Hikayeler anlatmalı...
Yaşama, insana, öze dair... Belki de yaşam amaçlarımızdandır anlatacak hikayeler oluşturmak. İnsanlık var olduğundan beri öyküler anlatılmış.
Yaşananlar, yaşanması istenenler ya da yaşanacağından korkulanlar; tamamlamak istediklerimiz, bitirdiklerimiz, başladıklarımız veya kırık dökük kalanlar... Uzaklardan, en yakınımızdan, ağlatan, güldüren, utandıran... Hepsi birbirinden farklı gibi görünse de, tümü insana dair... Kendimizi bulabildiklerimiz en güzelleri. En sevdiğimiz insanlar da, hikayelerinde kaybolduklarımız değil mi? Ve her tükenen yaşamın ardından hikayesi konuşulur kişinin...
Bazı anlatılar yaşanmamışlıkları ile bizi üzerken, kimi de imrendirir.
İnsanoğlunun hikayeye merakı yüzyıllar öncesinden... Bazen kendini bulduğu için, bazen de kendinden kaçtığı için...
OKUYUCU DA YAZAR
Hikaye anlatanda farklıdır, dinleyende başka... Hayal gücü hem tüm boşlukları doldurur hem de sizin için en uygun şekle getirir öyküyü. Yani sadece yazar değildir kurguyu yapan, okuyucuda da yazım devam eder. Bu yüzden kitap çok önemli. Günümüz dünyasında ekrana kilitlenmiş çocukların hayatında kitap da var olmaya devam etmeli.
Digital dünyanın nimetlerinden elbette faydalanmalı. Doğru kanallardan izlenen videolar çocukların bilgi dağarcığına büyük katkıda bulunabiliyor. Ancak, kendi hayal güçlerini kullanmalarına yardımcı olamıyor. Zaten her şey kurgulanmış, görselleştirilmiş olarak önlerine geliyor.
İşte bu yüzden kitap hayatlarında olmalı... Senaristin yazdığı senaryoyu yeni baştan oluşturan film yönetmeni gibi, okuduklarını kurgulayabilmeliler...
Sonrasında ise kendi hayatlarının kurgusu için de uğraşma yeteneği kazanabilsinler. Kendi hikayelerini anlatma fırsatı vermeli yani...
Hayatın tümü hikayelerden ibaret.
Bütünü oluşturan küçük öykülerden.
Birbirinden bağımsız görünse de, diğerini etkileyen. Hikayeler, duyguları yaşattığı oranda değerli.
Sizde uyandırdıkları ile seviliyor yani. Duygusuz yavan hikayelerin oluşturduğu yaşamların tatsızlığı içinde kaybolmak kahrediyor insanoğlunu.
DÜGÜMLER ÇÖZÜLECEK
Yaşanan anlara ruha dokunan öyküler katabilmek, insan olabilmenin en zor ve acıtan yanlarından olmalı.
Aynı zamanda yaşadığını hissettiren mutluluk da burada. İşte bu çelişki, hikayenin düğüm bölümünden sayılmalı. Herkesin yaralı olduğu bu hayatta, mutluluk da acı da iç içe.
Neyse ki öykülerin çözüm bölümü de var, ta serimden bildiğimiz... Öyle ya da böyle çözülecek düğümler yani.
