Her an karşılaşabileceğimiz bir kaza veya sağlık sorununda, ambulansın gelmesi beklenen birkaç dakikalık kritik zaman diliminde yapabileceğimiz ilk yardımla ölümleri ya da sakatlıkları önleyebilir, kayıplarımızı azaltabiliriz
Trafik kazaları, bayılmalar, kalp krizleri, yaralanmalar, elektrik çarpması... Yaşamın her anında şahit olabileceğimiz ya da yaşayabileceğimiz durumlar. Günümüzde ambulansların olay yerine birkaç dakika içinde gelebilmesi elbette sevindirici bir gelişme ama yeterli değil. Sağlık profesyonelleri olay yerine gelene kadar geçen o kritik birkaç dakika boyunca bizi hayatta tutacak, yaşadığımız kazadan/sağlık sorunundan en az hasarla çıkmamızı sağlayacak olan şey ilk yardım bilgisi.
Yaşanan afetlerde, kazalarda ne kadar yardımsever bir toplum olduğumuzu her seferinde bir kez daha görüyoruz ama sadece yardımsever olmak yetmiyor ne yazık ki. hepimiz bir şekilde şahit olmuşuzdur: bayılan birinin başına aynı anda 50 kişi toplanır, trafik kazası olur yüzlerce kişi olay yerindedir. Herkes iyi niyetli, herkes meraklıdır, her kafadan bir ses çıkar ama çok az kişi soğukkanlılıkla yapması gerekeni yapar: hastaya/yaralıya ihtiyaç duyduğu ilk yardımı yapmak ve bir yandan da ambulans çağırmak.
"Yalnızca ambulans çağırma işini bile bilinçli bir şekilde yapmak hayat kurtarır" düşüncesinden yola çıkarak ilk yardım kavramı ve her an karşılaşabileceğimiz birkaç durumla ilgili bilgi almak üzere sorularımızı Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhemşire Muavini ve İlk Yardım Eğitici Eğitmeni Ayşen Özel'e yönelttik.
-İlk yardım nedir?
Ani olarak hastalanan veya kazaya uğrayan kimseye;
* Anında,
* Olay yerinde,
* Çevre imkanlarından yararlanılarak yapılan,
* Tıbbi olmayan, İLAÇSIZ geçici müdahaleye "ilk yardım" denir.
-İlk yardımın amaçları:
* Yaşamsal tehlikeyi ortadan kaldırmak,
* Yaşamsal fonksiyonların sürdürülmesini sağlamak,
* Hasta/yaralı/kazazedenin kötüleşmesini önlemek,
* İyileşmeyi kolaylaştırmaktır.
-İlk yardımın temel ilkeleri nelerdir?
Tedbir: Olay yerindeki tehlikeyi tespit ve bertaraf etmek. İlk yardımcı önce kendi güvenliğini sağlamalı.
Tanı: Solunum, dolaşım, kanama, şok ve ağır yaralanma gibi 5 önemli durumu tanımak.
Tedavi: Yapılan tanıya göre ilk yardım uygulamak.
Telekomünikasyon: Kazayı haber vermek (kesin yer ve adres, kim hangi numaradan arıyor, araç içinde sıkışan biri var mı, kaç yaralı var vs)
Triaj(ayırma): Birden çok yaralı varsa, yaralılara öncelik sırasına göre ilk yardım uygulamak
Taşıma: Yaralıları uygun pozisyonda taşımak (Hasta veya yaralı yer değiştirilmemeli ve dokunulmamalı. Olağanüstü bir durum söz konusu ise yer değiştirilmelidir.)
Kanama durumunda:
Kanama; kalp damar sistemi bütünlüğünün bozulması, yani kanın damar dışına çıkmasıdır. Kanama; iç kanama, dış kanama ve doğal deliklerden olan kanamalar olarak üçe ayrılır. Kanayan bölgeye temiz bir bezle baskı yapılır ve mümkünse kalp seviyesinden yukarı kaldırılır. Kanama baskı bezinin üzerine çıkacak kadar yoğunsa o bez kaldırılmadan başka bir bezle tekrar bastırılıp sıkıca sarılır.
Burun kanamasında:
* Hasta sakinleştirilir.
* Oturtulur.
* Başı hafifçe öne eğilir.
* Burun kanatları 5 dakika süre ile sıkılır.
Bu müdahale doğru şekilde yapıldığı takdirde kanama büyük ihtimalle duracaktır. Hasta daha sonra bir sağlık kuruluşuna götürülebilir.
Yaralanmalarda:
Deri ve derialtı dokuların hasarına "yara" denir. Yaralanma durumunda kanama durdurulur, üzeri kapatılır, yarada yabancı cisim varsa dokunulmamalıdır. Yara kirli ise mutlaka kapatılmadan önce yıkanmalıdır. Eğer açık yara kirli paslı metal veya toprakla temas etmişse tetanos aşısı yaptırılmalıdır.
Karın yaralanmalarında:
Eğer bıçak saplanması gibi delici bir yaralanma oldu ise yabancı cisim yerinden çıkarılmaz, ıslak temiz bir bezle yara örtülür ve tıbbi yardım istenir. Hastaya ağızdan hiçbir şey verilmez.
Isı yanıklarında:
Kişi yanıyorsa koşması engellenir. Battaniye ile üzeri örtülür ve yuvarlanması sağlanır. Yaşam belirtileri gözden geçirilir. Yanık bölge EN AZ 10 DAKİKA akan su altına tutulur. Şişme
gibi durumlar oluşabileceğinden varsa yüzük, bilezik, saat gibi takılar çıkarılır. Su toplanmış yerler patlatılmaz, yanığın üzeri temiz bir bezle kapatılır. Yanık genişse, sağlık kuruluşu uzaksa, yaralının kusması yoksa hastaya BOL SU verilir. Yanık bölgeye asla diş macunu, yoğurt, salça sürülmez.
Elektrik yanıklarında:
Soğukkanlı ve sakin olunmalıdır, hastaya dokunmadan önce elektrik akımı kesilmelidir. Elektriği kesme imkanı yoksa tahta yardımı ile elektrik teması kesilmelidir.
Kedi köpek ısırmalarında:
Bu durumlarda ısırılan yer en az 5 dakika süre bol su ve sabunla ile köpürtülerek yıkanır. Yaranın üstü temiz bir bezle kapatılır. Hasta kuduz ve tetanos aşısı için uyarılır.
Bayılmalarda:
Bayılma beynin kısa süreli kansız kalması sonucu görülen geçici bilinç kaybıdır. Kişi hemen sırt üstü yatırılır, ayakları yükseğe kaldırılır, sıkan giysiler gevşetilir ve 112'ye haber verilir.
112'yi ararken nelere dikkat etmeliyiz?
112 merkezi çalışanları hayat kurtarmak için her an hazırda bekliyor ancak bizim de onların bu kutsal görevlerini yerine getirmelerini kolaylaştırmamız şart. Ama bırakın kolaylaştırmayı bilerek veya bilmeyerek işlerini öyle zorlaştırıyoruz ki. Bunun en uç örneği, gereksiz yere, art niyetle bu hattı meşgul eden insanlar. İyi niyetle yapılan hatalara gelince: "Falanca yerde kaza oldu" deyip telefonu kapatmak, 112'yi hiç aramamış olmakla eşdeğer ne yazık ki. Sanıldığı gibi birkaç saniye içinde olay yerini tespit edemiyorlar. O yüzden başta açık adres bilgileri olmak üzere 112 görevlisinin sorduğu her soruya sakince ve net cevaplar vermemiz gerekiyor. İşte 112'yi ararken dikkat edilmesi gerekenler:
* Sakin olmalı veya sakin birinin aramasını sağlamalıyız.
* 112 merkezi tarafından sorulan sorulara net bir şekilde cevap vermeliyiz.
* Kesin yer ve adres bilgilerini verirken, varsa olay yerine yakın bir cadde, okul, hastane gibi çok bilinen bir yerin de adını belirtmeliyiz.
* Kimin, hangi numaradan aradığı bilgisini vermeliyiz.
* Olayın tanımını, hasta/yaralı(ların) durumunu bildirmeliyiz.
* 112 merkezi görevlisi, gerekli olan tüm bilgileri aldığını söyleyinceye kadar telefonu kapatmamalıyız.