118 yıldır özgürlüğün ışığı oldu Yeni Asır
Tarafsız olmak, gerçeği yazmak, ilkeli davranmak, basın kimliğini "hakkıyla" taşımak, insanoğlunun geleceğini en çok etkileyen üç yüzyıla tanıklık etmek, az şey mi?
Kaynayan kazandan farksız, her türlü kışkırtmaya açık bir ülkede, yüreği Atatürk ve Anadolu sevgiyle örülü gözüpek gazetecileriyle, gerçeği aydınlatmaya çabalamak bir gazetenin onurudur.
***
Her türlü söylentiye kulağını kapayıp doğru bildiğini yazmak, her platformda özgürlüğü savunmak bir gazetenin yaşam anahtarıdır.
Herhangi bir siyasi partiye, kişilere, rejimlere kapılıp onların yalakalığını yapan birçok gazete kapandığı halde; bir gazete, her türlü kışkırtmaya, yalan yanlış bilgi kirliliğine, lekelemeye karşın hala ayakta..
Başı dik ve onurlu. Hem de 118 yıldır...
Bu gazete Yeni Asır'dır. Ege'nin sesi o, İzmir'in de gururu... Simgesi, özgürlüğü...
Bugün, bu gazetenin 118. yaşının coşkusunu yaşadığımız gündür.
***
İzmir'in bugün aydın bir kimliği varsa, gerçeği arıyorsa, Atatürk ilkelerinden ödün vermiyorsa, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve bu ülkenin geleceğinin ışığıysa, hep muhalefetse sebebi Yeni Asır'dır.
Çünkü toplumların oluşumunda, bilgi dağarcığında gazetelerin önemli bir yeri vardır. Haberleri veriş şekli, gerçeği arayışı, basın özgürlüğünden ödün vermemesi, korkusuzca muhalefet etmesi, İzmirli'nin "toplumsal bilinci" kazanmasında büyük pay sahibidir.
Gerek gazeteciliği gerekse bağrında yetiştirdiği gazetecileriyle önderdir, Türkiye'de bir benzeri yoktur.
Yeni Asır'ın gazetecilik ilkelerine sıkı sıkıya bağlı oluşu, her türlü baskıya direnmesi, mesleğe başlayan her gence örnek olmuş, onların doğru ve ilkeli yetişmelerine olarak sağlamıştır.
Bugün özgürlük anlayışına imrenerek, attığı başlıkları alkışlayarak, yazılarını soluksuz okuyarak izlediğimiz gazeteciler Yeni Asır'ın öğrencileridir.
Hem de sonradan olma ya da torpilli değil, mutfaktan yetişme gazeteci...
***
Ben Yeni Asır'da çalışmaya 1989 yılında başladım. 23 yıldır da bu gazetede emek veriyorum. Benim gibi, binlerce gazeteci yetişti.
Çok eskilere tanık değilim, yaşamadım ama şöyle bir geriye dönüp baktığımda, İzmir'de gazeteciliğin ve bu önder gazetenin temellerini atan nice değerler gelir aklıma...
Bu insanlar, İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin de temelini atmıştır.
Yeni Asır'ın kurucusu ve başyazarı olan Şevket Bilgin örneğin... Onun öğrencileri oğlu Dinç Bilgin, Cemil Devrim...
Her üç isim de Türkiye'de, içeriği yerel çizgide olup, ülke çapında devrim yapmış bir gazetenin neferi olmuşlardır.
İzmir'den ülke çapında gazete hazırlamışlardır.
Onların yetiştirdiği sayısız isim sayabilirim size bugün İstanbul medyasının zirvesinde olan...
Gerek gazeteciliğiyle gerekse yazarlığıyla örnek olan...
Güngör Mengi, Erdal Şafak, Fatih Çekirge, Murat Birsel, Ergun Babahan bu isimlerden bazıları...
İzmir'de görev yapanları saysam, liste uzar gider.
***
Peki size Yılmaz Özdil desem... Yani bugün Türkiye'nin en çok okunan köşe yazarını... Yeni Asır'daki editörüm, yazı işleri müdürüm, Genel Yayın yönetmenim olan gazeteciyi...
Üç aşamada da yanındaydım. Beni köşe yazmaya teşvik eden isimdir o... Muhabirlikten yetişmiştir Yeni Asır'da...
Bugün muhalif bir kimliği olan Sözcü Gazetesi'nin Yazıişleri Müdürü Neşet Şenizel de Yeni Asır'ın çocuğudur. Bu gazetede yetişmiş, gazeteciliği burada öğrenmiştir.
Ne günlerimiz geçti onunla...
Gazetemin Genel Yayın Yönetmeni olan Şebnem Bursalı, gazeteciliğe başladığı daha ilk yıllardan itibaren Yeni Asır'ın Ankara temsilcisi olmuş, gazetemizi Başkent'te, başarıyla temsil etmiş bir isimdir.
Tepeden inme değil, şimdi yönettiği gazetenin bir öğrencisidir, yürekten Yeni Asır'cıdır.
Bugün gazetemizin her kademesinde görev yapan gazeteciler de, Yeni Asır'ın öğrencileridir. Bu kutsal mekanda yetişmiştir.
***
Bildiğim bir gerçek var; bugün İzmir'in, İstanbul'un gazetelerinde halen görev yapan nice muhabir, editör, yazar ve yazi işleri müdürlerine sorun, kökenleri Yeni Asır'dır.
Çünkü Yeni Asır gazeteciliğin okuludur, basın özgürlüğünün, gerçeğin sesidir.
118 yılda, Türkiye'nin geleceğinde ışık olmuş bir gazetedir. Siz, onun bunun söylediklerine değil, sadece gerçeğin ışığını izleyin.
O gerçek sadece Yeni Asır'dır. Dün de öyleydi bugün d öyle...
Sözün özü, Yeni Asır basında bir "yenilmez armada"...
İşte evlatları göz önünde...
Kitap değil, olaylar ve kişiler ansiklopedisi!
Gazeteci olayların ışığıdır. Yaşananlara, gelişen dünyaya, devrimlere, kurtuluş mücadelelerine tanıklık eden bir halk aydınıdır.
Doğru bildiğini söyler, yalpalamaz, abartmaz.
Tek doğru vardır onun için; gerçeğin ışığı...
Bu nedenle, her zaman bir hedeftir, hükümetlerin de, yerel yönetimlerin de, iş dünyasının da, politikacının da...
Ağzıyla kuş tutsa yaranamaz.
Hele toplumun nabzını tutan köşe yazarları...
Biri hakkında iyi şeyler yazdıysa eğer, yere göğe koyamazlar onu, övgülerin ardı arkası kesilmez, eleştirdiyse eğer, ölümlerden ölüm beğen...
***
İşte bu gerçeklerin ışığında yarım asırı aşkın görevinin başında Erkin Usman... Gençler için öğretmen bir gazeteci, bizler için örnek bir gözlemci, sıcak bir dost ve halk için doğru bildiğinden sakınmayan bir kalem...
Yıllardır tanırım onu... Dün neyse bugün de o...
Kimsenin karşısında eğilip bükülmedi, doğru bildiğini yazdı, söyledi. Yıllardır bir ufuktur o, çevresini aydınlatan...
Son birkaç yıldır darbe üstüne derbe yiyen basın dünyasının yılmayan savaşçısıdır.
***
İşte bu özel insanın kitabı da özel olmalıydı, öyle oldu.
118. yaşını kutlayan Yeni Asır'ın bu duayen ismi, "Pota" isimli köşesinden okurlarına seslendiği yazıları, yaklaşık 2000 sayfaya ulaşan iki cilt kitapta topladı.
2009'dan bugüne değin, her gün çıkan yorumlar bunlar... İçinde, toplumsal gelişmeler, kişiler, cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, belediye başkanı, işadamı, yazar, gazeteci, İzmir'e dünyaya değin her şey var.
Noktasına, virgülüne dokunmadan, satır satır...
Türkiye'nin, İzmir'in gündemini elinde tutan bir tarih süreci bu...
***
İşin en ilginç yanı da, Erkin Ağabey'in yazılarında adınız geçmişse eğer, kitabın sonunda yer alan "Dizin" bölümünde kendinizi buluyorsunuz.
Hangi yazıda, hangi sayfada yer almışsanız, oradan buluyorsunuz. Binlerce isim var, hatta ben bile...
Kitap değil olaylar ve kişiler ansiklopedisi sanki...
İşte bu muhteşem ayrıntı, kitabı yayınlayan "B Yayınevi"nin yansıttığı büyük bir emek...
Daha önce hiçbir kitapta görmediğim, devrim niteliğinde, titiz bir çalışma...
Bu nedenle Genel Yayın Yönetmeni Hayri Bildik'in başkanlığında, Mehmet Erdül ve Okan Yüksel'in editörlüğünde vücut bulan bu alın terini yürekten alkışlıyorum.
Dostlarının, okurlarının tanımıyla, Karşıyakalı Erkin Baba'yı da...
Tek kelime, harikasınız.
Not: Bu özel çalışmaya 0 554 656 95 36 nolu telefondan 7/24 ulaşabilirsiniz.
Şair Ahmet Çelik, son günlerde ardtan terör olaylarından etkilenip, ülkemizin yıllardan beri barış içinde, kardeşçe yaşayan Anadolu insanına atfen bu dizileri göndermiş... Sizlerle paylaşmak istedim.
Pazara
Evlerimiz karşı karşıya
Birlikte çıkarız pazara çarşıya
Aynı fideyi dikeriz bahçeye bağa
Bacı deriz zozana fatmaya
Misafir oluruz gayfeye çaya
***
Selam yollarız Halil emmiye
Zaro dayıya
***
Önem veririz sevgiye saygıya
Mahal vermeyiz telaşa kaygıya
Birlikte oynar birlikte güleriz
Birlikte üzülür birlikte ağlarız
***
Kızlar gelin alır veririz oğullarımıza
Ortak torunlarımız ortak yarınlarımız
Kıyamete dek ayrılmaz bağlarımız
Fatma bizim bacımız zaro bizim dayımız
***
Enginli yüksekli evlerimiz
Dolambaç büklüm büklüm sokaklarımız
Çerkezce, lazca, arapça,
Kürtçe, farsça, romanca,
Ermenice, Türkçe kardeş türkülerimiz
***
Kalbimizde gül açar semahlarımız
Müslim gayri müslim
Türlü türlü inancımız
Kardeşlikten yana yok şikayetimiz
***
Gölge etmesinler yeter güneşimiz.
Yeter bize yeter bizim ülkemiz.
Ahmet Çelik
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- İzmir'in kardeşlik mesajına Gülyazı'dan anlamlı yanıt! (23 Ağustos 2012)
- Bayramın gizli şifresi anılar (21 Ağustos 2012)
- Kadere boyun eğmemek için bu dernek yaşamalı... (16 Ağustos 2012)
- İntihar girişimleri ve Egebam'ın kurtuluşu (15 Ağustos 2012)
- Milletvekilinizi tanıyın neler yaptığını da bilin (14 Ağustos 2012)