Yeteneklere odaklanılmalı
Öğretmenliğin ve hatta ebevenliğin belki de en güzel yanı bu olmalı...
Öğretmenlik kendinden önce öğrenciyi düşünmeyi gerektiriyor hiç kuşkusuz... Tıpkı ebeveynlik gibi. Biz öğretmenlerin rolleri anne babalardan farklı olsa da, onlarla kesiştiğimiz ve işbirliği yapmamız gereken birçok nokta var.
VELİ VE ÖĞRETMEN
Eğitimcilik takdir edersiniz ki uzmanlık işi. Her öğretmenimiz işinin uzmanı. Bizim uzmanlığımızın farkı diğerlerine göre çok daha fazla duygusallığı da beraberinde getirmesi. Profesyonelliğimiz kendine münhasır diyebiliriz bir anlamda...
Velilerimizin duyacağı güven de uzmanlığa gösterdiği saygıdan kaynaklanacak. Duygusallık, en çok buluştuğumuz ortak nokta olmalı velilerimiz ile... Bu yüzden çoğumuz aynı zamanda ebeveyn de olduğumuz için çocuklarınız ile ilgili hassasiyetlerinizi çok iyi anlıyor, birçok konuda birlikte hareket ediyoruz. Eğitimin evde de sürekliliğini sizlerle sağlıyor, evdeki eğitimin yansımalarını okullarımızda gözlemleyebiliyoruz. Eğitimci olarak ebeveynlerle sık sık paylaşımlarda bulunuyor, karşılıklı iletişim ve etkileşim ile işbirliğimizi sürdürüyoruz.
LGS sınavını henüz atlatmış, yaz tatiline de sayılı günler kalmışken velilerimize birkaç hatırlatmada bulunmak istiyorum: Geleceğin mesleklerinin çok da tahmin edilemez olduğu, bilginin ise ulaşılabilirliğinin arttığı günümüzde okullarımızı beceri artıran ve değer kazandıran kurumlar haline dönüştürmemizin gerekliliğini vurgulamak isterim ilk önce...
OKULDAN SOĞUTMA
Bilgi odaklı okulların veya sistemin öğrenciyi okuldan soğutmaktan başka bir işlevi olmayacaktır.
Binlerce kitaplık dataya ellerinin altındaki tek tuşla ulaşabilen çocukları ortalama 7-8 saat okullarda tutabilmenin yolu onlara bilgi vermekle mümkün değildir.
Sınav odaklı çalıştırmakla da. İyi bir geleceklerinin olmasını istediğimiz çocuklarımızın odaklanacakları konu yetenekleri olmalı. Yapay zekanın bizi geçemeyeceği tek unsurun yeteneklerimiz olacağını söylüyor uzmanlar. İlgi alanları yaratmak ve yeteneklerini keşfetmek biz öğretmenlerin de asli görevi olmalı.
Siz velilerin destekleri ve işbirliği ile elbette. Öğretmen öğretmemeli.
Yol göstermeli, yol açmalı, ya da öğrencinin bulduğu yolda onunla birlikte yürümeli
YAZ TATİLİ FIRSATI
Yaz tatillerini veliler, öğrencilerin ilgi alanlarını keşfetmek için fırsat olarak görebilir. Tabi ki öğrencinin dinlenme ve eğlenme ihtiyaçlarını göz ardı etmeden. Zira dinlenemeyen öğrenciden yeni eğitim öğretim yılında verim beklemek çok da akılcı olmayacaktır. Tüm bunların en temel şartı ise çocuğa saygı duymak tabi ki... Hep biz büyükler saygı beklemekle hata ettik, önce biz saygı göstermeliyiz. Saygı göstermek demek, ihtiyaçlarını dikkate almak, dinlemek, fikirlerini önemsemek kısacası sen varsın diyebilmek çocuğa: Varsın ve önemlisin...
ESKİ USUL EĞİTİM
İletişimin, mesleklerin, dünyanın çok hızlı değiştiği günümüzde eski usullerle çocuklara eğitim verebilmemiz mümkün değil.
Öğretim kısmına odaklandığımızda ise bizden çok daha fazlasını bildiklerinden veya istediklerinde ulaşabildiklerinden kendi saygınlığımızı da onların gözünde yitiriyoruz maalesef. Ancak asıl önemli olan, kişiliklerine ne kattığımız. Merak duygularını öldürüyor, sadece test çözen robotlar haline dönüştürüyor ve karakter eğitimini es geçiyorsak , önce çocuklarımız sonra biz kaybediyoruz. Üstelik telafisi olmayacak şekilde. Kazandıkları okuldan daha çok karakterleri ve düzgün duruşları ile konuşulan; ben yerine biz diyebilen, haksızlığa karşı gelen, adalet duygusu gelişmiş, merhametli çocuklar yetiştirdiğimiz gün başardık diyebiliriz ...Hem veliler, hem öğretmenler olarak...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.