CHP'den ayrılıp Memleket Partisi'ni kurduğu günden beri Muharrem İnce, eski partisi tarafından hain ilan edildi. İnce, katıldığı tüm yayınlarda verdiği tüm röportajlarda yeni bir parti kurma kararı almaya götüren gelişmeleri anlattı. Hem de tüm detaylarıyla...
Kendisini cumhurbaşkanı adayı yapan parti tarafından nasıl adım adım ve sinsice yalnız bırakıldığını söyledi. Yıllarca siyaset yaptığı CHP'den durup dururken ayrılmadığını gayet iyi anlattı.
ESKİ HALİNDEN ESER YOK
Zaten kalsaydı da ikinci sınıf muamelesi göreceğini, dışlanacağını anlamak zor değil.
Çünkü uzun bir süredir CHP, İnce'nin siyasete girdiği CHP ile aynı değil. Hatta eski ve yenisi aynı kulvarda yan yana bile duramayacak kadar farklı. Şimdi aynı CHP, İnce'yi cumhurbaşkanı adayı olmakta ısrar etti diye linçliyor. Başta çok daha sevimli şekilde yaptıkları, "Kılıçdaroğlu lehine adaylıktan çekil" çağrılarını iş ciddiye binip İnce, resmen adaylık başvurusu yapınca çirkinleştirdiler. Adamın ne hainliği kaldı, ne bölücülüğü. Oyları bölmekle suçladıkları yetmedi, iktidar lehine çalıştığı iddiasını ortaya atacak kadar ileriye götürdüler saldırılarını. Gerçi, CHP'deki bu kanı, 2019'dan beri var.
Hatırlarsanız İnce'nin Başkan Erdoğan ile CHP Genel Başkanı olmak için gizlice görüştüğünü iddia etmiş, sonra da bu iddialarına Kılıçdaroğlu dahil herkesi inandırmışlardı. Partiden kaçırmak için yapmadıkları komplo kalmayan CHP tayfası, şimdi aynı İnce'den medet umuyor.
GEÇMİŞİ SİNDİRMEK ZOR
CHP'nin içindeki birçok kişiden daha milliyetçi olan, terör örgütü PKK'nın HDP ile arasına mesafe koyduğu için eski partisinin kenara ittiği İnce'nin gelen taleplere yönelik tavrı değişir mi bilmem ama itibar suikastine uğradığı partiye, buna çanak tutan Kılıçdaroğlu'na destek olmayı içine sindirebilmesi zor.
Zaten kabul etmemiz gerekiyor ki, maalesef ülkecek linç kültürüne yatkın bir milletiz biz. Kendimiz gibi düşünmeyen, karşı mahalle olarak gördüğümüz cepheye işimize geliyorsa el uzatıyoruz, karşılık bulamadık mı? Basıyoruz yaygarayı.
Ama bu anlayış, Türk siyasetinde daha çok muhalefette var. İktidarın yaptığı her şeyi kötülemek, yapılan hiçbir doğruyu kabul etmemek de aynı kültürün yansıması. Doğruyla yanlışı, iyiyle kötüyü ayırt etmeye bile engel olabilecek bir boyutta yani bu durum.
AKŞENER İSYAN ETTİ
Gerçi en yakın ortaklarını bile buldukları ilk fırsatta linçleyenlerin iktidarın herhangi bir icraatına saldırmaması pek mümkün değil. Daha dün CHP'liler, İYİ Parti liderine de aynısını yapmadılar mı? Yani beklenmedik bir hareket değil Kılıçdaroğlu ve kurmayları nezdinde bu girişimler. Meral Akşener, daha dün isyan etti kendisine yönelik masadan kalkma sürecinde yapılanlara. Masaya geri dönene kadar geçen 3 gün içinde işitmediği hakaret kalmadığını anlattı. Önceki gün de partisinin kurmaylarından Erhan Usta, katıldığı yayında kendi listelerinden meclis üyesi yaptıkları CHP'lilerin yağmur gibi 3 günde istifa etmekle kalmayıp, demediklerini bırakmadıklarını söyledi.
Velhasıl CHP ile yan yana yürüyen de yürümeyen de her an hedef olabiliyor.