İyi pazarlar. Umarım her pazar olduğu gibi güzelliklerdesinizdir. Haftanız da iyi geçmiştir. Benimki rengarenkti, tabii kendime göre. Lincoln Center'da bale, şovlar vs... Gösteriler dışında geçtiğimiz hafta önemli Türkler ile tanışmaya devam ettim. Size daha önce bahsttiğim Dallaslı genç iş adamı Mükemmel Sarımsakçı'nın yeni davetinde başta otelin müdürlerinden biri ile tanıştım. Başarılı müdür bir de genç güzel bir Türk hanımı olunca iftihar vesilem daha da arttı. Haftaya size bu harika oteli anlatacağım. Davette Mozart hayranı, opera, bale sıkı izleyicisi Oğuz Alpöge ile tanıştım. Next İnformation Systems'te kendisi. New York'taki bilgisayar sistemlerinin kalbine taşıyor sizi bu kuruluş. Oğuz Bey de buranın başkanı. Burada bulunan diğer değerli Türk gençleri omuzlarımı kabarttı. Gecenin devamında can dostum Zeynep ve eşi Ziya ile pek sevdiğim 'Bilboquet'ye gittik. Menüdeki favorilerimden 'tavuk cajun'u yedim. Özlemişim hem orayı hem cajun'u. Burada neyi seviyorum biliyor musunuz? Sabah erkenden eşofmanlarla yürüyüş yapıyor, minik bir kahvaltıdan sonra işe gidiyor, akşamüstü mutlak bir kahve keyfi ve akşam ne yapacaksanız o duruma geçiveriyorsunuz. Bir gala ise toksidolar, bir yemek ise tarzına bürünüyorsunuz, evde iseniz TV moduna geçiyorsunuz. Bu yüzden hiç sıkılacak bir saniye kalmıyor size, devamlı tarzınız değişiyor çünkü.
KİTAPSIZ OLMAZ!
Gezmeler de öyle. Nerede ne çıkacak karşınıza? Bilemiyorsunuz... Washington Parkı... Bilhassa okuyan gençlerin mekanı. Geçtiğimiz hafta oralardaydık. Parkın ortalarında bir piyano, etrafında gençler, yaşlılar, çocuklar konser dinliyor. Sahnenin güzelliğini anlatamam. Yine izlemekten hayret duyduğum bir sahne... Alışılagelmiş evsiz denilen kişilerden biri battaniyeye bürünmüş uyuyor, yanıbaşında bir kitap. Geçenlerden para yerine kitap istiyor.
ÇEŞİTTE SINIR YOK
'Global Kitchen'... Epeydir belki her gün önünden geçiyorum. Geçen öğlen uğradım, ne seçeceğimi bilemedim. O kadar geniş bir menüsü var ki. İnanın tek kendime bir şey almayı düşünürken iş yerinde 6 kişi yedik birlikte. Akşamına soluğu orada aldım. Bu kez öğlen kıyamet kalabalığı yerine daha sakin bir mutfak vardı. Çeşitleri ki hepsi bölüm bölüm ayrılmış incelemek bile uzun zamanınızı alıyor. Bir eşine başka yerde rastlayacağımı zannetmediğim 'Global Kitchen da da yiyebilirken genelde paket yaptırıp ofisiniz veya evinizde büyük bir lezzetle yiyebiliyorsunuz seçtiklerinizi. Size çeşitler hakkında biraz bilgi vermek üzere notlar aldım. Bagel çeşitlerinden somon füme tabağına pancakes'ten meyve süslemeli continantal kahvaltıya kadar sınırsız kahvaltı seçeneklerinizden, 35 çeşit (tuna balıklı, hindili, falafelli, İtalyan, Amerikan, Meksika...) sandviçlerinden, Küba, Tavuklu, Wasabili, patlıcanlı 20 çeşit ızgara sandviçe, vejetaryen, tavuklu, patates çeşitleri, etli, deniz mahsullerinden seçmeli, dana etli, sebzeli, pilav çeşitli tam 50 çeşit antre (ki File minyonla tavuk marsala aldık, hani onlardan belli olur mutfağın yıldızı, lezizdiler), 27 çeşit mezeden, Tempursından çorbasına Uzakdoğu 50'nin üzerinde çeşidi olan sushi bölümü, 24 çeşit salata, 16 makarna çeşidi, tiramisudan çikolata mousse'a sayısız tatlı çeşidi, 6 çeşit 'quinoa'... Sayısız salata et ve deniz mahsulu ek kullanılan sosları ve meşrubat, yoğurt vs çeşitleri cabası. Bu kadar bol menüsü olan bir mekanda ya yağında, ya sütünde, ya etinde... bir arıza veya lezzet eksikliği ararız. Kime söyledimse gitti, teşekkür etti. Ben bu notları alırken Uzakdoğulu bir hanım yardım etti bana. Sonradan aşçı olan kardeşi ile de tanıştığım bayan oranın sahibesi imiş. O an tekrar alçak gönüllüğün ne kadar değerli bir şey olduğunu gördüm. Buranın idaresi büyük bir mekanizma işi. Hiçbir yerde bu kadar bol ve güzel (ki bu çok önemli) çeşit görmedim. Hayırlı işler diliyorum kendilerine. Yarın akşam çok ilginç bir şova gidiyorum. Onun heyecanı sardı. Ünlü TV, sinema starı son olarak 'Cabaret'de defalarca hayranlıkla seyrettiğim Alan Cumming'in sıradışı şovu.... Ben bunlardan ne kadar büyük haz alıyorsam sizlerin de sevdiğiniz güzellikleri o kadar büyük hazla yaşamanız dilekleriyle
