Üç boyutlu Carmen görülmeye değerdi
Ağına düşürdüğü erkekleri tutkuyla kendine bağlamayı başaran ama hevesini alınca yeni aşklara yelken açan ateşli bir çingene kızıdır Carmen.
Operaya ilgisi olanlar, hikayeyi gayet güzel anımsar. Önce, tüm cilvesini kullanarak kız arkadaşıyla evlilik hazırlığı yapan onbaşı Don Jose'yi baştan çıkarır. Bununla kalmaz, hapis cezasından kurtulmak için gönlünü çaldığı Don Jose'yi kodese gönderir.
Kahraman aşık hapisten çıktıktan sonra bir yıkıma daha uğrar. Çünkü kendisine tapan sevgilisini yüzüstü bırakan güzel çingene, bu kez boğa güreşçisi Escamillo'ya abayı yakmıştır. Sonunda bu oynaklığının bedelini ağır ödeyen Carmen, kıskançlığı yüzünden öfkesi kabaran Don Jose'nin bıçak darbesiyle onun kollarında can verir.
***
Aşk, ihtiras, düello ve ölüm temalarıyla örülen Carmen operasını hiç izlemeyenler bile, kulağa hoş gelen müziklerine mutlaka aşinadır.
Çünkü Carmen'deki 'Habanera' ve 'Toreadorun Şarkısı', opera aryalarının yer aldığı birçok konserde seslendirilmiştir. Dilinize yapışması için bir kez dinlemeniz bile yeterlidir Carmen'deki şarkıları... Neşeli, duygusal, coşkulu ve kendinizi bir arenanın ortasında hissedeceğiniz kadar hareketli ve heyecan vericidir.
Sadece iyi söylemek değil olağanüstü bir oyunculuk ve mimik ustalığı gerektirir ki her sahnede tutkunun dozunu yüksek tutabilesiniz. Bu yönüyle sahneleri zor ama seyirciyi yüreğinden yakalamayı başaran en etkileyici, en keyifli ve en popüler operaların başında gelir Carmen.
***
İşte opera tarihinin yakın dönem eserlerinden biri sayılan Georges Bizet'in Carmen'i, geçtiğimiz haftalarda 3 boyutlu kaydıyla beyaz perdedeydi. Londra Kraliyet Opera Binası'nda sahnelenen eser, üç boyutlu çekilerek sinemaya taşınan ilk opera olma unvanını da kazandı. Devlet Opera ve Bale Genel Müdürlüğü'nün katkısıyla ülkemize getirilen ve İzmir'de hepi topu 4 seans gösterimi yapılan Carmen, belki de opera sanatına yönelik ilgi azlığının azizliğine uğradığı için salonları tıklım tıklım dolduramadı.
***
Elbette opera operada izlenir. Ama sahnelerimizde ha deyince nereden bulacaksınız böylesine özel seçilmiş bir kadronun sahne aldığı Carmen operasını? Zaten 3 boyutlu gözlüklerin ardına geçince, oyuncular neredeyse aranıza karışıyor gibi. Kimi zaman Carmen, kimi zaman Don Jose sanki dokunabileceğiniz kadar yakınınızda dans ediyor ya da aryalarını söylüyor. Böylece gerçek bir opera sahnesinin tadını çıkaramasanız bile, olaylar salonda yaşanıyormuşçasına canlı görünüyor.
Bence reji yaratıcılığı ve daha görkemli dekorların kurulmasında, sahne büyüklüğünün ve teknik imkanların sağladığı ferahlığı görmek açısından da dikkat çekici bir gösteriydi. O performansları izlemeyen operaseverler, çok şey kaçırdı.
Operaya ilgisi olanlar, hikayeyi gayet güzel anımsar. Önce, tüm cilvesini kullanarak kız arkadaşıyla evlilik hazırlığı yapan onbaşı Don Jose'yi baştan çıkarır. Bununla kalmaz, hapis cezasından kurtulmak için gönlünü çaldığı Don Jose'yi kodese gönderir.
Kahraman aşık hapisten çıktıktan sonra bir yıkıma daha uğrar. Çünkü kendisine tapan sevgilisini yüzüstü bırakan güzel çingene, bu kez boğa güreşçisi Escamillo'ya abayı yakmıştır. Sonunda bu oynaklığının bedelini ağır ödeyen Carmen, kıskançlığı yüzünden öfkesi kabaran Don Jose'nin bıçak darbesiyle onun kollarında can verir.
***
Aşk, ihtiras, düello ve ölüm temalarıyla örülen Carmen operasını hiç izlemeyenler bile, kulağa hoş gelen müziklerine mutlaka aşinadır.
Çünkü Carmen'deki 'Habanera' ve 'Toreadorun Şarkısı', opera aryalarının yer aldığı birçok konserde seslendirilmiştir. Dilinize yapışması için bir kez dinlemeniz bile yeterlidir Carmen'deki şarkıları... Neşeli, duygusal, coşkulu ve kendinizi bir arenanın ortasında hissedeceğiniz kadar hareketli ve heyecan vericidir.
Sadece iyi söylemek değil olağanüstü bir oyunculuk ve mimik ustalığı gerektirir ki her sahnede tutkunun dozunu yüksek tutabilesiniz. Bu yönüyle sahneleri zor ama seyirciyi yüreğinden yakalamayı başaran en etkileyici, en keyifli ve en popüler operaların başında gelir Carmen.
***
İşte opera tarihinin yakın dönem eserlerinden biri sayılan Georges Bizet'in Carmen'i, geçtiğimiz haftalarda 3 boyutlu kaydıyla beyaz perdedeydi. Londra Kraliyet Opera Binası'nda sahnelenen eser, üç boyutlu çekilerek sinemaya taşınan ilk opera olma unvanını da kazandı. Devlet Opera ve Bale Genel Müdürlüğü'nün katkısıyla ülkemize getirilen ve İzmir'de hepi topu 4 seans gösterimi yapılan Carmen, belki de opera sanatına yönelik ilgi azlığının azizliğine uğradığı için salonları tıklım tıklım dolduramadı.
***
Elbette opera operada izlenir. Ama sahnelerimizde ha deyince nereden bulacaksınız böylesine özel seçilmiş bir kadronun sahne aldığı Carmen operasını? Zaten 3 boyutlu gözlüklerin ardına geçince, oyuncular neredeyse aranıza karışıyor gibi. Kimi zaman Carmen, kimi zaman Don Jose sanki dokunabileceğiniz kadar yakınınızda dans ediyor ya da aryalarını söylüyor. Böylece gerçek bir opera sahnesinin tadını çıkaramasanız bile, olaylar salonda yaşanıyormuşçasına canlı görünüyor.
Bence reji yaratıcılığı ve daha görkemli dekorların kurulmasında, sahne büyüklüğünün ve teknik imkanların sağladığı ferahlığı görmek açısından da dikkat çekici bir gösteriydi. O performansları izlemeyen operaseverler, çok şey kaçırdı.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.