Başbakan on yıldır iktidarda olmasına rağmen, güç ve kudret sahibi birisi olarak hiçbir şekilde yozlaşmadı. Burada "yozlaşma" kelimesini çok geniş bir anlamda kullanıyorum ve özellikle de gücü ahlak ve meşruiyet kaynağı hilafına kullanmayı kastediyorum.
Başbakan Erdoğan yozlaşma riskini biliyor; muhtemeldir ki benim gördüğüm yozlaşma emarelerini oda görüyor. Ve bana göre Kızılcahamam toplantılarını da özellikle bu manada bazı hatırlatmalarda bulunmak, daha açık söylemek gerekirse, çalışma arkadaşlarına ayar çekmek için tertip ediyor.
Orada ve teşkilatına hitap ettiği diğer toplantılarda yaptığı konuşmaları açın bakın, her konuşmada nefis kontrolü ve bu dünyanın geçiciliği, eserlerin kalıcılığı üzerine bir bölüm vardır.
***
Gerçeği açıkça yazmalıyız: AK Parti on yıllık uzun bir iktidar süresinden sonra hala görev başındadır; Türk milletine çok büyük hizmetler etmiş bir partidir ama yozlaşma emareleri artık AK Parti'nin siyasetçilerinde ve özellikle de bürokratlarında da görülmeye başlanmıştır.
Pisuvarları "İslami" bulmadığı için kaldıran valiler, parkta ağaç altında oturan gençleri "büyük günahkar" ilan eden emniyet müdürleri, dans eden kadınların kocalarına "deyyus" diyen diyanet bürokratları artık çokça dolaşıyor ortada... Hakkını teslim edelim, bu hükümet bu densizliklerin hiçbirini cezasız bırakmıyor ayrı mesele ama sonuçta, bunların pırtlak gibi çoğalması bir yozlaşma alametidir.
Erdoğan, siyasi ve bürokratik kadrolarda yozlaşma ve savrulma emarelerinin ortaya çıktığını görmelidir. |
Bu kadar serkeşçe davranışın, bunca yobazlık gösterisinin cesaretini nereden alıyor bunlar?
Üstelik iktidarda değer eğitiminin bütün alt yapısını sil baştan kuran bir hükümet var. Kuran-ı Kerim ve siyer derslerini okul müfredatına koyan, Kuran kurslarına geniş bir alan açan, İmam hatiplerin orta kısmını bu ülkenin dindarlarına yeniden kazandıran bu hükümet değil mi?
O zaman bu haddi aşmalar niye? Nereden çıkıyor ve nereden cesaret alıyor bu yobazlık? Bir takım arkaik tarikat mensupları mı veriyor artık bu ülkenin inanç değerleri ile ilgili kararları?
***
Büyük devlet adamlarının ünlü İspanyol Filozof Ortega Gasse'nin dediği gibi "karar anları" vardır. Başbakan Erdoğan bir "karar kuşağı"nın karar merciidir. Türk milletine büyük hizmetler etmiş olan hükümetinin siyasi ve bürokratik kadrolarında ciddi yozlaşma ve savrulma emarelerinin ortaya çıkmaya başladığını görmelidir. Görmeli ve son elli yılın en başarılı hükümetindeki bu yozlaşmanın önünü kesmelidir. Bu millet böyle bir hükümet kurmak için yarım asır uğraştı, bunu kimse unutmasın.
Elli yıl devrim yobazlarından kurtulmak için mücadele ettik; şimdi bir elli yıl da başka tür yobazlıklarla mı uğraşalım Allah aşkına?