Ehliyet... Bir kimseye, belli bir konuda yeterli olduğunu belirtmek için ilgililerce verilen belge. Mesela diploma da bir çeşit ehliyet. Ama 'ehliyet' deyince hepimizin aklına sürücü belgesi geliyor. Bu belgeyi almak için de hem yazılı hem de pratik bir sınavdan geçiyorsunuz. Gün geçmiyor ki ehliyet sınavlarında bir kopya düzeneği yakalanmasın.
Dün yine Gaziantep'te yakalanmış kopyacılar... Türkiye'de erkek çocukları daha bebekken babasının kucağında geçer direksiyona, araba kullanması için her türlü konfor sağlanır. Bu yüzden genellikle pratikte iyi bilirler. Daha doğrusu iyi bildiklerini sanırlar. Yazılı sınavı da gereksiz görürler. Bu fazla özgüvenleri de en büyük kazaların başrolünü oynamalarına sebep olur.
HENÜZ KAZA YAPMAYANLAR
Yollarda makas atarak gidenler, sinyale gerek duymadan durup, kalkan, dönenler, hız limitini umursamayanlar, yanlış u dönüşleri ve hatalı sollamalar hep bu gereksiz özgüvenin eseridir. Kendi hayatlarını tehlikeye attıkları gibi, günahsız, kendi yolunda gidenlerin de hayatını karartırlar.
Eğer henüz kaza yapmamışsa bu hareketlerin doğru olduğunu sanıp, sanmakla yetinmeyip iddia edip, bir de kurallara uyanlarla dalga geçerler. Ama işte bir aracı kullanmayı bilmekle o işin ustası olunmuyor. Her neşter kullanana doktor diploması verilmiyor değil mi? O neşteri hangi durumlarda ve hangi kurallar çerçevesinde, nasıl kullanacağını bilmek önemli olan. İşte bu kuralları bilmeyenler ehliyet sınavından başarısız oluyor. Peki bu başarısız ama özgüvenli sürücüler ne yapıyor? Çalışıp gerçekten öğrenmek yerine kopya çekiyorlar. O zehir gibi zekalarını kopya çekmek için kullanıyorlar ya da zehir gibi zekalarını kopya çektirmek için kullananlara para verip alıyorlar ehliyeti.
Son teknolojiyi kullanıp kopya düzeneği kurmak yerine gerçekten öğrenmeyi akıllarına bile getirmiyorlar. Çünkü bunlar gereksiz bilgiler!
SUÇU YARDIM VE YATAKLIK
O gereksiz bilgileri öğrenmeden trafiğe çıkanların sonu gazete manşetlerinde 'makasçı katil', cinayet gibi kaza' başlıklarının kahramanı olmak. Öte yandan bu kopya düzeneğini hazırlayanların suçu ise sadece ÖSYM kanununa muhalefet.
Oysa ki cinayete yardım ve yataklık suçuyla yargılanmalı bu kişiler. Çünkü düpedüz katil yetiştiriyorlar.
