• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Özdisiplin ile fark yaratılacak ARZU GÜNAYDIN

Özdisiplin ile fark yaratılacak

arzu.gunaydın@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 22 Kasım 2023, 21:02

Adamın biri iş başvurusunda bulunmuş.
Görüşmede adama yönetici sormuş: Beklentilerin neler?
Başvuruda bulunan başlamış saymaya:
Bir araba istiyorum, oturduğum dairenin kirasını şirket karşılarsa iyi olur, 3000 dolardan daha az maaşla da çalışmam..
Yönetici dinledikten sonra, 'Biz sana son model bir araba ve villa vereceğiz. Planladığımız maaş ise 6000 dolar demiş.' Adamın gözleri parlamış, 'şaka yapıyorsunuz' demiş.
Yönetici hemen cevabı yapıştırmış:
Önce siz başlattınız...

TUTKUYLA ÇALIŞMAK
Evlatlarımızın iyi yerlere yerleştiğini, hayat amaçlarına uygun mutlu olacakları, üretecekleri işlerde çalıştıklarını görmek en büyük hayallerimizden. Tüm çabalarımız ve fedakarlıklarımız da hep bu yüzden. Yukarıdakine benzemeyen iş görüşmelerinden başarı ile çıkmaları ise kendilerini tanımaları, ne yapmak istediklerini bilmeleri ve bu istek için disipline olmaları ile mümkün.
Zaman zaman eski disiplinli ortamdan dem vuruyoruz, çocukların başıboşluğundan yakınıyoruz. Halbuki asıl odaklanmamız gereken nokta, öğrencilerin kendi kendini disipline etme yeteneğini geliştirmek olmalı.
Dışarıdan verilen disiplin yöntemleri günümüzde çok da işe yarar görünmüyor çünkü.
Bir başka deyişle öz disiplin kazandırmak, hayatta doyumu ve başarıyı getirecek. Öz disiplin sahibi olmak ise bir amaç belirleyip, tutkuyla o hedef için çalışmayı istemekle mümkün. Amaç belirlemek de kişinin kendini tanıması ile. Amacı olan çocuk, seve seve bir çok konuda fedakarlık yapacak; o fedakarlık ile hedefine daha çok bağlanacak.

HAYAL KURABİLMELİLER
Sinan Canan'ın bahsettiği bir araştırmadan öğrendiğimize göre, çocuk en çok hayatta annesine güveniyormuş. Çünkü anneden en büyük fedakarlığı görüyormuş.
Yani fedakarlık ve güven birbiri ile ilişkili.
Bu noktada Canan, özgüven ile fedakarlığı da ilişkilendiriyor, amaçları için hazlarından fedakarlık eden kişinin özgüveni de gelişir diyor. Bu fedakarlık ise bir nevi öz disiplin.
İçsel motivasyon, gönüllü fedakarlığı ve disiplini sağlıyor. Sevdiği, haz veren bir çok unsurdan da hayali uğruna vazgeçiyor rahatlıkla. Konu dönüp dolaşıp, bir amaca bağlı olmaya geliyor. Yani çocuklar 20 yıl sonrasında kendilerini görecekleri yerin, yapacaklarının hayalini kurabilmeliler.
Hayal kurmalarını ve o hayallere inanmalarını sağlamak ise kendi ilgi alanlarını ve yeteneklerini keşfetmeleri ile mümkün.
Bir başka deyişle, çocuklar neyin peşinden gittiklerini, ne için çalıştıklarını net bir biçimde bilmeli hatta görmeli. Günümüz çocuklarına ne için çalıştıklarını sorduğumuzda çoğunlukla alacağımız cevap sınav başarısı olacaktır. Bu, ülkeyi ve dünyayı çok da ileriye götürecek vizyoner bir cevap değil tabii. Test kitaplarına, ağır müfredata gömülmüş öğrencilerin kendilerine soluk aldıracak hayalleri bile yoksa ne için kendilerini disipline sokmalarını bekleyebiliriz ki?

İLGİ ALANLARI ÖNEMLİ
Bu bağlamdan bakınca Milli Eğitim Bakanı'nın son açıklamaları büyük önem arz ediyor. Bakan Sn. Yusuf Tekin, müfredatın çocukların seviyelerine uygun ve güncel hayatlarında karşı karşıya kalabilecekleri problemlerin çözümünde kullanabilecekleri hale getirileceğini belirtti.
Ağır ders yükü altında kalmayan çocuk elbette yetenekleri doğrultusunda ilgi alanlarını genişletebilecek, ilgi duyduğu konularda çalışabilecek, sonunda da hedefler koyacak kendine. Trafik sıkışıklığına çözüm bulmanın en etkili yöntemi mümkün olduğu kadar çok yolu kapatmakmış... Benzer mantıkla, diyebiliriz ki; eğitimde başarıyı artırmanın yolu da ders yükünü azaltmaktan, çocuklara ilgi alanları için zaman kazandırmaktan ve merak uyandırmaktan geçiyor...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.