Göztepe asidi kaçmış gazoz gibi...38 puan belli ki hem futbolu, hem de oyuncuların akordunu bozmuş... Kimin ne yaptığı, ne oynadığı belli değil...Ne izleyen zevk alıyor, ne de oynayan ve oynatan... Bir hastalıktır haftalardır sürüyor... Göztepe haftalar ilerledikçe daha kötü oynamaya devam ediyor... İşin garip tarafı bunu çözecek olan teknik direktör İlhan Palut da dağılmış durumda... Her hafta öylesine garip, öylesine ilginç kadrolar çıkartıyor ki sahaya hayretler içinde kalıyoruz. Anlayacağınız her hafta isimler ve resimler değişiyor ama kötü futbol bir türlü değişmiyor...
O BETO BU BETO OLAMAZ
Neyse ki Palut, "Maç kazanamıyorsan bari gençleri kazan" diyenlere kulak vermiş olacak ki dün Atınç Nukan, Murat Paluli, Göktuğ Bakırbaş, Yalçın Kayan ve Ege Özkayımoğlu'nu sahaya sürdü de biraz olsun hafifletti günahlarını... Ama bana sorarsanız Yalçın Kayan, Murat Paluli bu takımda banko oynamalı artık... Hatta kaleci Göktuğ Bakırbaş... Beto hayranı biri olarak Beto'nun son haftalardaki tatsız-tuzsun ve ruhsuz futbolunu izledikçe azap çekiyorum... O yere göğe sığdıramadığımız dünya yıldızı Beto gitmiş, yerine inanılmaz hatalar yapan, takım kaptanlığından uzaklaşmış bambaşka bir adım gelmiş... Gözler kalbin aynasıdır misali ne Beto, ne Castro, ne de Titi hala yönetimle anlaşamadıkları için olsa gerek eskisi gibi değiller... Belli ki küsmüşler... Neye, niçin kızgınlar onu bilemem ama formalarına ve futbola küsmeleri hakları yok... Profesyonel futbolcu sahaya çıktığında her şeyi unutur... neyse bunlar derin konular... Sonuç olarak dün garip bir maçtı... Eksikler çoktu... Aslar yoktu... Mossoro idare etti, Beto yine hatalar yapınca yerini Göktuğ'a bıraktı, çok şükür gol kralı diye alının Kamil Wilczek penaltıdan da olsa golü attı, fileleri havalandıran Soner alkış aldı, herkes Alpaslan ile Serdar'ı mum ışığında aradı ama Göztepe kazanamasa da gençlerini kazandı...