Üst benlikleri böyle diyor ama aslında bilinçaltlarında kadınların kendilerinden daha güçlü olduğunu bilmenin kayıtları var. Bu nedenle kadına karşı böylesine öfke ve şiddet eğilimi içindeler. Bu gerçeği kabullenmedikleri için, kadınları yok saymaya, küçümsemeye, onun üzerinde güç kullanmaya kalkışıyorlar.
İKİNCİ GRUP
İkinci grup, bilinçaltıyla yüzleşmiş. Kadınların biyolojik, psikolojik gibi pek çok alanda erkekten daha üstün olduğunun, erkeğin tek avantajının ise fiziksel güç olduğunun farkındalar. Bilime inandıkları için bilimsel gerçekleri görmezden gelemiyorlar.
Kadınların bu üstünlüklerini kullanıp toplumu ele geçirmek gibi bir niyetleri ve bunu gerçekleştirmelerini sağlayacak şartların olmadığının da farkındalar. Ama ister iktidarı kaybetme korkusu deyin, ister egolarına yenilme, ister kibir, kadınların öne çıkması ve kendi yerlerini almaya kalkmalarından rahatsızlar.
İstiyorlar ki, kendileri nasıl mücadele ediyorsa, kadınlar da aynı mücadeleyi versin. Onlara herhangi bir ayrıcalık tanınmasın.
Ülkemizde yaşayan erkekler üçe ayrılıyor. Kadını küçümseyenler, kadından çekinenler ve kadınla erkeğin birbirini bütünlediğine inananlar. |
O nedenle bu ayrıcalıkları istemiyorlar. Şu andaki şartların eşit olmadığını bilmelerine, kadınların yarışa çok geriden başladıklarını görmelerine rağmen. Ve ayrıcalık isteyen kadınları, "Bunu istiyorsanız, eksik olduğunuzu düşünüyor veya bunu kabulleniyorsunuz demek" diyerek ezmeye çalışarak...
ÜÇÜNCÜ GRUP
Sayıları çok az olan üçüncü grup ise, her iki cinsin de kendine göre üstünlükleri ve zayıflıkları olduğunu, bunun nesil devamını, huzurunu, barışını ve güvenliğini sağlamak için gerekli olduğunu ve iki cinsin de birbirini tamamladığına inanıyor. Kimsenin güç gösterisinde bulunmamasını, bulundukları ortamda birlikte söz sahibi olmaları gerektiğini düşünüyor. Yan yana, omuz omuza, güçleri birleştirerek ve şartları eşitleyerek...