu kışkırtıcı tutumunu sürdüren Yunan hükümetleri, uluslararası platformlarda ise Türkiye'yi Ege'de barışı bozmakla suçluyor.

ÜLKEMİZİ HEDEF ALIYOR
Yaptığı zulümle Ege Denizi'ni göçmen mezarlığına çeviren Atina yönetimi, sığınmacıların Ankara tarafından Avrupa'ya karşı koz olarak kullanıldığını iddia ediyor.
Göçmenlerin bilinçli ve organize bir şekilde gönderildiğini söylemekten çekinmiyor.

Aynı Yunan hükümeti, botlarını batırdıkları masum bebekleri Ege'nin karanlık sularında ölüme terk ettiklerinden ise hiç bahsetmiyor. Bölgedeki Türk azınlıklara uyguladıkları baskı yetmezmiş gibi Batı Trakya'yı da uzunca bir süredir adeta adım adım ABD işgaline bırakan Yunanistan, topraklarına kurulan askeri üsleri Türkiye'ye yönelik tehdit malzemesi yapıyor.
ABD maşası haline gelen Yunan hükümetleri, Ege'de yaptıkları tatbikatlarla ülkemize güç gösterisi yapmaya kalkıyor.
Miçotakis, ülkesinin Doğu Akdeniz'deki karasularını genişletme hamleleri ortaya atıp, düzmece haritalarla uluslararası alanda destekçi turuna çıkıyor.
Ekonomik gücüne bakmadan varını yoğunu askeri harcamalara akıtan Yunanistan, Türkiye'nin yanıbaşındaki Midilli ve Sisam'a ABD menşeili askeri araçlarla yığınak yapmaya kalkışıyor.

AYNISINI TÜRKİYE YAPSA...
Yunanistan bölgede böylesine fütursuz ve hukuksuzca hareket ederken, yüzyıl önce kayıt altına alınmış uluslararası anlaşmalar adım adım ayaklar altına alınırken Türkiye'nin sahada yapılanlara karşı sakin kalması gerçekten zor. Türkiye bugün eğer Ege sularında Yunanistan'ın yaptığı gibi hamleler yapsaydı hepimiz biliyoruz ki başta ABD, Avrupa ülkelerinden ciddi anlamda tepkiler alırdı. Avrupalı liderler kürsülerden parmak sallayıp hukuk dersi vermeye kalkarlardı.
Bu tepkilerin boyutu Türkiye'ye karşı yaptırım kararları almaya kadar varırdı. Şu an Atina yönetimi yaptığı tüm hukuksuzluğa rağmen uluslararası arenada halen alkış alıyorsa bunun ardında başka nedenler aranmalı.
Hatta bu nedenleri bizden önce Yunan halkının araması gerekiyor.

ASIL TEHLİKE İÇLERİNDE
Çünkü şu an sadece kendi hükümetlerinin maksimalist amaçlarına hizmet ettiği için onaylayıp yol verdikleri Amerikan zırhları, bir gün topraklarında bizzat kendileri için büyük tehditler yaratabilir.
O yüzden asıl korkmaları gereken Türk askeri değil, içlerinde yuvalanan Amerikan askerleri.
Bilmeleri gereken başka bir gerçek daha var ki Yunan siyasiler eğer gerçekten savundukları tezlerde haklı olsalardı oy uğruna iç politikada attıkları palavraları rahatlıkla uluslararası platformlarda da dillendirebiliyor olurlardı. Eğer o kürsülerden bunu yapmayıp Türk hükümetine barış çağrıları yapıyorlarsa bu durum sadece korkaklıklarından değil savundukları tezlerde haksız olduklarını bilmelerindendir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.