Sevgili Yeni Asır okuyucuları öncelikle Ramazan Bayramımız kutlu olsun. Mutlu, huzurlu, sağlıklı nice bayramlar diliyorum hepinize.
Hep "Ah, nerede eski bayramlar" deriz ya. Hep bir özlem duyarız. Peki, mümkün mü eski bayramları yaşamak. Nasıl mümkün olsun. Çocukken öptüğümüz elleri tekrar öpebilmek mümkün mü? Hayatta mı aile büyüklerimiz. İçimizde hep o bayramlara özlem olmuyor mu?
Babaannemin sabun kokan mis kokulu yumuşak ellerini öpmek, dedemin bizi koklaya koklaya öpmesi, anneannemlerde kurulan bayram sofralarında hep beraber yemek yemek mümkün mü? Değil maalesef.
BİRLİKTE OLMAK
Eski bayramlar denince aklımıza hep gelenekler görenekler geliyor. Ama o bayramları bayram yapan ailece birlikte olmanın güzelliği idi aslında. Ailenin bayram curcunası, dağıtılan kolonyalar, tatlılar, biriktirilen şekerler ve alınan harçlıklardı. Hiç birimizin bayramı eski bayramlar gibi olmayacak. Önce onu bir bilelim. Büyüklerimizin eksikliğini hep hissedeceğiz her bayram. Ama şimdi yaşadığımız bayramları da eski bayramlar gibi yapmak bizim elimizde.
O coşkuyu, o bayram heyecanını yaşatma sırası bizlere geldi. Bizler büyüdük.
Şimdi o güzel bayramları çocuklarımıza yaşatma sırası bize geçti. Çocuklarımıza bayramları bayram tadında, bayramın nasıl kutlanması gerektiğini göstererek, öğreterek bizler yaşatacağız.
Artık yaşımız gereği o bayrağı bizler devraldık.
Artık bayram hazırlıklarını yapmak, bayramın heyecanını, sevincini yaşatmak, bayram -moda deyimle- konseptini hazırlamak bizim görevimiz.
Bayramın gereklerini yerine getirelim. Büyüklerinize gidin.
Çocuklarınızı sevindirin.
Sadece kendi büyüklerinizi, sadece kendi çocuklarınızı değil başkalarını da mutlu edin.
Konu komşu, kapısını çalacağınız birileri varsa çekinmeyin, üşenmeyin. Hatta ilk adımı siz atın. Yepyeni sıcak ilişkilere vasıta olun. Bayramda bize gelmişlerdi dedirtin.
TOPLU MESAJA BOZULMAYIN
Çağımız teknoloji çağı. Hani bazen insanlar yakınıyor.
Ya toplu mesaj atıyorlar bayramlarda, çok bozuluyoruz diye. Ben bozulmuyorum dostlar...
Evet, tabi ki ziyaretlere gitmek daha makbul. Tabi ki uzakta olanlarımıza telefon açıp hal hatır sorup, bayram kutlamak en güzeli.
Onları zaten yapalım. Onlar boynumuzun borcu, bayramın has gereği. Ama telefon rehberinizde olan, belki iş için birkaç kere konuştuğunuz birinden gelen bir tebrik mesajı bile sizi mutlu etmiyor mu? Sağ olsun, Allah razı olsun demiyor muyuz?
Bir kısacık cevap yazıp biz de onunkini kutlamıyor muyuz?
Hatırlanmak her vasıta ile güzel. Siz her ne yolla olursa olsun bayramları kutlayın.
Çocuklarınıza örnek olun.
Onlar da bayrağı devraldıklarında bir bayramın nasıl kutlanması gerektiğini bilsinler...