• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
HÜSEYİN KOCABIYIK

"Türkiye nereye gidiyor?" diye merak edenlere işaret taşları

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 25 Haziran 2011, 19:53
Geçenlerde Ahmet Hakan yazdı. Türkiye'de tarikatlar hızla etkisini kaybediyormuş. Fethullah Gülen cemaati bildiğimiz klasik anlamda bir tarikat olmadığı, diğer bir değişle, bir toplumsal hareket olduğu için onu ayırıyoruz. Yine Ahmet Hakan'a göre artık tüm bu cemaatlerin üzerinde AK Partililik bir değer taşıyor. İşte benim defalarca bu köşeden yazdığım olay bu: Bunun adı kesinlikle sekülerleşmedir. Yani AK Partililik kimliği diğer bütün muhafazakar kimlikleri içermekte ve bir aidiyet eksenine dönüşmektedir. Modern toplumlarda en ideal kimlik ve aidiyet referansı siyasi hareketlerdir. Bizim tarihimizde DP dönemi böyle bir dönemdi. Askerler 27 Mayıs kötülüğünü yapmasaydı bugün Türkiye'de ne Kürt sorunu yaşanacaktı ne de "din devleti mi oluyoruz?" korkularıyla yatıp kalkacaktık. Tekrar etmekte yarar var, AK Parti Türkiye'de laikliğin tıkalı bütün damarlarını açıyor ve diplerde yaşayan, belli belirsiz tarikat veya etnik kimlik aidiyetinin esiri olmaya hazır insanları merkeze taşıyor. Türkiye'ye bundan daha büyük bir iyilik düşünülemez.
***
Bu açık seçik izlenebilen sosyolojik gelişme sosyal hayatta ve piyasa dediğimiz dinamik alanda da izlerini gösteriyor. Geçenlerde Sabah'ta Emre Aköz yazdı. AK Parti döneminde Türk şarapçılığı büyük atılım içindeymiş. Türkiye giderek şarap ihraç eden bir ülke haline geliyormuş. Türk şarapçılığı bu gidişle önemli markalar yaratacak. Bir işadamı şarapçılık sektörüne ciddi paralar yatırıyorsa, bu demektir ki, o yatırımcının hem sektörün hem de ülkenin geleceğine dair içi rahat. Aynı şekilde milli içkimiz rakının gelişme çizgisi izleniyor olmalı. İçki içmemize engel olacak diye yıllarca horlanan ve suçlanan AK Parti iktidara geldiğinde Türkiye'de "Yeni Rakı" adında bir marka varken, bugün şahane ambalajlar içerisinde onlarca rakı markası her geçen gün büyüyen bir sektörü ifade ediyor. Dünkü Hürriyet Gazetesi'nde Ertuğrul Özkök yazmış. Elazığ'da bir şarapçılık kursu açılmış, kursa katılanların önemli bir kısmı genç kız ve bunların yarısı da türbanlı. Görüldüğü gibi Türkiye'nin dinamizmi o kadar büyük ki, zaten AK Parti bu dinamizmi iyi yönettiği için yüzde 50 oy alabiliyor bugün.
***
İşte size "ne ilginç şeyler oluyor bu memlekette" dedirtecek cinsten bir olay daha. Geçtiğimiz hafta içinde gazetelere düşen bir haber:
2003'te "fazla makyaj yaptığı, mini etek giydiği ve bir avukatla ilişkisi olduğu" gerekçesiyle meslekten atılıyor hakim Arzu Özpınar. Atan kim? Atatürkçü-laik-çağdaş HSYK'nın eski üyeleri. Arzu Hanım yeniden görevine dönmek üzere HSYK'ya başvuruda bulunuyor. HSYK mini etekli hakim hanımın başvurusunu kabul ediyor ve onun tekrar görevine dönmesini sağlıyor. Mini etek giydiği ve fazla makyaj yaptığı için hakim Arzu Özpınar'ı meslekten atanlar güya laik, onun yaşam tarzından dolayı suçlanamayacağına hükmeden ve yeniden hakimlik yapmasına izin verenler ise güya AK Parti yargısı, gerici, dinci vs. Hadi bakalım, gelin çıkın işin içinden. Aslında olanı ben söyleyeyim: Bu yeni Türkiye'dir işte. Yeni Türkiye'de hiç kimse hayat tarzından, tercihlerinden, inançlarından dolayı her hangi bir baskı ve dışlanmaya maruz kalmayacaktır.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.