Bir tarafta kürk giyilmesine karşı olanlar var bir tarafta kürk giymeye devam edenler. Karşı olanlar, insanlar (özellikle kadınlar) başkalarına hava atacak, zenginliğini, şıklığını gösterecek diye hayvanların öldürülmesine karşı çıkıyorlar. Özellikle bazı hayvanların sadece kürkleri için öldürüldüklerine ve kürkleri zarar görmesin diye işkence yöntemleriyle öldürüldüklerini söyleyerek, talep olmazsa bu hayvanların yaşayacağını dile getiriyorlar.
Giyenler ise hayvanları sevdiklerini, buna üzüldüklerini ama o hayvanı kendilerinin öldürmediğini, zaten öldürülmüş hayvanın derisinden yapılmış kürkü giydiklerini, kendileri giymezse bir başkasının giyeceğini söyleyerek, kürk giymeyi sevdiklerini söylüyorlar.
ÖRTÜNMEK VE ISINMAK İÇİN
Aslında kürk ilkçağdan itibaren insanın bedenini saran bir giysi. Özellikle soğuk ülkelerde hem örtünmek hem de ısınmak için giyilmiş. Öldürdükleri hayvanın etini yedikleri gibi derisini de giymişler. O günden beri hayvanların derisi insanlığın hizmetinde. Ayakkabıdan, cekete, mobilyadan posta kadar hayvanların derisinden yararlanıyoruz. Deriye kızmıyoruz da kürke niye kızıyoruz, derseniz aslında burada karşı olunan hayvanların insanın zevki için öldürülmesi. Birçok insan, hayvanların eti için kesilmesine de karşı. Bu nedenle vejetaryenlik doğdu. Sayıları da her geçen gün artıyor. Bu grup hayvanların yaşam hakkını savunuyor ve bu dünyayı onlarla birlikte paylaşmamız gerektiğini savunuyor. Her bir canlının var oluş nedeni var. Bunlar insanlara yemek ve giyecek olmak için dünyaya gelmediler. Hayvanlara bu felsefe ile yaklaşan Aborjinler, Kızılderiler gibi topluluklar, onları yavruyken veya gençken değil, ömürlerini tamamlamaya yakın öldürülüp değerlendirmekten yana olmuşlar.
MODAYA YÖN VERENLER
Çoğunluğu oluşturan grup ise, etini yiyorsak, derisinden ve kürkünden de yararlanacağımızı düşünüyor ve kürk giymekten rahatsız olmuyorlar. "Ben öldürmedim ki, zaten ölmüştü" diyerek hayvanların kürkü için öldürülmesine davetiye çıkarıyorlar. Bu bir talep meselesi. İnsanlar giydikçe, modacılar kürkten faydalandıkça, kürk paltolar mücevher yerine kondukça, hayvanlar kürkleri için kesilmeye devam edecek. Üç-beş kadının "kürke hayır" demesi yetmez belki ama farkındalık yaratmak da böyle bir şey. Birileri ses çıkaracak, dikkat çekecek ki, toplumun çoğunluğu bu konu üzerinde düşünsün ve tepki göstersin. Her iki kesimi mutlu edecek çözümler bulunsun. İlle de kürk giymek isteyenler imitasyon giyerek kendilerini tatmin etsin. Burada esas sorumlu olan, modacılar, moda sektörüne yön verenler. Onlar kürkü yasaklamadan bu işte sonuca varılmaz. Ama işte Peta gibi örgütlerin eylemleri, hayvanseverlerin duyarlılığı ile gelecek nesillerin kürk giymesine karşı çıkabiliriz. Onlar talep etmemeye başlarsa bir sonuca ulaşabiliriz.