• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Zamanı yavaşlatmak mümkün mü? BURCU ILGIN

Zamanı yavaşlatmak mümkün mü?

burcu.ilgin@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 09 Ocak 2023, 20:37

Çocukken zamanın ne kadar yavaş ilerlediğini hatırlıyor musunuz?
Hep büyümek istesek de bir türlü geçmezdi zaman... 18 yaşına hiç varamayacakmış gibi hissediyordum. Şimdi ise 40 yılın nasıl geçtiğine bir türlü anlam veremiyorum! Bunu yaşayan sadece ben değilim. Yaşlandıkça zamanın hızlı geçtiği algısı pek çok insanda var ki, bilim insanları bunun nedenini öğrenmek için araştırmalar yapmış. Vardıkları sonuçlardan bazılarını sizinle paylaşmak isterim. Belki siz de nedenini merak ediyorsunuzdur.

GEÇMİŞ NE KADAR UZAKSA!
- Geçmişe bakmak, zamanın daha hızlı geçtiği algısı yaratır...
Geçmiş ne kadar uzaksa zaman da o kadar hızlı geçiyormuş gibi hissedilir. Bilim insanlarına göre bu ilginç durumun ortaya çıkmasındaki en önemli nedenlerden biri, geçmiş yıllardır! İnsan yaşamı ne kadar uzun olursa, yaşadığı günler, haftalar, aylar ve yıllar ister istemez birbirine benzeyecek, bir süre sonra her gün birbirinin aynısıymış gibi görünecektir. İşte bu noktada insan beyni, oldukça benzer şekilde geçirilen günleri birleştirmeye başlar. Bu nedenle yaşı ilerlemiş bir insan, günleri birbirinden ayırt etmekte zorlanır. Her gün aynı şeyleri, üstelik büyük bir hızla yaşadığı algısına kapılır.
Çünkü insan zihninde zaman algısını değiştiren ve düzenleyen en önemli şeylerden biri günlük olarak yapılan farklı aktiviteler, ortaya çıkan farklı olaylar ve durumlardır...

RUTİNLER VE FİZYOLOJİ
- Bilim insanlarına göre zaman algısında değişimlere neden olan bir diğer şey ise rutinler...
Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Duke Üniversitesinden Profesör Adrian Bejan, insan beyninin değişimleri kaydetmek için tasarlandığını ifade ediyor. Yani kısaca, bir insanın zaman algısı yaşamındaki yeni olaylara, yeni durumlara ve yeni rutinlere göre şekilleniyor.
- Kişinin fizyolojik durumu da zaman algısı üzerinde oldukça etkili...
Elbette kişinin fizyolojik durumu ise yaşı ile bir hayli yakından ilgili. Gençlik dönemlerinde insan beyni, yaşlılık döneminde olduğundan çok daha fazla şey kaydediyor.
Beyinde kaydedilen şeylerin sayısı ne kadar çoksa günler, haftalar, aylar ve yıllar o kadar uzunmuş gibi algılanıyor. Yani zaman yaşlılık dönemine kıyasla çok daha yavaş bir şekilde ilerliyor. Bununla birlikte yetişkinlik ve yaşlılık döneminde bilişsel faaliyetlerin kapasitesinde ve niteliğinde kayda değer bir değişim meydana geliyor.
Beynimiz, gençlik yıllarındakinin aksine, gündelik yaşama dair çok daha az sayıda veri depolayabiliyor. Bunun sonucunda ise zaman algımız ciddi şekilde değişiyor.
Günler, haftalar, aylar ve yıllar kısalıyor, zaman çok daha hızlı bir şekilde akıyor.

SEYAHAT ET, ÖĞREN, KEŞFET
Evet yaşlandıkça zamanın niçin hızlı geçtiğini öğrendik. Peki bu öğrendiklerimiz bize zamanı yavaşlatma konusunda bazı ipuçları veriyor mu? Evet.
- İlk maddeden başlarsak, geriye değil ileriye bakmayı deneyebiliriz mesela!
- Rutinler her ne kadar bize kendimizi güvende hissettirse de bazen rutinleri bozmanın, beyni şaşırtmanın hem bedenimize hem ruhumuza iyi geldiği açık.
Rutinleri bozmanın en güzel ve kolay yolu ise seyahat. Seyahat, yeni yerler keşfetmek, yeni insanlarla tanışmak, yeni kültürler görmek için eşsiz bir yöntem.
Fırsat buldukça seyahat etmek, zamanı yavaşlatmanın en keyifli yolu. Yeni hobiler edinmek de rutini bozmanın başka bir yolu olabilir. Bisiklet sürmeyi öğrenmek, belki bir hayvan beslemeye başlamak gibi rutin bozan aktiviteler de yapabilirsiniz.
- Son olarak öğrenmeye aç olmak, yaşınızı önemsemeden öğrenmek, çalışmak ve beyninizi hep çalıştırmak!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.