• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Erdoğan’ın yeni Suriye şifreleri BÜLENT ERANDAÇ

Erdoğan’ın yeni Suriye şifreleri

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 10 Aralık 2024, 22:27

Zulüm ile abad olunamayacağı hakikati, Suriye'de tecelli etti. Muhalif grupların 27 Kasım'da başlattığı harekât, Suriye'de Beşar Esad'ın 8 Aralık'ta ülkeyi terk etmesiyle sonuçlandı. Esad diktatörlüğünün sona eriş sürecinde Başkan Recep Tayyip Erdoğan-Türkiye, küresel ve bölgesel aktörleri de içine çeken yoğun bir diplomasi trafiği gerçekleştirdi. Türkiye, Astana Formatında Rusya ve İran'ın yanı sıra ABD ile de yakın temasta olan Türkiye, bir yandan sahadaki sürecin daha büyük bir tırmanmaya dönüşmemesine, diğer yandan da olası bir rejim değişikliğine dönük adımlara odaklandı. Başkan Erdoğan-Türkiye, barış ve huzurun sağlanması yolunda, Suriye'nin yeni dönemine ilişkin yapıcı yol gösterici etkin diplomasisini göstermeye devam ediyor. Başkan Erdoğan Pazartesi akşamı kabine toplantısı sonunda yaptığı konuşmada, Suriye'nin yeni döneminin şifrelerini verdi: "Bölgemiz, ancak demokrasi ve bunun içinde bir dönüm noktası ifadesiyle tarif ve tahlil edilecek evsafta kritik gelişmelere sahne oluyor." Erdoğan, komşu Suriye'de 13 yıldır devam eden iç savaşın artık yeni bir boyut kazandığına işaret etti.

BARIŞTAN YANAYIZ
Erdoğan, şöyle devam etti: "Halep, Hama, Humus ve son olarak Şam, Suriye'nin asıl sahiplerinin kontrolüne geçerken, 61 yıldır kanla, zulümle, baskıyla ve zorbalıkla ayakta kalan Baas diktatörlüğü de tamamen çöktü. Verilen sözlere rağmen yıllardır bölücü örgütün işgali altında bulunan Tel Rıfat ve Münbiç teröristlerden arındırıldı. Tabii eski rejimin, çekilirken dahi kimi şehirleri bölücü terör örgütünün Suriye uzantısına bırakması, aralarındaki kirli ittifakı bir kez daha teyit etmiştir." Türkiye'nin, Suriye ihtilafının başından beri komşuluk hukuku ve büyük devlet olmanın icaplarını harfiyen yerine getirdiğine dikkati çeken Erdoğan, daima barıştan, özgürlükten, diyalogdan, adaletten ve Suriye'nin bir an önce huzura kavuşmasından yana olduklarını söyledi.

TÜRKİYE'NİN ÖNCELİĞİ
Yeni Suriye'ye geçiş adımları merakla bekleniyor. Suriye'de nasıl bir yönetim sistemi olacağı, kimlerin yönetimde söz sahibi olacağı gibi konular cevap beklerken Başkan Erdoğan'ın konuşmasıyla Türkiye'nin beklentileri belli oldu. Türkiye, Suriye'nin bölünmesini ve de facto yapıların kurulmasını istemiyor. Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması konusunda tüm sorumlu aktörlerin ve uluslararası kurumların sorumluluk alması konusunda Türkiye girişimlerini sürdürecek. Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması için tüm kesimleri kapsayan ve tüm yapıların temsil edilmesini sağlayacak yeni bir anayasa yapılması bekleniyor. Muhalif grupların uyum içinde çalışması. Bir muhalif grubun diğer gruplar üzerinde baskı kurması ya da gruplar arasında çatışma görüntülerinin verilmemesi için çok dikkatli olunması. Suriye'de geçiş sürecini fırsat bilerek PKK-YPG ve DEAŞ gibi terör örgütlerinin yeniden yapılanması, bazı bölgeleri ele geçirmesi gibi ihtimallerin göz ardı edilmemesi. Tüm Suriye sınırlarında 30-40 kilometrelik güvenlik hattının tam korunması. Türkiye'de 2 milyon 935 bin 742 Suriyeli mülteci var. Türkiye, bu konuda da yeni Suriye yönetimi ile beraber çalışacak. Türkiye, özellikle çatışma döneminde yıkılan şehirlerin yeniden inşa edilmesi ve Suriye'de hayatın tamamen normale dönmesi konusunda ortak çalışmalara katılacak.

AFRİN MODELİ
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından gerçekleştirilen harekâtla terör örgütlerinden temizlenen Afrin'in kaderi değişti. TSK ve ÖSO (MSO) asayişi sağlarken Kızılay ve AFAD ise hızlıca temel yardım ve sağlık malzemesi ulaştırdı. Afrin şehir merkezinde mülteciler geri dönüp evlerinde güvenle yaşayacakları yeniden inşa sistemli şekilde yürütülüyor. Terör örgütü YPG/PKK'nın zarar verdiği sosyal donatıların iyileştirdiği projeler kapsamında, bölgeye çok sayıda yapı inşa edildi, Afrin halkına gıda ve giyim gibi yardımlar sürüyor. Fiziki ve teknolojik şartları iyileştirilen Afrin Hastanesi'nde
harekâtın ardından on binlerce kişi muayene edildi ve sağlık taramasından geçirildi. Yaklaşık 80 sağlık personelinin görev yaptığı ve diyaliz cihazlarının bulunduğu hastanede, bugüne kadar binlerce çocuk dünyaya geldi. Tedavi olanlara ücretsiz ilaç verilen hastanede, yatak kapasitesi kademeli olarak yükseltildi. Mülteci Sağlığı Kliniği de harekâtın ardından hizmete alındı. Klinikte günlük 100 hastaya bakacak şekilde doktor, hemşire ve ebe olmak üzere 10 personel görev yapıyor.

TİCARİ İLİŞKİLER
Afrin bölgesiyle ticaretin geliştirilmesi için Zeytin Dalı Sınır Kapısı hizmete sunuldu. Afrin ile Hatay arasında açılan kapıyla, insani yardım konvoylarının buradan geçiş yapmasının yanı sıra bölgeyle ticari ilişkiler geliştirildi. Türkiye Cumhuriyeti'nin yatırımlarıyla Hatay'dan Afrin kent merkezine uzanan 35 kilometrelik yol açıldı ve asfaltlandı. Cinderes ile Afrin kent merkezi de asfalt yolla birbirine bağlandı. Afrin'i 4 büyük beldeye bağlayan 180 kilometrelik yollar onarılarak kaliteli ulaşım çalışmaları tamamlandı. Afrin halkının su ihtiyacını karşılamak üzere Meydanki Barajı'ndan kent ve köylere giden şebekeler yenilendi. DSİ ve Hatay Büyükşehir Belediyesi ekipleri, ilçe genelinde 110 kilometrelik su şebekesini yenileyerek kent merkezi ve büyük beldelerin içme suyu ihtiyacını karşıladı. Terör örgütünün açtığı tüneller nedeniyle zarar gören içme suyu şebekesi ve köylerdeki kuyular tekrar kullanılabilir hale getirildi.

MİKRO ÇALIŞMA
Bölgede kurulan aşevlerinden günlük 100 bin kişiye yetecek şekilde yemek ve yüz binlerce ekmek dağıtımı yapılıyor. Ortaklaşa mikro çalışmaya katıldı. Eş zamanlı olarak çalışmalar yürütüldü. TSK ve ÖSO (MSO)'nun terörden arındırdığı bölgelerde düzen kurma ve yardım faaliyetleri Türkiye'nin yardımıyla yeniden organize oldu. Büyük başarılara imza atan Afrin, tekrar bir cazibe merkezi haline geldi ve gün geçtikçe büyüdü, güçlendi. Afrin modeli, Suriye krizinin hazin hikâyesinde birer ümit ışığı ve Suriye'nin siyasi, askeri ve ekonomik olarak yeniden istikrara kavuşturulması için örnek teşkil ediyor. Afrin, Suriye'nin geleceği için çok iyi bir örnek teşkil ediyor.

SONUÇ
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın YENİ SURİYE konusunda final sözleri yol gösterici: "Arap, Türkmen, Kürt, Sünni, Alevi, Nusayri, Hristiyan fark etmeksizin Suriyelilerin tamamının sulh içinde yaşadığı bir Suriye, Türkiye'nin en büyük özlemi, hayali ve hedefidir."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.