"Neden hep arızalı insanları hayatıma çekiyorum. Arıza mıknatısı mıyım ben?" Bu cümleyi etrafımda hiç yoksa 5 kişiden kesin olarak duymuşumdur. Bu insanlar kaç tane ilişki deneyimlerse deneyimlesin hepsinde aynı konuda sorun yaşamaktan şikayet eder. Adı bizim ifade ettiğimiz şekilde 'arıza mıknatısı' olmasa da psikolojik olarak böyle bir durum varmış. Eş seçiminin tesadüf olmadığını söyleyen Prof. Dr.
Psikiyatrist Nurhan Fıstıkçı bu durumun 'Şema Kimyası' olarak isimlendirildiğini söylemiş.
Peki neymiş bu şema kimyası?
Prof. Dr. Fıstıkçı öncelikle şema oluşumunu şu şekilde açıklıyor: "Şemalar, erken çocukluk etkileşimlerinin bir sonucu olarak geliştirilen temel inançlardır.
Yaşanılan olayları anlamlandırmak ve verilen tepkiler şemalar aracılığı ile olur.
Şemaların, romantik ilişkilere yaklaşım da dahil olmak üzere yetişkin yaşamları hakkında birçok bilgi verir." 'Şema Kimyası' ise kendi temel inançlarımızı pekiştiren insanlara karşı çekim eğilimini ifade ediyormuş.
FEDAKARLAR VE NARSİSTLER
"Bir ilişkide kendinizi kırgın ve yalnız hissediyorsanız fedakârlık şeması iş başında olabilir. Bu, kendi ihtiyaçlarınızı görmezden gelirken başkalarının ihtiyaçları konusunda uyanık olma eğiliminde olduğunuz bir kalıptır. Kendini feda etme şemasına sahip bir kişi kendi değerlerini ve ihtiyaçlarını her durumda öncelik olarak gören kişilere; başka bir deyişle bir haklılık şemasına sahip olan kişilerle birlikte olma davranışı sergileyebilir.
Çünkü kendini feda etme şeması ve haklılık şeması birbirini güçlendirir." Yani bu demek oluyor ki, "fedakarsan narsisti çekersin ne yazık ki!" SENİ
TERK EDENİ SEÇMEK!
"Neden sürekli terk ediliyorum?" sorusunun cevabı da şema kimyasında gizli.
Çocuklukta terk edilme deneyimi olanlar, ilişkilerde kendisini terk edecek kişileri seçiyormuş. Duyunca çılgınlık gibi geliyor değil mi? Prof. Dr. Fıstıkçı bu konuyu da şu sözlerle açıklıyor:
"Bir yandan bilindik olan yaşantıyı onarma çabası vardır. Beklenti terk edilme olduğundan kişi kendini ilişkide güvenceye almaya çalışır. Terk edilmemek için elinden geleni yapar ya da bağlanmaktan uzak durur. Çünkü bağlanma gerçekleştikten sonra geçen her zaman terk edilmenin acısı katlayacaktır."
