Festivaller başladı İzmir canlandı (2)
Dün 'Kukla Günleri'nden başlamıştık... Kültür hayatımıza bereket yağdıran Mart ayının bir ikramı da 'Avrupa İzmir Caz Festivali'... İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı'nın (İKSEV) bu yıl 19'uncu kez düzenlediği organizasyonun açılışı 3 Mart akşamı Adnan Saygun'da gerçekleşti.
Bu coğrafyada binlerce yıl hüküm süren medeniyetlerin bize en önemli vasiyeti, 'dünya kenti imajımızı yeniden kazanmak'sa eğer, bu bilincin gönüllü temsilcisi de İKSEV Yönetim Kurulu Başkanı Filiz Eczacıbaşı Sarper'dir.
Kendisi kentin tarihsel mekanları ile kültür mirasını bütünleştiren festivallere imza attığı gibi, yetenekli sanatçıların yetişmesi adına verdiği çabalar ve kurduğu Müzik Müzesi'yle de İzmir'in uygarlık çıtasını sürekli daha yukarılara taşımaktadır.
***
İşte bu uğraşlardan biri olan 'Avrupa İzmir Caz Festivali' Adnan Saygun'da tüm hızıyla sürüyor. Siz bu yazıyı okurken, festivalin üçüncü etkinliği de İtalya'dan gelen ekibin konseriyle geride kalacak.
Ama yeri gelmişken bir eleştirimi dile getirmeden edemeyeceğim. Bana göre 'Arifa' adlı grupla açılış yapmak, Avrupa Caz Festivali kimliğine cuk oturmadı. Elbette başarılı sanatçılardan oluşan ve karma müziğiyle ilgi uyandıran bir topluluk Arifa... Ama ben müziğinde 'etnik' izleri daha ön planda hissettiğim grubun konserinde kesinlikle caz tadı alamadım. Bir kere cazın altyapısındaki armonik zenginlik ve çok seslilikten tamamen yoksun buldum müziklerini.
***
Bir saksafon ve klarnet, bir kanun, bir ut, bir davulcunun yer aldığı Arifa 4'lüsüne ünlü neyzenimiz Şenol Filiz de konuk solist olarak katıldı. Katıldı ama öyle uyumsuz, öyle öne çıkma yarışıyla çalan bir ekip vardı ki Filiz'in farkını duyumsayamadık bile. Vurmalı saz aldı başını yürüdü... Doğu, Anadolu ve Balkan ezgilerinde aynı tondan çıkamadıkları, çok sesliliği sağlayamadıkları anlarda sıkıldığımı söyleyebilirim.
Filiz Hanım'ın değişiklik arayışlarına ve her festivalde bizi sürprizlerle karşılamasına saygı duyuyorum. Sürprizler de risklidir ve hepimizin aynı tadı alması beklenemez zaten. Kısacası 'Arifa', benim caz keyfimi beslemediği gibi Avrupa cazından esintiler de sunamadı...
***
Programda bu gece Almanya'dan gelen Uwe Kropinski ve Joe Sachse gitar ikilisinin konseri yer alıyor. 9'unda Açık Caz Orkestrası konseri, davetiyeli... Bunu 10 Mart'ta saksafoncu Geraldine Laurent'in başı çektiği Fransız trio, 12 Mart'ta geniş bir enstrüman yelpazesine sahip Hollanda grubu Icp Orchestra, 15 Mart'ta Polonyalı Tomasz Stanto Quartet ve 17 Mart'ta çok ilginç geçmesini beklediğim, Türk ekibinden kurulu Paganini Trio konserleri izleyecek.
17 Mart'taki konserde Burhan Öçal (perküsyon), Tuluğ Tırpan (piyano) ve Atilla Aldemir (keman) üçlüsüne, konuk saksafoncu Alman Wolfgang Puschnig eşlik edecek.
Cazseverler, festival fakiri İzmir'de bu zenginliği kaçırmasın derim.
Hollandalı kukla ustası muhteşemdi
Bu yılki Kukla Günleri'nde, bir isim üzerinde dikkatinizi yoğunlaştırmaya çalışmıştım. O da Avustralya asıllı Hollandalı kukla sanatçısı Neville Tranter'di...
2 gün önce, Bornova'daki Mevlana Toplum ve Bilim Merkezi'nde kuklayla profesyonel yönden ilgilenenlere yönelik workshop düzenleyen Tranter, önceki gece de Devlet Tiyatrosu Konak Sahnesi'nde muhteşem bir gösteri düzenledi. Kukla tasarımları, oyunculuğu, seslendirmesi ve performansıyla salondakilerin nefesini kesen Hollandalı kuklacıyı izlemeyenler, ustanın bugün saat 20.00'de AKM'deki "Punch ve Judy Afganistan'da" adlı politik güldürüsünü kaçırmasınlar!
Bu coğrafyada binlerce yıl hüküm süren medeniyetlerin bize en önemli vasiyeti, 'dünya kenti imajımızı yeniden kazanmak'sa eğer, bu bilincin gönüllü temsilcisi de İKSEV Yönetim Kurulu Başkanı Filiz Eczacıbaşı Sarper'dir.
Kendisi kentin tarihsel mekanları ile kültür mirasını bütünleştiren festivallere imza attığı gibi, yetenekli sanatçıların yetişmesi adına verdiği çabalar ve kurduğu Müzik Müzesi'yle de İzmir'in uygarlık çıtasını sürekli daha yukarılara taşımaktadır.
***
İşte bu uğraşlardan biri olan 'Avrupa İzmir Caz Festivali' Adnan Saygun'da tüm hızıyla sürüyor. Siz bu yazıyı okurken, festivalin üçüncü etkinliği de İtalya'dan gelen ekibin konseriyle geride kalacak.
Ama yeri gelmişken bir eleştirimi dile getirmeden edemeyeceğim. Bana göre 'Arifa' adlı grupla açılış yapmak, Avrupa Caz Festivali kimliğine cuk oturmadı. Elbette başarılı sanatçılardan oluşan ve karma müziğiyle ilgi uyandıran bir topluluk Arifa... Ama ben müziğinde 'etnik' izleri daha ön planda hissettiğim grubun konserinde kesinlikle caz tadı alamadım. Bir kere cazın altyapısındaki armonik zenginlik ve çok seslilikten tamamen yoksun buldum müziklerini.
***
Bir saksafon ve klarnet, bir kanun, bir ut, bir davulcunun yer aldığı Arifa 4'lüsüne ünlü neyzenimiz Şenol Filiz de konuk solist olarak katıldı. Katıldı ama öyle uyumsuz, öyle öne çıkma yarışıyla çalan bir ekip vardı ki Filiz'in farkını duyumsayamadık bile. Vurmalı saz aldı başını yürüdü... Doğu, Anadolu ve Balkan ezgilerinde aynı tondan çıkamadıkları, çok sesliliği sağlayamadıkları anlarda sıkıldığımı söyleyebilirim.
Filiz Hanım'ın değişiklik arayışlarına ve her festivalde bizi sürprizlerle karşılamasına saygı duyuyorum. Sürprizler de risklidir ve hepimizin aynı tadı alması beklenemez zaten. Kısacası 'Arifa', benim caz keyfimi beslemediği gibi Avrupa cazından esintiler de sunamadı...
***
Programda bu gece Almanya'dan gelen Uwe Kropinski ve Joe Sachse gitar ikilisinin konseri yer alıyor. 9'unda Açık Caz Orkestrası konseri, davetiyeli... Bunu 10 Mart'ta saksafoncu Geraldine Laurent'in başı çektiği Fransız trio, 12 Mart'ta geniş bir enstrüman yelpazesine sahip Hollanda grubu Icp Orchestra, 15 Mart'ta Polonyalı Tomasz Stanto Quartet ve 17 Mart'ta çok ilginç geçmesini beklediğim, Türk ekibinden kurulu Paganini Trio konserleri izleyecek.
17 Mart'taki konserde Burhan Öçal (perküsyon), Tuluğ Tırpan (piyano) ve Atilla Aldemir (keman) üçlüsüne, konuk saksafoncu Alman Wolfgang Puschnig eşlik edecek.
Cazseverler, festival fakiri İzmir'de bu zenginliği kaçırmasın derim.
Hollandalı kukla ustası muhteşemdi
Bu yılki Kukla Günleri'nde, bir isim üzerinde dikkatinizi yoğunlaştırmaya çalışmıştım. O da Avustralya asıllı Hollandalı kukla sanatçısı Neville Tranter'di...
2 gün önce, Bornova'daki Mevlana Toplum ve Bilim Merkezi'nde kuklayla profesyonel yönden ilgilenenlere yönelik workshop düzenleyen Tranter, önceki gece de Devlet Tiyatrosu Konak Sahnesi'nde muhteşem bir gösteri düzenledi. Kukla tasarımları, oyunculuğu, seslendirmesi ve performansıyla salondakilerin nefesini kesen Hollandalı kuklacıyı izlemeyenler, ustanın bugün saat 20.00'de AKM'deki "Punch ve Judy Afganistan'da" adlı politik güldürüsünü kaçırmasınlar!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.