Geçen hafta Yeni Malatyaspor maçını hakem hatalarıyla kaybetmesi sonucunda Göztepe, G.Saray karşısında daha defansif bir anlayışla sahaya çıktı. Ghilas'tan umduğunu bulamayan, golcüsü olmayınca da ileride Deniz Kadah'ı oynatan teknik direktör Bayram Bektaş orta sahayı kalabalık tutarak rakibini hataya zorlamaya çalıştı. Kanatlar da Yasin ve Halil ile gol arama planı yapan Bektaş'ın planı da tıkırında gidiyordu.
Beto, Poko ve Castro gibi etkili oyuncuların olmayışı takımda dengeleri bozdu.
Onların yerine oynayan Yasin, Borges ve Alparslan ellerinden geleni yaptılar. Geçen hafta tutuk olan Gouffran'ın yerine görev yapan Tayfun etkiliydi. Göztepe, ilk yarı Yasin ve Halil ile önemli pozisyonları buldu. Final paslarında daha iyi olsa gol bile bulabilirdi. Bir anlık hata sonrası ise topu filelerinde gördü.
İYİ BİR GOLCÜ LAZIM
Göztepe maçın ikinci yarısına çok hırslı ve baskılı başladı. Borges'in yararlanmadığı pozisyon ve Tayfur'un direkten dönen topu son şampiyon G.Saray'a zor anlar yaşattı.
Kanatta görmeye alıştığımız Tayfur ise dün orta sahada Aslan'ın hızlı ayaklarına adeta pranga vurdu. Yeni gelen Borges ilerleyen haftalarda Castro ile birlikte Göztepe'nin orta sahadaki sigortası olacak gibi duruyor.
Alpaslan da müthiş mücadele sergiledi ama sol tarafta Traore'ye bayıldım. Gerek defansta, gerek ofansta takımı ateşleyen oyuncu oldu. Terim'in Emre Akbaba hamlesinden sonra G.Saray hücum anlamında üstünlük sağladı. Ancak o dakikalar da genç kaleci Göktuğ sahne aldı. Göztepe'nin dün tek eksiği goldü. Çünkü golcüsü yoktu.
Transfer bitmeden iyi bir golcü alınmadı.
İki maçta sıfır çeken Göztepe tüm bunlara rağmen gelecek için ümit verdi. Ama dediğim gibi acilen bir golcü şart. İyi bir golcü geldi mi bu takımı kimse tutamaz. Benden söylemesi.
