İstanbul'da süren Temiz Eller operasyonu titizlikle devam ediyor. Ekrem İmamoğlu projesinin arka planı aydınlanıyor, Ahtapot'un kolları ayan beyan ortaya çıkıyor. Temiz Eller operasyonunun perde arkasını yazmaya devam edeceğiz. Bu sırada küresel ve bölgesel gelişmeler de sürüyor. Önceki gün (20 Mart Perşembe), ABD aparatı PKKYPG- SDG'nin tasfiye edilmesi ve Terörsüz Türkiye süreci ile ilgili Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan çok önemli açıklamalar yaptı. Aynı gün ABD Başkanı Trump'ın, Erdoğan ile yaptığı görüşmedeki önemli bir ifadesi medyaya yansıdı. ABD Başkanı Trump, telefon görüşmesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, "Bölgesel politikalarımızda sizinle çalışacağız. Ankara'ya yeni büyükelçi atadım. Başka birisine gerek duymadan onunla irtibat kurulduğu takdirde hızla iletişime geçilecek" ifadelerini kullandı.
YENİ BİR SÜREÇ
Perşembe akşamı iftar sonrası, Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sessiz devrimlerimizle bir yandan terörün istismar zeminini ortadan kaldırırken, diğer yandan da kararlı ve etkili operasyonlarla topraklarımızı teröristlerden temizledik. Sadece teröristlerden mi? Yolsuzluklardan da temizledik. Şimdi de bizi 'Terörsüz Türkiye' hedefimize biraz daha yaklaştıracak ve 40 yıllık meseleye son noktayı koyacak yeni bir sürecin içinde bulunuyoruz. Son adımı, bölücü örgütün feshi ve silahlarının teslimi olarak özetleyebiliriz. Biz, devlet ve yönetim olarak bu konuda üzerimize düşeni yerine getirerek gerekli görüşmeleri sağlayıp çağrının yapılmasını temin ettik. Şimdi sıra, örgütün kurucusunun çağrısına harfiyen uyarak feshini ilan edip silahlarını teslim etmeye gelmiştir. Şayet bu gerçekleşirse Türkiye, 40 yıllık bir musibetten suhuletle kurtulma imkanına kavuşacaktır" şeklinde konuştu.
TRUMP POZİTİFTİ
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da iftar sonrası şu mesajları verdi: "İki lider arasında oldukça olumlu bir telefon görüşmesi gerçekleşti. Sayın Cumhurbaşkanımız, Başkan Trump'ın saygı duyduğu liderlerden birisi. Bunu da telefon görüşmesinde açıkça ortaya koydu. Görüşmede Sayın Cumhurbaşkanımız, Türkiye'nin terörle mücadele konusundaki beklentileri ile savunma sanayii iş birliğindeki kısıtlamaların kaldırılmasının önemini vurguladı. Ukrayna'daki barışın önemini bir kez daha tekrar etti. Sayın Trump'ın yaklaşımı da oldukça pozitif oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız ile beraber, iki ülke arasındaki sorunları çözmek istiyor." Fidan, "Suriye ziyaretimizde öne çıkardığımız en önemli başlık, YPG meselesiydi. Terörle mücadelede senelere dayanan tecrübemiz ve PKK'ya dair bilgilerimiz çerçevesinde olabilecek hususların altını çizdik. Mevcut yapısı itibarıyla YPG, PKK'nın bir mütemmim cüzüdür. Örgütün askeri kabiliyetlerinin yok edilmesi bizim için önemli bir husustur. Bunlardan birincisi emir komuta meselesi. Mevcut unsurların kendini feshetmesi, merkezi hükümetin kontrolüne girmesi çok önemli bir şart. Ayrıca, silah, füze üretimi, hava savunma sistemi gibi kritik yeteneklere sahip olmaları asla kabul edilemez. Bir diğer konu da YPG'ye dışarıdan gelip katılanlar. Bunlara asla yer yok. Var olan unsurlar çözülsünler, silah bırakıp kendilerini lağvetsinler ve merkezi hükümetin tam kontrolü altına girsinler. Bu bir zorunluluktur. Merkezi hükümet, emir komutayı alabilecek yeterlilik sahibi olmalıdır. Önümüzdeki süreçte tüm bu gelişmeleri yakından takip edeceğiz. Süreç içerisinde ihtiyatlı olmak ve kontrolü elden bırakmamak gerekiyor."
ABD'NİN KARARI
"Amerikan askerlerinin Suriye'deki varlığının devam etmesinin, ABD Başkanı'nın öncelikleri arasında olmadığını görüyoruz" diyen Hakan Fidan, şöyle devam etti: "Amerikan ordusunun Suriye'deki varlığının bir maliyeti olması söz konusu. Amerikan kamuoyunda ABD ordusunun Suriye'deki varlığının devam ettirilmesinin yararı sorgulanır hale geldi. ABD askerlerinin varlığının devamı konusunda Başkan Trump'ın ikna olması gerekiyor. Amerika ordusunu çekerse, bu onlar için daha az maliyetli olacaktır." Terörsüz Türkiye süreci dikkatli ve titiz bir şekilde ilerliyor. Kamuoyu, Cumhuriyetin ikinci yüzyılında terörün Türkiye gündeminden çıkması için soğukkanlılığını koruyor.
BAHÇELİ'NİN MESAJI
Bizzat kurucusu olduğu bölücü terör örgütü PKK'nın başının, İmralı'dan 27 Şubat 2025'te yaptığı, "Ömrünü tamamlayan PKK'nın silah bırakması ve kendini feshetmesi gereklidir" şeklindeki çağrısını milat kabul ederek dikkatli ve tetikte bekleyişini sürdürüyor. DEM Parti'nin, Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ı Ramazan Bayramı sonrası ziyaret edeceği açıklandı. DEM Parti, terörist başını İmralı'da ziyaret etmek için yeniden Adalet Bakanlığına başvurdu. Bu gelişmeler olurken, ABD'nin kontrolündeki PKK-YPG-SDG'nin Kandil'deki aparatlarının, PKK feshi ve silahların teslimi konusunda ayak oyunlarıyla süreci oyalamaya başladığı gözleniyor. Bu nedenle MHP Lideri Devlet Bahçeli şu açıklamayı yaptı: "PKK derhal ve hiçbir şart ileri sürmeksizin 27 Şubat çağrısı doğrultusunda kongresini toplayarak feshini kararlaştırmalı, kanlı silahların teslimini bir an evvel yapmalıdır. Bu ertelenemez ve geciktirilemez bir gündem konusudur." Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ise, "Terör örgütü PKK ve farklı coğrafyalarda ve isimler altında faaliyet gösteren tüm uzantıları, nerede olduklarından bağımsız olarak bir an önce fesih kararını almalı, derhal ve koşulsuz olarak silahlarını teslim etmelidir. Aksi yöndeki hiçbir açıklama ve eylemin bir karşılığı yoktur ve olmayacaktır. Bu kapsamda ateşkes gibi metinde yer almayan hususlar gündeme getirilmemelidir. Zira böyle bir şey asla ve asla söz konusu değildir. Bu yüzden sürecin sabote ve suistimal edilmesine veya uzatılmasına müsaade edilmeyecek, temkinli ve rasyonel bir yaklaşım esas alınacaktır. Devletimizin engin tecrübesine ve basiretine hepiniz güvenin ve müsterih olun" dedi.
SONUÇ
PKK'nın kongresini toplayıp silah bırakma kararı alması ve tasfiye edilmesi için DEVLET çok yönlü ve etkili çalışmalar yapıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'in vurguladığı gibi, PKK'nın feshi ve silahların teslimi işinin uzamaması gerekiyor. Nisan ayında PKK'nın kongresini toplayıp kendini feshetmesi bekleniyor. Evet, tarih verilmiyor ama PKK'nın feshi ve silahların teslimi süresiz değil. Ortadoğu'da istihbarat servislerinin cirit attığı biliniyor. Terör örgütleri uluslararası aktörler tarafından kullanılabilir. Terörsüz Türkiye sürecinin başarıya ulaşması için çaba gösteriliyor ama Mayıs/Haziran gibi "şark oyunlarına" devletin tahammülü yok. DEVLET ADIM ATTI. Kayıtsız şartsız bir çağrı yapıldı. Bunun kayıtsız şartsız bir şekilde sonuçlanması bekleniyor. PKK'nın tasfiye süreci için kum saati dolmaya başladı. Yapmazlarsa, "Kadife Ellerin İçindeki Demir Yumruk" alternatifi hazır.