İlçe belediye başkanlarının, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile bazı konularda sıkıntılar yaşadığını günledir gazetemizde de okuyorsunuz.
Tüm belediye başkanlarının tek arzusu, kuşkusuz halka daha iyi, kaliteli ve süratli hizmet verebilmek.
Peki, bugünlerde yaşanan başkanların sürtüşmesi yeni mi? Kesinlikle değil.
Meslektaşımız ve aynı zamanda uzman bir belediyeci ve de arşivci olan, yazdığı Yerel Yönetim Belgeseli Reis Bey kitabında da örnekler veren Vecdi Altay, ilçe belediye başkanlarının tavrını haklı buluyor. "Tarih tekerrür ediyor" diyen Altay'ı dinliyoruz:
"Başkanların tavrı şimdilik olumlu. Gayet ılımlı, zarif ve de naif bir eylem içindeler. Geçmiş dönemlerde de bu tür tartışmalar yaşanmıştır. Burhan Özfatura'nın hem ANAP'lı hem de DYP'li olduğu dönemde ilçe belediye başkanlarıyla olan kavgaları unutulmaz. Hele hele Yüksel Çakmur dönemindeki kavgalar, ulusal gazete ve TV'lere bile yansımıştır. Hem Özfatura hem de Çakmur döneminin kavgalarına, genel başkanlar bile müdahale etmek zorunda kalmıştır.
* * *
Ahmet Piriştina döneminde de bazı ilçe belediye başkanları ile sorunlar yaşanmıştır ama basına pek fazla yansıtılmamıştır.
Peki suçlu kim? İlçe belediye başkanları mı yoksa Büyükşehir Belediye Başkanı mı?
Bence hiçbiri suçlu değil. Asıl suçlu belediye yasalarıdır. Bunlar öyle bir yasalardır ki, kardeşi kardeşe kırdırır ve vurdurur. Geçmişte 3030 ve 1580 sayılı, günümüzde ise 5216 ve 5293 sayılı yasalar olarak bilinen yasalar, ne yazık ki başkanların elini kolunu bağlamaktadır...
* * *
Peki, sorunun çözümü yok mu? Var elbette. Bu konuda da Vecdi Altay'ın önerisi şöyle:
"Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, çok acilen deneyimli, birikimli, bürokrasiyi, belediyeciliği ve İzmir'i çok iyi bilen, vizyon sahibi, insan ilişkileri kuvvetli bir meclis üyesini, ilçe belediye başkanlarından sorumlu "Koordinatör Danışman" olarak tam yetkili atayacak.
* * *
Böylelikle, siyasi kimliği olan ilçe belediye başkanları, Büyükşehir bürokratları ile muhatap olmayacaklar, onları da zor durumda bırakmayacaklar. Bundan sonra yapılacak olan tek şey ise, hangi ay, hangi gün, hangi saatte, hangi ilçeye hangi hizmetin verileceğinin belirlenmesi ve kademe kademe uygulamaya konulması."
kentten
1715 sokağa huzur geldi
Karşıyaka 1715 sokaktan İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne teşekkür var.
Bir ay önce POTA'da Karşıyaka 1715 sokakta yaşayan ve esnaflık yapan vatandaşların her gün yaşanan kavga ve olaylardan şikayetçi olduğunu yazmıştım.
İzmir Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz hemen olaya el koymuş ve Yunuslar ekibinden Temel Doğan, Ergün Çalışkan ve Asayiş Şube Müdürlüğü'nden Sefa Bal ile Güven Koç adlı polisleri Karşıyaka 1715 sokağa görevlendirmiş.
Gece ve gündüz evlerine gitmeden adeta sokağa kamp kuran 4 polis, kavga ve olayları bıçak gibi kesmişler.
Her gün kavga ve olaylardan bunalan Karşıyaka'nın en işlek sokağının sakinleri eski huzurlu günlerine kavuşmuşlar. Bana bir mektup göndererek görevli polislere ve Emniyet Müdürü'ne teşekkürlerini iletmemi istemişler.
Buradan olumsuzlukları yazdığım gibi takdir edilecek konuları da iletmek benim görevim.
ege'den
Akçay'da asfaltlama atağı
Akçay'da yeni açılan cadde ve sokaklar ile bozuk satıhlı yollar asfaltlanıyor. Bir yandan bozulan asfalt yollar onarılırken bir yandan da yeni açılan yollarda asfaltlama çalışmaları hızla sürüyor.
Akçay'a yolu düşenlerin ilk izlenimleri böyle... Bu yaz, bozuk asfalt yolların onarımı için bin 100 ton rotmiks asfalt malzemesi kullanılırken, Oruç Reis Caddesi'nin 500 metrelik kısmı kilit taş döşenerek, E 87 karayoluna bağlandı. Ayrıca Olivecity arkasından Dumanlıkent'e kadar olan cadde ve sokaklar asfaltlandı.
Belediye Başkanı Cahit İnceoğlu hızlı bır hizmet adamı.
Ziyaretimizde anlattıkları kısaca şöyle:
"Cemil Temel ve Bahçelievler mahallelerinde de asfaltlama çalışmaları sürecek. Buralarda 40 bin metrekare asfalt kaplaması yapılacak."
küpe
İnsanı yüksek yerlere ulaştıran alçaklık ve hakaret korkusudur.
Şemsettin Sami
fıkra
Kandırmış...
Temel köyden şehre inmiş ve karşısında 10 katlı bir bina görmüş, başlamış katları saymaya. Yanına bir adam gelmiş:
"Burada katları saymak parayla. Kaç kat saydın, her kat bir milyon" demiş.
Temel:
"5 kat saydım..." diye cevaplamış ve 5 milyon vermiş. Adam gittikten sonra Temel böbürlenmiş:
"Enayi... Ben aslınde 8 kat saymıştım. 5 kat parası verdim."