2014'e daha iki yıl var dolu dolu ama İzmir'de de, Aydın'da da kimlerin aday olacağı çokça tartışılıyor. İzmir'de, Başkan Aziz Bey'in adaylığı tartışılırken, Aydın'da mevcut Başkan ile ilgili bir sıkıntı yok. Tartışılan, AK Parti'nin adayının kim olacağı. Malum, bir sonraki seçime Aydın, Büyükşehir olarak girecek ve hem imkanlar hem gelirler hem de iddia artacağı için AK Parti de, bu yarışta olmak istiyor. Milletvekili Mehmet Erdem'in adı geçiyordu ama dün Yeni Asır'a yaptığı açıklamayla bu söylentinin doğru olmadığını kesin dille belirtti Mehmet Bey. Özlem Hanım da, hiç bu sözlere kulak asmadan bir dönem daha aday olacağını, icraatlarıyla ortaya koyuyor zaten.
Gelelim İzmir'e, Başkan geçenlerde Kanal 35 televizyonunda, "Ailem başkanlığı bırakmamı istiyor" açıklamasını yapınca, bir daha aday olmayacak söylentileri dolaşmaya başladı. Sevgili Erol Yaraş da, bir dost meclisinde Başkan'ın aday olmayacağı gibi bir izlenimi kesinlikle almadığını aktardı geçen günkü yazısında. Başkan, önceki gün bir toplantıda önce, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın AK Parti adayı olması durumunda aday olacağını söyledi, ardından da Binali Bey'in kesinlikle aday olacağına inanmadığını açıkladı.
Neyse, biraz kafa karıştıran bir süreçti bu, kısaca hatırlatmak istedim. Ben şimdi, İzmir'e değil, 2014'te kimin aday olacağına kesin kararı verecek olan Ankara'ya dönmek ve sizlerle çok ilginç bir toplantının, çok özel detaylarını paylaşmak istiyorum. Ben fazla yorum yapmayacağım, çünkü anlattıklarımdan sonra yorumu siz yapın istiyorum...
CHP'NİN ANKARA'DAKİ İZMİR ZİRVESİ
Tarih, 15 Şubat 2012 Çarşamba.
Yer, CHP Genel Merkezi.
Katılımcılar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Rıza Türmen ile cezaevinde tutuklu bulunan Mustafa Balbay dışındaki CHP'nin İzmir milletvekilleri.
Konu, İzmir.
Görüşme talebi milletvekillerinden geldi ve aslında kahvaltılı bir toplantı isteniyordu. CHP'li vekiller çok güzel bir gelenek başlattılar ve haftada ya da 15 günde bir Ankara'da kendi aralarında bir araya gelip, hem Meclis gündemini hem parti gündemini hem de İzmir ile ilgili yapılacakları değerlendiriyorlar. Bunu aslında Genel Başkanları ile de düzenli yapmak istiyorlar ama Kemal Bey'in programının yoğunluğu buna izin vermiyor tabii.
Toplantıda ilk söz, Kılıçdaroğlu'ndan geldi. "İzmir'de işler nasıl gidiyor?" sorusuydu bu ilk söz. Alaaddin Yüksel bir öneriyle ilk sözü aldı;
CEZAEVİ DAVETİNE RET...
"Büyükşehir operasyonunda tutuklu bulunan belediye çalışanlarını cezaevinde ziyaret etmenizi istiyoruz" dedi.
Yüksel'in bu önerisine Hülya Güven, Mustafa Moroğlu ve Oğuz Oyan da destek verdi. Kendilerinin haberi olmadan yapılan bu teklife diğer vekiller, sessiz kalırlar. Ancak, sessizliği Kılıçdaroğlu'nun hayli keskin sözleri bozar:
"Siz ne diyorsunuz arkadaşlar? Ben, operasyon yapılır yapılmaz bütün Genel Merkez'deki arkadaşlarımla geldim ve orada büyük bir miting yaptım. Bu konuda yaptığım açıklamaları duymadınız mı? Bir de gelip cezaevine mi gideyim? Ama Aziz Bey, aynı karşılığı vermiyor. Hükümete bir tavır aldı mı? Ne zaman çıkıp hükümeti, İzmirli bakanları eleştirdi? Herkes elini taşın altına koyacak."
Sakinliğiyle tanınan Kılıçdaroğlu'nu ilk kez bu kadar sinirli gören vekiller, doğal olarak şaşırdılar. Şaşkınlıkları bir süre daha devam etti:
KILIÇDAROĞLU'NDAN KOCAOĞLU'NA SERT ÇIKIŞ
"Başbakan, CHP'li belediyeler PKK'ya para aktardı diyor, ben burada canhıraş belediye başkanlarımı savunuyorum ve arkadaşlara bu sözlere karşı dava açın çağrısında bulunuyorum. Ama İzmir Belediye Başkanı 'dava açmayacağım' diyor. Ulusalcı damarın bu kadar güçlü olduğu bir kentte bu dava açılmalıydı. O açmadı diye, diğerlerinin de açmamasına neden oldu. Oysa, İzmir Büyükşehir Belediyesi öncülük etseydi her şey daha farklı olurdu..."
Toplantıya katılanlardan sadece Mehmet Ali Susam, bu sözlere destek verdi. Birgül Ayman Güler de konuyu değiştirdi ve Kılıçdaroğlu'nun en son İzmir ziyaretinin, belediye başkanları arasındaki sorunların çözümüne katkı sağladığını söyledi. Ancak Susam, sorunların bitmediğini, sadece 'şimdilik dondurulduğunu' söyleyerek, koordinasyon eksikliğinin devam ettiğini belirtti.
KEMAL BEY'İN İZMİR ÜLTİMATOMU
Kemal Kılıçdaroğlu'nun 20 dakikalık toplantıda söylediği tüm söz ve yorumlar; Kemal Bey'in İzmir'e ve İzmir'de yaşanan sürece ne kadar hakim olduğunu da gözler önüne sermiş. Öyle ki; Kemal Bey'in "İzmir'de herkesin bilmediği siyaset içi ve dışı dostlarıyla" düzenli olarak yaptığı istişare, Genel Başkanın İzmir'de olup biten her ayrıntıdan haberdar olduğunu göstermiş.
Kemal Bey'in son sözleri hayli anlamlı:
"Herkes kendi işine baksın. Belediye başkanları, kendi ve kentin gündemini oluştursun. Başkalarının gündeminin peşine takılmasın. Milletvekilleri olarak da siz kendi gündeminize bakın. Yerel gündem sizin işiniz değil. Genel politika üretin. Hükümetin 35 projesini takip etmeyi, eleştirmeyi, Büyükşehir operasyonunun peşine takılmayı bırakın. Nasıl bir İzmir hayal ettiğimizi, kendi vizyon ve projelerimizi oluşturup anlatın seçmene."
Yorum sizin....
