Hürol Dağdelen

Kucak dolusu sevgi, saygı

İnsanoğlu için, "yüreklendirici" bir süreçtir "idealist" olmak... Çocukken duyar, gençliğimizde hisseder, mesleğimizi elinize alınca da hedef koyarız.
Ancak yaşam koşulları, çoğu kez alıkoyar bu gençlik rüyasından bizleri...
Genelde, kaderin bize gösterdiği çizgide yürürüz.
Ancak birileri, ısrarla, inatla, ışık yaymak, umut olmak için, "idealizm"den hiç vazgeçmezler.
Fikirleriyle, çabalarıyla önder olur, gelecek kuşaklara da örnek olurlar.
İşte bu özel isimlerden biri de, Türkiye Görme Özürlüler Kitaplığı Derneği Başkanı Gültekin Yazgan...
***
Kendisi de bir görme özürlü olan Yazgan, kuşkusuz hayatı boyunca, "önyargıdan (!)" taviz vermeyen bir toplumda, çok büyük zorluklar yaşadı.
Ama umutsuzluğa hiç düşmedi.
Kendisi gibi hayatı, gönül gözüyle gören insanlara umut olmak için varını yoğunu, İzmir Karataş'taki kitaplığa harcadı.
Çok geniş değildi ilk aşamada ama yetti; yüzlerce görme özürlü, üniversite hayalini bu kitaplığa borçlu. Yıllardır birçoğu bu kitaplığın nimetinden yararlandı.
Sadece İzmir değil, yurdun dört bir yanından...
Sonuçta Gültekin Yazgan, topluma faydalı birey olmanın hazzını yaşadı, ideali sonuç verdi.
***
Ancak günden güne artan üye sayısıyla, artık kitaplık yetmez oldu. Son çare daha geniş bir mekana, daha etkin bir binaya sahip olmaktı.
Bunun için de, gerekli olan miktar 155 bin lira.
Bu amaçla, gazetemizin de desteğiyle açılan kampanya görmeyenlere ışık oldu, çığ gibi büyüdü, kısa sürede 121 bin lira toplandı.
Hedefe çok az kaldı.
Egeli, toplumsal hassasiyetini bir kez daha gösterdi ve idealist bir insana arka çıktı, gururlandırdı. "Bu toplumdan bir şey olmaz" diyenleri de utandırdı.
Gültekin Yazgan'ı ve görme özürlüleri unutmayan, onlara ışık olan, her hayırsevere kucak dolusu sevgi ve saygı...
"Toplumsal bilinç" diye direttiğim budur işte...
SÖZÜN ÖZÜ
İyi dostu olanın aynaya gereksinimi yoktur.
Mevlana
85. yılı hatırlayan var mı?
Türkiye Cumhuriyeti'nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü, tartışmalara konu olan, "Mustafa" filmini izledik önceki akşam...
Can Dündar'ın kimi zaman, belgeselci kimliğiyle, farklı yönlerini de tanıtmaya çalıştığı Büyük Önder, düşmanı İzmir'de denize döktüğü zaman, Türkiye'nin çağdaş yüzünü de çizdi yüreğinde...
Ona ilham veren kent, her din mensubunun birlikte, barış içinde yaşadığı İzmir'di.
Bunu Can Dündar sık sık vurgulamış.
Yani İzmir'in, Ata'nın yaşamında ayrı bir yeri var. İlk evliliğini yaptığı Latife Hanım, İzmirli'ydi. Annesi Zübeyde Hanım son günlerini burada geçirdi ve mezarı da Karşıyaka'da...
İzmir'e her gelişinde ziyaret ettiği spor kulübü ise Karşıyaka...
***
Atatürk, İzmir'i Yunanlılardan kurtardığı günün gecesini Karşıyaka'da İplikçizade Köşkü'nde geçirdi. Onuruna verilen yemeğe Karşıyaka yöneticileri de davetliydi. Öncelikle Kurtuluş Savaşı nedeniyle spor faaliyetlerini durduran kulübün, yeniden faaliyete geçirilmesi emrini verdi. Daha sonra 13 Ekim 1925'de kulübü ziyaret ettiğinde şeref defterine şunları yazdı:
"Karşıyaka Spor Kulübü'nde karşı karşıya bulunduğum gençlik iftihar'a çok şayandır. Bu gençlik muvacehesinde istikbalin kuvvet-i saadeti ne bariz görülmektedir." Gazi Mustafa Kemal (13 Teşrinevvel 1925)
Byüük Önder, bir yıl sonra yine geldi kulübe... Ve gördüğü başarılar üzerine deftere şunları kaydetti:
"Bu defa ki ziyaretimde geçen aylar da masarrıf ve mesai hizmetin kıymetli asarını gördüm. Teşekkür ve tebrik ederim." Gazi Mustafa Kemal(24 Haziran 1926)
Tüm bu bilgileri, kulübün resmi sitesi "ksk.org.tr"den aldım.
Hepsi birer tarihi belge...
***
Yani Atatürk, ilk ziyaretini 13 Ekim 1925 yılında yapmıştı Karşıyaka'ya... Bu tarih 85 yıl önce, dün...
Hatırlayan var mı?
Bu vatana "Bağımsızlık" kazandıran bir devlet adamı, üç büyüklere bu ilgiyi gösterse, paylaşılamazdı.
Onlara göre, Atatürk ya Galatasaray'lı, ya Fenerli, ya Beşiktaşlı...
Oysa o takımları tuttuğunu gösteren bir kanıt yok ellerinde...
İzmir'in var, Karşıyaka'nın var.
Bu yüzden önemli bir tarih.
****
Sadece dün, sadece Karşıyaka Spor Adamları Derneği'nin (KARSAD), Bülent Zeren başkanlığında, Karşıyakalılarla birlikte İnsan Hakları Parkı'nda bir anma töreni düzenlediğini biliyorum.
Önce hepsine teşekkürler, sonra... Başka bir etkinlikten haberim yok.
Bu ilgi, bu sevgi başkalarının elinde olsa, neler olurdu bir düşünün.
85 yıl onurlu bir geçmiştir, spor tarihine de örnektir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.