Şaban Taşçı, şu ünlü Avrasya Sirki'nin Genel Koordinatörüydü.
Ama o şimdi, "Çek Kanunu mağduru" sıfatı ile Manisa E Tipi Cezaevi'nde yatıyor.
Şaban Taşçı, bu kanunun TBMM'de tartışılmasını fırsat saydı ve aklından geçenleri yazdı.
Sonra da bunları bir mektuba çevirerek Yeni Asır'a gönderdi.
Şaban Taşçı'nın mektubunun üzerinde "Mektup Okuma Komisyonu" tarafından vurulan "Görüldü" damgası da var.
***
Şaban Taşçı Fransa'nın 50 yıl önce uygulamaktan vazgeçtiği bu kanun için şu yorumu getiriyor:
"Bu kanun alacaklıyı da, borçluyu da korumuyor. Adam borcunu ödeme niyetinde. Fakat ticari faaliyetten men edilmiş, şartları geri ödemeyi yerine getirebilmek için imkansız. Ağır bir öç alma durumu var ortada. Haksız ve medeni olmaktan çok uzakta bir yasadır bu."
***
Peki çare ne?
Şaban Taşçı'ya göre; Çek Kanunu'ndan hapse mahkum olmuş kişilere tahliye imkanı tanınır ise, bunların borçlarını belli bir vadede alacaklıları ile yapılandırmak sureti ile ödeme planı yapılabilir.
Böylece ticari kusur da telafi edilmiş olur.
Şaban Taşçı'dan son söz:
"Devlet bu konuda alacaklıya uygulayabileceği faiz hadleri ile vade konusunda da yeni bir düzenleme getirebilir Ortada sadece şikayetçi alacaklanın korumak için, hapis tazyikini değil, borçlunun da ödeme niyet ve şartlarını dikkate alarak yeni düzenlemelere gidebilir."
***
Görmüş, geçirmiş bir kişinin "çek mağduru" sıfati ile gönderdiği ve üzerinde "görüldü" damgası bulunan mektupta işte bunlar yazılı...
kentten
Öğretmenler nasıl ev sahibi olur?
Yapılan anketlere ve istatistiklere göre; öğretmenlerimizin yüzde 75'inin kendileri ait konutu yok.
Aldığı maaşın yarıdan fazlasının kiraya yatıranlar öğretmenlerin kalan maaşla nasıl geçindiıi de ayrı bir merak konusu...
Ev kirası, elektrik, su, ekmek, süt, ulaşım, diğer sosyal giderler ve çoluk-çocuk masrafları ayda 1.500
lira maaş alan öğretmenlerin nasıl bir yaşam mücadalesi içinde oldukları da ortada.
***
İzmir Emlakçılar ve Emlak Müşavirleri Derneği Genel Başkanı Rıdvan Akgün'den bir değerlendirme:
"Sosyal konut projesi adı altında göstermelik konut üretimi yaparak , maliyetinin iki veya üç katı fazlası ile rant oluşturarak satış yapan Toplu Konut İdaresi öğretmenlerin maliyetine konut sahibi olabilmesi için hemen kolları sıvaması gerekir."
***
Rıdvan Akgün'e göre; Günümüzde en düşük konut kirası 500 TL'nin altında değil. Bunu ilaveten yol masrafı ile birlikte 800 veya 1.000 TL'e kadar çıkmakta. Boşa giden kira paraları yerine ayda 250-400 TL arasında ödenecek taksitlerle öğretmenlerimizin konut sahibi olmaları mümkün...
hayattan
Bitter değil, Bihter çikolata
Bizim Spor Servisinin ağır toplarından Sinan Genç, meslekteki çalıqkanlığı kadar, gazetecilik tabiriyle "Bombaları" ile de ünlüdür.
En ilginç tarafı da yediği haltları gelir bir güzel anlatır, hepimiz kahkahadan kırılırız.
Gülden yenge, geçenlerde Sinan'a telefon etmiş, "Misafir gelecek, biraz bitter çikolata al" demiş. Sinan da pastaneye gitmiş, kıza, "Bana 1 kilo Bihter çikolata verir misiniz ?" demiş.
Kız bozuntuya vermemiş, "Galiba bitter diyecektiniz de, sanırım TV'deki ünlü Aşk-ı Memnu dizisini fazla izlemekten buradaki çapkın Bihter aklınızda kaldı" sözleriyle hafif bir gülümseme atmışve eklemiş:
"Hayır... Bizde Behlül çikolatası var".
duvarlardan
* Aşk bir havuzdur içine ancak aptallar düşer, fakat beni ittiler
* Oyunun karmaşıklığı, oyunu oynayanların zekası ile ters orantılıdır.
*Aşk bir otobüse benzer, bu otobüse binmesini ve son durak gelmeden inmesini bilmelisin.
* Aşk bir vişne ye ye kişne.
* Ders çalışmak bir eğlencedir ama canım eğlenmek istemiyor.
*Yıllar önce sevgimi vermiştim, afedersiniz geri alabilirmiyim lazım oldu da .
*Sevmek bir suçtur, cezası öpücüktür,affı kırk yılda bir çıkar, adamı limon gibi sıkar.
küpe
Hoşgörülük ve uysallıkla karışan adalet, değerini yitirir; bu da iyiliği kötü biçimde yapmak demektir.
Fenelon
günün fıkrası
Gitmeden önce
Hasta adam başucundaki karısına:
"Senden ne istesem yaparsın, değil mi?" diye sordu.
Karısı "Tabii..." diye cevapladı.
"Ben öldükten 6 ay sonra Joe ile evlenmeni istiyorum."
Kadın ağlarken "Ama, sen ondan nefret etmez miydin?" diye itiraz etti.
Adam:
"Hem de nasıl"diye mırıldandı: "Hem ne nasıl!..."
